Dilyar

62 3 0
                                    

Bir rüya gibi geçmişti balo. Yarın dönüyorduk ve son kez denizle vedalaşmak istedim. Sahile indiğimde Tahir'de oradaydı. Önce geri dönsem diye düşünmüştüm ama sesini duyduktan sonra kalmaya karar verdim. Tahir, türkü mırıldanıyordu. Birçok yeteneğini biliyordum ama sesinin bu kadar güzel olduğunu yeni öğrenmiştim. Onun hakkında kim bilir daha neler bilmiyordum.

Olduğum yere oturup uzaktan dinledim Onu. Sözlerini bilerek seçmiş gibi sıralıyordu. Bu kadar güzel seven adamı, defalarca üzmüştüm. Türkü bitene kadar gözlerime hakim olamamıştım, içimdeki acıya hakim olamamıştım. Aradan biraz zaman geçtikten sonra gidip yanına oturdum. Onun yanını o kadar özlemişim ki. "Güzel türkü, sesin çok güzelmiş." Sorar gözlerle bana baktı. "Ne zaman geldin?" "Türkü başladığında buradaydım. Denize veda etmeye gelmiştim." "Bir şey rica etsem yapar mısın?" "Nedir?" dedi. "Bir türkü daha söyler misin?" Daha fazla dinlemek istiyordum.

'Aşk olsun, şu alemde hep aşk olsun. O güzelde beni sevsin, gönlümdeki şu taht dolsun.' Her kelimesi yüreğime iniyordu, acımı ikiye katlıyordu. Türkü bittikten sonra uzun bir süre konuşmadık. Onun yanında geçen her an özeldi, her anın tadını çıkarmak istiyordum.

Ertesi sabah erkenden yola çıktık. Cemal Bey'in eşi doğum yapacağı için erkenden gitmişti. Mahir Bey'in yanı boştu ve beni yanına çağırmıştı. Yol uzun sürmüştü ve ben yol boyunca söylediği şarkıları açıp, dinledim. Eve ulaştığımızda anneme koşarak sarıldım. Uzun süreli ayrı kalmazdık annemle ve kavuşmamız hep böyle olurdu. İki yana açmış kollarına atıldım ve uzun süre sarılı kalınca annem "Kızım, artık yeter. Gelin içeriye hadi, sevdiğiniz yemeklerden yaptım." Annem çok güzel yemek yapardı ve her konuda çok yetenekliydi. Hatta küçükken beni okula düğüne gider gibi süslerdi. Uzun süre ayrı kaldığım bankıma yemekten sonra gitmek için can atmıştım. Elmas, yol yorgunu olduğu için uyumuştu ve annem çayını demleyip terasta kitap okuyordu. Radyoyu açtığımda istek bir parça çalıyordu. Onu bana Tahir'in hediyesi gibi dinledim.

Hayatımda güvenim binlerce kez yerle bir oldu. Tek çocuktum. Tek büyümüştüm. Fazla arkadaşım olmazdı. Herkesi kolayca siliyor gibi görünsem de silerken çok acılar çektiğimi kimseler bilmez. Ne düş kırıklıkları yaşadığımı, kalbimin ne kadar ağrıdığını ve gözlerimdeki sızıyı.. Bu hayatta bana neden kardeş verilmediğini, kardeş yerine kimi koyduysam beni yerle bir ettikten sonra anladım. Ben dünyaya tek gelmiştim, tek yaşadım ve tek de ölecektim. İnsanlarla aramda hep bir sınır koydum ve kimsenin o sınırdan geçmesine izin vermedim. Anneme göre bu sınır tek kalmamın bir sebebi. Bana göre tek kalmamın vermiş olduğu bir komplikasyon. Ondandır en sevdiğim insana bile tam anlamıyla içimi dökememem. 

Sahilde Bir BankHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin