Medya- Oswant sarayının yenilenmemiş hali
Uzun bölüm uzun bölüm dediniz alın size 3500 kelimelik dev bölüm uleyn!Bu bölümde otuzuncu bölümün öncesinde yaşanmış olan kraliyet ailesinin yeniden doğuşunun farklı bir versiyonunu yazmak istedim. Gösterilen geleceğin tamamıyla doğru olmadığını zaten biliyordunuz, nereler değişmiş gelin birlikte görelim.
Lonan'ın beklenti dolu bakışlarına sıkıntı dolu nefes alışımla karşılık verirken başımı karşımızda duran Klaus'a çevirdim yeniden.
"Onunla pek iyi anlaştığımız söylenemez Lonan, ikimiz de birbirimizden rahatsızlık duyuyoruz..."
Koca altı yılımı birlikte geçirdiğime inandığım adam hakkında böyle düşünmeye başlamış olmak üzücüydü. Üzücü olduğu kadar hayal kırıklığı da yaratıyordu içimde...
"İşte bu yüzden yanınızda koruyucu da gelecek. Lemariz'e danıştığımda ikimiz anneni ikna ederken sizin bu süreçte sarayı yeniden canlandırmanın bir yolunu bulmanızı istedi. Taehyung'ın bu konuda yardımcı olabileceğine inanıyor."
İçime garip bir rahatlama hissi dolarken bunun daha iyi bir fikir mi yoksa durumu uçuruma sürükleyecek kötü bir karar mı olduğundan emin değildim.
Yine de olacakları akışına bırakmaya karar verip yorgun bedenimi dinlendirebilmek adına Lonan'a veda ederek odama çekildim."Hey!"
Kapıyı açar açmaz karşımda gördüğüm Harry ve Yoongi ile zoraki de olsa gülümserken ikisinin yatağıma oturduğunu görüp gevşek adımlarla ben de yatağa oturdum."Nasılsınız bakalım?"
Harry uçup minik elleriyle yüzüme dokunduğunda yorgunlukla gözlerimi yumdum.
"Kazandığımız için mutluyum, denizin efendisinin sana yardım edeceğini bana Yoongi söylemişti."Gözlerimi açıp bakışlarımı Yoongi'ye çevirdim.
"En başından biliyordun yani?"
Bedenine oranla biraz büyük olan başını usulca sallayıp o da tam karşıma uçup göz hizamda durdu.
"Aslında sana köprüyü geçmeniz için verdiği cevabı arkadaşına söyletmiş olmana kızdı biraz."
Kaşlarım şaşkınlıkla kalkarken konuşmak adına ağzımı açtım.
"Cevabı...Bana cevabı söyleyen Tae miydi? Zihnimde Klaus'un sesini duydum ama?"
Yoongi hızla başıyla onayladığında Harry'nin omzuma oturduğunu yeni fark ediyordum.
"Kendi sesiyle söylerse durumu anlayabileceğinden korkmuş olmalı. Her neyse sonuçta sen kazandın!"
Minik kollarını havaya kaldırıp etrafında bir tur döndüğünde Tae'nin bana yardım etmiş olduğu gerçeğine hafif bir gülümseme ile karşılık vermiştim. Bu adamı çözmek zor bir bilmeceyi çözmekten daha karışıktı.
"Her neyse, bundan sonraki aşamalarda yanınızda biz olmayacağız ama bu görüşmemize engel mi?"Harry şirin sesiyle konuştuğunda gülüp başımı iki yana salladım.
"Beni istediğiniz zaman görmeye gelebilirsiniz. Evlerinizi başkalarına göstermeyi pek sevmediğinizi biliyorum."
İkisi de başıyla onaylayıp küçük penceremden çıkarak odamdan ayrıldıklarında birkaç saatlik uykunun bedenime iyi gelmesini ümit ederek yatağıma uzandım. Yalnızca birkaç dakika sonra kulaklarımı dolduran kapı çalma sesi ile başımı sinirle iki kez yastığa vurup ayağa kalktığımda şanslı kişi Kaan'sa kafasına güzel bir şaplak atmaya yemin etmiştim.
Kapıyı açtığım an karşımda gördüğüm beden kaşlarımın şaşkınlıkla kalkmasına sebep olurken bir iki adım gerileyip kollarımı önümde birleştirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yetenekliler Okulu
FantasíaFANTASTİK içinde #1 Özelgüç içinde #1 YETENEK içinde #1 SİHİR içinde #1 Yıllarca ait olmadığınız bir dünya'da sahip olduğunuz birçok doğaüstü güçle yaşamak zorunda kalsaydınız, size verilen şans ile küçüklüğünüzden beri merak ettiğiniz esas gezegeni...