21|Part II| vôl kum ohar.

2.9K 324 95
                                    

İyi okumalar🌙
-

Kristal avizenin altındaydı,geride kalmasına rağmen gözlerinin burada olduğunun farkındaydım ve direkt olarak buraya bakıyor oluşu da beni sinir ediyordu ayrıca.

Hoseok,elindeki içkisini yudumlarken gözlerini de üzerimizde tutarken Taehyung yanımda gergin gergin hareket ediyordu. Jungkook yanımızda değildi bu gerginliğini ona bağlıyordum. Öte yandan Yoongi'yi yanından aşağıya indiğimden beri görmemiştim,Hoseok'un burada oluşu bile onu aşağıya indirmemişti.

"Tae," dedim arkamı Hoseok'un olduğu yöne dönerek.

"Farkındayım." Dedi o da ne diyeceğimin farkındaymış gibi.

"Peki neden?" Dedim bu sefer.

Neden Hoseok burayı durmadan izliyordu ve neden Taehyung gergindi.

"Molaya çıkma vaktimiz geldi." Dedi Taehyung gülümseyerek.

Ardından belindeki önlüğünü çıkardı ve beni de elimden tutup merdivenlere yönlendirdi.

"Molaya dışarıya çıkmıyor muyuz?" Hoseok'un bize bakıp bakmadığını bilmiyordum ama Yoongi'nin odasına geldiğimizde Taehyung beni odaya sokup arkasından kapıyı kapattı ve ardından kapının üzerine,üç farklı taş koydu. Taşları düz bir çizgi oluşturacak şekilde,bir tanesini yukarı, diğer ikisini ortaya ve aşağıya gelecek şekilde koymuştu. En tepedeki mavi bir taştı. Diğer ikisi siyah ve bir tanesinin üzerinde beyaz noktaları vardı,dışarıda görebileceğim herhangi bir taşa benziyordu.

"Vôl monhem, vôl nioes,vôl ohsé*." Diye fısıldadı taşlara bakarak.
[Güvenirim,gizlenirim,korunurum.]

Gözlerimle gördüğüm,taşların arasından birbirine akan bir enerjiydi. Enerjiden başka nasıl adlandırırdım bilemiyordum,kırmızı renginin en açık ama aynı zamanda en yumuşak tonu taşlar arasında geziniyordu ve ben korkmuş bir halde bir adım Yoongi'ye geriliyordum.

"Büyü mü?" Dedim ardına kadar açılmış gözlerimle.

"Hayır,değil." Dedi Yoongi parmaklarını koluma değdirip ona bakmamı sağlarken.

"Bu bir kalkan. Bizi ve zihinlerimizi koruyacak." Dedi Taehyung.

"Rhua'lar zamanında ruhlardan korunmak için Khon'lardan yardım almıştı. Khon'lar da aslında Rhua'dır ama onlar bizim gibi gün ışığında gezemezler ya da kanla beslenmezler sürekli. Ay ışığı ve ot ağırlıklı beslenirler,kan da içmek zorundalar hayatta kalabilmek için. Daha ruhanidirler ve dağlarda yaşarlar genelde."

Taehyung benim Rhua eğitmenim...
Ufkum açılırken başımı sallamıştım. Neyden korunuyorduk ki kalkana ihtiyacımız vardı?

"Hoseok sürekli olarak bizi gözetliyor." Dedi Taehyung odanın içinde ilerleyip sandalyeye otururken.
Yoongi de beni çekiştirip,odanın içindeki berjerlere yönlendirdi.

"Sürekli zihnimin içinde,sürekli!" Ellerini başının etrafına sardı ve çığlık attı.

Hoseok bizi duymaz mıydı?

"Sürekli bizi izliyor,sürekli bizi dinliyor! Sürekli zihnimde anılarımda geziniyor o orospu çocuğu bir türlü peşimi bırakmıyor!"

Ayağa kalkıp odanın içinde gezinmeye başladı. Elleri iki yanında yumruk halindeydi.

"Neyi arıyor bu adam?" Dedi Yoongi'ye dönerek.

"Neden hala peşimizde?"

Ne olduğuna dair hiçbir fikrim yoktu,her zamanki gibi...

R Å E H | m y g × p j mHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin