44.BÖLÜM

13.4K 945 223
                                    

Berzan kendini çabuk toparladı. Alevi, beni anasını danasını alıp içeri, babasının çalışma odasına girdi. Ellerini tehditkar bir şekilde beline koyup sert bir sesle;

— Anlat diye Alev'in karşısına geçti.

Alev şöyle bir bana, Zehra Anaya ve Bahar'a baktı;

— Emin misin? Özel, dedi seksi bir tonda.

Berzan çıldırdı. Annesine ve kardeşine başı ile çıkın işareti yaptı. Ben de çıkacaktım ama kolumdan tutup oturttu.

— Ayrıntıya girmeden anlat, dedi.

— Şu kızıl saçlı İstanbullu mimarla Bahar'ın nişanı için geldiğinde hatırlarsın unutman mümkün değil çünkü benim hala aklımda, dedi gayet arsız bir şekilde.

Berzan hırsla burnun dibine girdi tokat atacak zannettim.

— Ulan alt tarafı bir gecelik altıma aldım diye ne bu havalar. Dua et hamilsin ki daha emin değilim elimi kaldırmıyorum, dedi hırsla.

Alev çantasından raporu ve ultrason kağıtlarını çıkarttı.

— On üç haftalık hamileyim. İşte bu da ispatı, dedi Berzan'ın burnuna sokarken.

— Kusura bakma bunlar sadece hamile olduğunu ispatlar bebeğin benden olduğunu değil. Şimdi ben araştırana kadar konaktaki odadan çıkmayacaksın, dedi hırsla.

İnkar etmemişti. Bu yellozla birlikte olduğunu inkar etmemişti. Resmen yıkıldım. Çok ağrıma gitti. Tamam benden önceydi ama birlikte olduğu halde onu yanında işe aldı işte beni yıkan buydu.

Alev'e başıyla çık işareti yaptı. Oda da sadece ikimiz kalmıştık. Çökercesine koltuklardan birine oturdum. Öylece kala kaldım. Dosdoğru yerdeki halıya bakıyordum. Önümde diz çöktü;

— Perihan güzelim durma şöyle. İnan bak senden çok çok çok önceydi. Nermin buradaydı sevmediğim amca kızı ile nişanım ilan edilecekti. Yani o gece önce evde içtim. Nermin'le vedalaştım ve meyhaneye gittim. Son hatırladığım bu k.ltağın evinde gözlerimi açtığım. Çıplaktık. İşte....

— Berzan bak söz konusu olan bir bebek. Ben ben bir bebeğin önüne geçemem, diyebildim.

— Ne bebeği ne geçmesi Perihan. Biz seninle evleneceğiz. Velevki bebek benden ise doğana kadar imam nikahı ile nikahıma alacağım bebek doğunca nüfusuma geçireceğim ve hemen boşayacağım bu kadar. Bebek burada kalacak o s.ktir olup gidecek. Ben de o kalktağa nikahımı, soyadımı verecek göz var mı Allah aşkına? Diye kükredi.

— Berzan bu mevzu çözülene kadar ben yokum. Yarın ilk uçakla evime dönüyorum bu da son sözümdür, dedim ve ayağa kalktım.

Kolumdan tuttu;

— O iş o kadar kolay değil Perihan Hanım. Sen bu konağa Gelin Ağa olarak girdin ancak Gelin Ağa olarak çıkarsın, dedi sinirle.

— Ben bu konağa Gelin Ağa olarak girdiğimde ortada senin gayrimeşru çocuğun yoktu. Şimdi ben ya yarın giderim ya da yarın giderim bu da son sözümdür, dedim. Tam odadan çıkıyordum ki beni hırsla kolumdan tuttu aşağı kalabalığın arasına indirdi. Kolumu kurtaramıyordum.

— İmam Efendii diye bağırdı. Orta yaşın biraz üzerinde birisi yanımıza geldi.

— Buyur Ağam.

— Abdestin var mıdır? Diye sordu hırsla.

— Vardır Ağam hayırdır.

— Hayırdır Hoca Efendi hayır. Hemen şimdi bizim nikahımızı kıyacaksın, dedi gayet rahat.

BU DEFA B'aşk'A (#Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin