Telefonuna gelen bir bildirimi sanki benden saklamak istercesine telefonunu ters çevirdi. Ne yaparsa yapsın, kendimi strese sokamazdım daha fazla.
Oyun oynamaya devam ettik birlikte. "Öyle değil bak" diyip bana öğretmeye kalkınca "ben çözerim" diyip kolu kendime doğru çektim.
"Ver, biraz ben oynayım" dedi Kerem, Atlas'ın yanına oturup.
"Sen hep oynarsın" dedi Atlas.
"Tek başıma hep oynuyorum" diyince güldüm. Neyse ki bana bulaşmıyordu çünkü ben de oynamak istiyordum.
"Ya bi git başımdan" dedikten sonra "lan" diyip sallanan bardağı tuttu Atlas. "Ayağına hakim ol" dedi Kerem'e.
"Versen ölcen mi" dedi Kerem.
"Al bak, kız beni öldürdü senim yüzünden" dedi Atlas gayet ciddi bir sesle. "Sen de fırsatları iyi kullanıyorsun" diyince yapcak bir şey yok der gibi baktım ona.
"Bir tur daha" diyip oyunu başlattı.
"Ver bunu ben oynayacağım" dedi Kerem.
"Sıranı bekle" dedi Atlas bir yudum aldıktan sonra çaydan.
"Ver şunu artık ya. Yalvartıyorsun" dedi Kerem elinden alıp. Geri alınca Atlas, "bak oğlum" dedi Kerem.
"Hadi karar verin artık kimin oynayacağına" dedim.
"Sıra bende" diyip kolu kaptı Kerem.
"Kerem delirtme ya. Bekle biraz. Çocuk musun" dedi kolu çektirip.
"Ne yapıyorsunuz" dedim. Resmen kol için güreşmeye başlamışlardı. Kerem resmen Atlas'ın üzerine atlayıp elinden kolu almaya çalışıyordu.
"Aman alın siz oynayın" dedim kolu bırakıp.
Gülüyordum hallerine. Atlas zaten kıpkırmızı olmuştu.
"Hayır ben seninle oynamak istiyorum" dedi Kerem.
Bardakları sehpanın üzerinden çektirdim. Yoksa devireceklerdi. Hala güreştikleri için kumandayı alıp televizyona geçiş yaptım.
"Al işte. Beğendin mi yaptığını?" Dedi Atlas. Kerem'i itip üzerinden. Kerem ve Atlas soluk soluğa yanımda otururlarken müzik kanalları arasında gezinmeye başladım.
"Üzüm üzüme baka baka kararır. Müzik kanalları arasında geziniyor senin gibi" dedi Kerem.
"Bir şey yok çünkü televizyonda" dedim.
"Burası kalsın" dedi Atlas. Çayımdan içerken dediği kanala geri gelip açtım.
"Ya Hande Yener mi dinleyeceğiz?" Dedi Kerem de. Bu yüzden televizyonu kapattım.
"En iyisi biz kapatalım" dedi mırıldanarak.
Atlas "mantıklı da boş boş mu oturacağız?" Dedi Atlas.
"Dışarı çıkalım mı?" Diye sordu Kerem.
"İyi hadi çıkalım" dedi Atlas.
"Ben gelmeyeceğim" dedim.
"İyi misin?" Diye sordu Atlas hemen. Kerem de merakla başını eğmiş bana doğru bakıyordu.
"Ay iyiyim. Bakmayın bana öyle" dedim.
"İyi gelir hadi hava alalım" dedi Kerem.
"Aynen iyi gelir. Hava da çok sıcak değil hem" dedi Atlas.
"Hadi hadi hazırlan" dedi Kerem.
"Uzun sürer benim hazırlanmam" dedim.
"Oho biz ona alışkınız" dedi Atlas. "Vakitten bol bir şey yok" diyince güldüm. Artık geçiyordu. İçim küsmüştü ona. En azından şu cümlesi beni etkilememişti.
