Elmas Yekta

82 3 1
                                    

Dilyar'la 6 senedir tanışıyorduk. Okulda başlayan arkadaşlığımız, okul bitince de sürmüştü. Dışarıdan bakanlara çok ciddi, despot ve sinirli gibi görünsede, tanıdıkça öyle olmadığı Onu iyi tanıyanlar bilirdi. Çok eğlenceli, gülmeyi seven, konuşkan, neşeli biriydi. Tahir'den önce tabii. Tahir ile tanıştıktan sonra hayata küsmüştü ve artık ne konuşuyor, ne gülüyor nede eğlenebiliyordu. Onunla hep istediğimiz gibi anı yere atanmıştık ve buna havalara uçması gereken yerde daha sakin bir tepki vermişti. Onu anlıyordum, yaşadıkları kolay değildi. Küçücük yaşta neler yaşamıştı ve bardağı taşıran son damlada Tahir'in durumu olmuştu. Hayatta mı değil mi hala bilmiyordu. İzini kaybettirmiş, Tahir'in ailesinin bile ulaşamayacağı hale gelmişti. 

Jale teyzeyle o gün bir şeyler almaya çarşıya çıktık ve Dilyar evde kalmak istediğini söylemişti. Jale teyze Dilyar'ın bu haline çok üzülsede elinden bir şey gelmiyordu. Bu durumda benimde elim kolum bağlıydı. Hayatının en büyük acılarını yaşayan insana, çekmeyen biri ne diyebilirdi? Eve gelip yerleştikten sonra ertesi gün forma almaya çarşıya çıkmıştık. Dilyar yine dalıp gidiyordu. Formaları aldıktan sonra ev için alacaklarımız için bir yerlere de uğramamız gerekti ama Dilyar bizimle gelmek yerine eve gitmeyi tercih etmişti. Onu yalnız bırakmamalıydık ama yalnız kalınca daha iyi olduğunu söyler dururdu bize. Katı, mantığını ön planda tutan biriydi. Onu uzun süre öncesine kadar böyle duygusal görmemiştim. Yaşamdan kopmuştu ve Onu artık böyle görmek istemiyordum. 

Sahilde Bir BankHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin