44. Bölüm: Mükemmel(!) Üçlü

1.9K 252 139
                                    

Adam sanki yıllardır görmemiş gibi ama her an da yanındaymış gibi ona bakarken, Rachel artık üşümediğini hissetti. Oturduğu yerde yavaşça sağa kayıp ona yer açtı. Davet etmedi. Çünkü adam çoktan holü geçmiş salonun baş köşesinde oturuyordu.

Adamın yanına oturduğunu hissetti. İçindeki heyecana yenilmeden konuşmalıydı.

"Yoktun." Ortada bir soru yoktu ama ardında yatanlar da en az soru işareti kadar ağırdı.

"Uzunca bir süredir." Ortada bir 'evet' yoktu ama verilen yanıtın etkisi onlarca 'evet'e bedeldi.

"Çok uzundu." Yokluğun getirdiklerini kucakladığını başka nasıl açıklayabilirdi kadın?

"Biliyorum." Adamın onayıyla yoksunlukları kucaklaşmamış mıydı?

Rachel, belki de uzun süreden sonra ilk kez hissettiği şeyi birden dile döktü.

"Gözlerine bakmaya korkuyorum."

Carl, reflekse ona baktı. Baktı. Sonra bir daha baktı. Ezberlercesine baktı. Ama konuşmadı. Rachel'ın sandığı Carl değildi, ama kadının bunu bilmesine gerek yoktu.

Rachel, adama bakmasa da görüyordu. Bakışlarının ağırlığına isim dahi koyabilirdi. Konuşmak zorunda hissetti.

"Neden öyle bakıyorsun?"

"Uzun süre ortalarda olmayınca bakmaktan korkmak yerine ezberlemeyi tercih ediyorsun."

"Korkunun üstesinden nasıl geliyorsun?"

Carl gülümsedi. "Uzun süre ortalarda olmayınca korku denen duygunun dahi seni etkilemeyeceğini biliyorsun."

Rachel ilk kez başını çevirip ona baktı.

"Hep korktuğunu söylerdin."

Carl gülmek istedi. Kadın, hiçbir şeyin farkında değilken dahi içgüdüsel olarak farkı hissediyordu. Bir an için diğerini kıskandı. "Söylerdim evet."

"Ne değişti?"

Carl'ın gülümsemesi ilk kez büyüdü. "Uzun süredir ortalıkta yoktum, ama döndüm."

Mezarlıktan çıkan yürüyüş yolunda yan yana, ama birbirlerine dokunmadan yürüyorlardı. Adımları senkronizeydi. Bakışları adımlarını izliyordu. Rachel birkaç dakikadır aklında dönüp duran soruyu sonunda sordu.

"Tekrar gitmeyeceğini nereden biliyorsun?"

"Bilmiyorum."

"O halde neden 'Döndüm' dedin?"

"Aksini söyleyebilir misin?"

Rachel başını kaldırıp Carl'a baktı. Carl da kadının bakışlarını karşılıksız bırakmadı. Rachel, dalgınca konuştu.

"Sana bakmadığım zaman hissettiğim şey, aşırı sakinliğin ve adını koyamadığım farklı bir şey ama gözlerine baktığım anda hissettiğim ise hep orada olan şey."

Carl cevap vermedi. Kadın yine fark etmişti işte. Sadece sessizce onu izledi. Ortada çok fazla 'şey' vardı ve hepsinin hangi şeyler olduğunu ya da nereye ait olduğunu bir tek o biliyordu. Bir süredir sadece biliyordu. Uygulama aşamasını ise deli gibi özlemişti.

***

Rachel eve girerken buz tutan herhangi bir eşyanın sonunda çözüldüğü andaki gibi hissediyordu. Önce soğuktan donmuştu. Sonra da Carl onu yakmıştı.

Salona girdiğinde Annalisa ile göz göze geldi ve birden konuştu.

"Carl geldi."

Annalisa temkinliydi.

SEN DE KİMSİN? (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin