İyi okumalar🌙
-
"Ne kadar mutlu olmaya karar vermişseniz o kadar mutlu olursunuz." demiş Abraham Lincoln.
Sanırım ben mutlu olmamaya karar vermiştim,çünkü bu mutsuzluğumun başka bir açıklaması yoktu bugün. Yüzümdeki hiçbir mimik yukarı kıvrılmak istemiyordu. Çalıştığım öteki günlerdeki neşem asla yoktu ve ben hiçbir şekilde gülümsemek istemiyordum.Öyle ki Taehyung bile beni güldürmeye çalışmaktan vazgeçmişti.
Tüm siyahlığın içinde üzerimdeki derin dekoltemle duruyordum ve hiçbir şey yapmasam bile bütün bakışları üzerime çekiyordum.
"Buralara çok sık gelir misin?" Hemen önümdeki sandalyeye kurulmuş adama kısa bir bakış attım duyduğum sesi ile.
"Burada çalıştığıma göre?" dedim tek kaşımı kaldırarak.
Sogeun bana müşterileri terslemememi ve gülümsememi söylemişti fakat bugün üzerimdeki izlenme hissi en yüksek seviyedeydi ve beynim kırmızı alarm ışıklarını yakıyordu.
"Ben Jungkook memnun oldum." dedi gözlerimi yeniden ona çevirdim ses tonu ile.
Oldukça genç duruyordu,açık kahverengi saçları vardı,teni beyazdı ve dudakları ona oranla oldukça güzel bir kırmızıydı,tıpkı o kristallerin ardından gördüğüm adam gibiydi,güzeldi.
"Ben pek memnun olma havasında değilim." dedim yine kısaca.
"Bu kadar burnu havada olman hoşuma gitmedi değil."
"Anlamadım?" Jungkook olduğunu öğrendiğim adam hafifçe bana doğru eğildi ve derince bir nefes çekti içine.
"Çok güzel kokuyorsun." dedi bir an sonra büyükçe yutkunarak.
"Sana daha önce bu kadar güzel koktuğunu söyleyen olmuş muydu?"
"Senin yaşın buraya girmeye yetiyor mu?!" dedim ben de ona doğru yaklaşarak.
Onun genç görüntüsünün altında kaslı oluşu da dikkatimi çekmiyor değildi ama gerçekten reşit miydi ki?
"İnan bana sandığından daha büyüğüm."dedi dudaklarına yaydığı küstah gülümseme ile.
Ağzımı ona cevap vermek için aralamıştım ki Taehyung'un gülen ama tedirgin bir yüzle bana doğru koşturduğunu gördüm.
"Jimin!" dedi bariz bir şekilde bağırarak.
"Sen çıkabilirsin molaya!"Aramızdaki beş metre mesafeden buraya bağırıyor olması bir an için oldukça komik geldiği için elimde olmadan gülümsedim.
"Vay canına, güzel kokusunun yanında gülüşü de çok güzel demek." Jungkook gerçekten çapkın bakışları ile beni ve açıkta olan göğsümü keserken onu zihnimde yüzlerce kez öldürdüğümü bakışlarıma yansıtarak gözlerimi diktim ona.
Taehyung eliyle yavaşça Jungkook'un ensesine vurduktan sonra şaşıran gözlerimle ona baktım.
Ne yani müşterilere vurabilme hakkımız vardı ve benim şimdiye kadar bundan haberim yoktu öyle mi?!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
R Å E H | m y g × p j m
FanfictionYüzyıllardır doğan ve yeniden ölen Ruh Konağı, her doğuşunda bedenini Mühürlerle süsleyen eş, Lort Rhua Yoon Gi'nin en değerlisi; Raeh yeniden doğdu. Funsåesser ve Ruensåesser'in hikayesi. min yoon gi × park ji min.