ALTIN BULUŞMA

5.5K 468 585
                                    


            Jimin Taehyung'ın peşinden arabadan inip nehre doğru yürürken öfkeli gözyaşlarını siliyordu. Taehyung'a hala deli gibi kızgındı. Arabada hiç konuşmamış, arada bir torpidoyu yumruklayıp çığlık atmıştı. Yumruklarından birini biricik sevgilisine geçirmemek için kendini zor tutuyordu.

Taehyung gözlerini devirdi ve oğlana yaklaştı. Elleri ceplerindeydi. Kollarını kavuşturan Jimin'e oranla fazla sakin ve umursamaz duruyordu. Etrafına bakındı. Issız bir yerdi. Yıldızlar bile daha fazla görünüyordu. Deniz Ay'ın yansımasıyla parlıyordu. Gece sessizdi.

Sonunda "Abartmıyor musun?" diye sordu Taehyung, tek kaşını kaldırarak. Jungkook'u yumrukladığında beri kurduğu ilk cümleydi.

Jimin öfkeyle ona döndü. Bu lakayt tavır onu çıldırtıyordu. Ellerini yumruk yapıp iki yanına saldı ve kükredi: "O! Benim! Arkadaşımdı! Kim Taehyung! Senin saçma sapan mafyacılık oyunların ve kaba tavırların yüzünden onu kaybetmiş olabilir! Peşinden gitmeme bile izin vermedin! Onu sevmedin mi! Sikimde bile değil! Sen sinirlerimi bozmaktan başka ne işe yarıyorsun? Tek istediğim iyi geçinip arkadaş olmanızdı ama yok, koskoca Taehyung, diğer adıyla V, hayatında biriyle arkadaş olmak için uğraşır mı hiç? Sen pisliğin tekisin! Ondan özür dileyeceksin! Eğer dilemezsen bir daha yüzümü göremezsin!"

Birkaç saniye sessizlik oldu. Sonra Taehyung "Bitti mi?" diye sordu.

"Bitti!"

"Onu sevmedim ve bir daha görüşmeyeceksiniz. Eğer lafımı dinlemezsen canı daha çok yanar. Yeterince açık mı?"

O kadar sakindi ki insanlarda masal anlatıyormuş izlenimi uyandırıyordu. Sanki Uyuyan Güzel'in sonunda uyandığını ve sonsuza kadar mutlu yaşadığını anlatıyordu. Jimin öfkeli birkaç damla daha gözyaşı döktü. "Çükün düşsün Kim Taehyung!" Hırsla arabaya ilerleyip bindi.

Taehyung ofladı. İlişki yürütmek çok zordu. Hem Jimin'i hem de kendini aynı anda mutlu edemiyordu. Jimin'in etrafında kimseyi görmek istemiyordu ama sosyal zımbırtılar durumu zorlaştırıyordu.

Üstelik Jungkook ona piç demişti. Ne cesaretti ama!

Motosikletle yaklaşan Hoseok ve Bambam'ı görünce yola doğru dönüp onlara baktı. Motor önünde durdu. Bambam Hoseok'un arkasından indiği gibi Taehyung "Jimin'i götür." Dedi. Çocuk omuz silkip kabul etti ve arabaya bindi. Jimin gözlerini Taehyung'a dikmiş, arabayla birlikte uzaklaşırken Hoseok konuştu: "Mantıklı şeyler yap."

Taehyung sırıttı. Bu kez gözlerini devirmek istememişti çünkü devire devire kör olacaktı. "Hadi ama Hoseok! Bir kere de gülümse ve endişelenme! O kadar suratsızsın ki, doğarken gülmeyi unuttuğunu düşüneceğim. Hem sen demedin mi, gidelim tanışalım, diye? Beni gaza getirdiğini inkar mı edeceksin?"

"Taehyung, sen gaza gelmezsin. Sen bildiğini okursun. Tanışalım, derken iyi niyetliydim. Ona vuracağın aklımdan bile geçmemişti. Yerini korumak istiyorsun tamam ama o bir tehdit değildi."

"Sen kimden yanasın lan?" Taehyung yüzünü astı. "Dost edinmemiş ki ben, herkes düşman. O bir tehditti, Hoseok. Jimin'im için bir tehditti. Bana hakaret etti! Beni savunsana!"

"Bunlar davranışını açıklamıyor."

"Ünlü psikolog Jung Hoseok daha mantıklı açıklamalar bekliyorsa bu insan evladında bulamayacak."

"Sen manyaksın."

"En azından beni tanımışsın şu birkaç ay içinde."

ALTIN PİÇLER ŞEHRİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin