62. Bölüm: Tek Bir Kelime

1.3K 199 45
                                    

Çalan telefon sesiyle gözlerini açtı. Telefona cevap vermek yerine perdeleri açık olan pencereye çevirdi başını. Artık perdeleri kapatmıyordu. Telefon çalmayı bırakınca dönüp hâlâ ışığı sönmemiş ekranından tarihe baktı. Yalnızca bir gün geçtiğini görünce gülümsedi.

Bir aydır gitmemişti Carl. Bir aydır adına 'rutin' dediği şeyler yapmıştı. Uyanıyor, zamanı kontrol ediyor, bir kahve içerek güne başlıyor, koşmaya çıkıyor, döndüğünde mutlaka mutfağa uğruyor ve buz gibi bir meyve suyu içiyor, bunu yaparken dolabın üzerindeki kâğıdı okuyor, bir şey yazmadan mutfağı terk ediyor, güzel bir duş alıyor, kitap okuyor, Ethan ile görüşmelerine düzenli gidiyor, dersini iyi çalışıyordu.

***

"Ellerimi çırptığında gözlerini açabilirsin Carl."

Ethan komutu verip arkasına yaslandı. Carl'ın gözlerini açışını dikkatle izledi. Adamın bakışlarında herhangi bir şaşkınlık yakalamayınca önündeki deftere eğildi ve en son sayfayı açtı. Daha önce yazılmış çarpıların yanına bir çarpı daha ekledi. Cârl, hâlâ gitmemişti.

Bahsi geçen adam uzandığı koltukta doğruldu. Dağılan saçını düzeltti ve Ethan'la göz göze geldiğinde konuştu.

"Nasıldı?"

Ethan, adamın her seans sonunda sıkılmadan sorduğu soruya gülümsedi ve her seferinde verdiği cevabı verdi.

"İyi."

Ancak beklemediği adamın ikinci sorusuydu.

"Neden bazı yaptıklarını hatırlıyorken bazılarını hatırlamıyorum?"

Ethan hemen cevap vermedi. Adamın sakince ona bakışını izledi. Yüzüne yansıyan duyguları izledi. Orada bir fevrilik yoktu ya da bir panik ya da korku. Gördüklerinden hoşlandı ve cevap verdi.

"Çünkü sadece seninle konuşmuyorum."

Carl şaşırdı. Ethan, Carl bir şey diyemeden devam etti.

"Her birinizin kendiliğinden ortaya çıkmasını beklesem pek ilerleyemezdik, değil mi?"

"Ah..."

"Yani kiminle konuşacağını seçebiliyorsun..."

"O esnada evet."

"Her zaman yönetebiliyorsun..."

"Hayır."

"Nasıl?"

"Mesleğimi elimden almaya mı karar verdin?"

Carl gülümsedi. Gülüşünün izi yüzünden silinmek üzereyken başında sorduğu soruyu bir daha sordu. Bu kez daha fazlasını merak ederek.

"Nasıldı?"

Ancak karşısındaki Ethan'dı.

"İyi."

"Diğerlerini merak ediyorum. Ne düşündüklerini, ne yapmak istediklerini."

"Birbirinizle konuştuğunuzu sanıyordum."

"Bir süredir konuşmuyoruz."

Ethan elbette "biliyorum" demek yerine adamın konuşmaya devam etmesini bekledi.

"Bir süredir buralardayım, değil mi?"

Ethan tek sebebin bu olmadığını bilse de yavaşça başını sallayarak adamın cevabını onayladı. Yerinden kalkıp masasına doğru ilerlerken konuştu.

"Onlar da iyi."

Gerisindeki adamdan cevap gecikmedi.

"Detay vermeyeceksin, değil mi?"

SEN DE KİMSİN? (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin