Bölüm 6

882 74 2
                                    


Eve girdiğimde ve annemi koltukta elinde telefonuyla ağlarken bulduğumda düşüncelerim bir anda uçtu ve hızla yanına gidip önünde diz çöktüm.Ellerini tutup onu sakinleştirmeye çalıştım.

"Anne ne oldu? Ağlama lütfen." Bana bakıp gözyaşlarını elinin tersiyle sildi.

"Avukatla konuştum ve babanın kazası hakkında bir gelişme olmadığını ve muhtemelen artık dosyanın kapanacağı söyledi."dedi ağlamaktan boğuklaşan sesiyle. Annem bunu kabullenemiyordu. Babam korkunç bir trafik kazasında arabasında tek başına can vermişti.

"Anne lütfen..Bunu defalarca konuştuk. Avukatla onlarca kez görüştün.Lütfen artık kendine bunu yapma." Gözyaşlarımı zorlukla tutuyordum.Annemin elini sıkıp ona daha çok yaklaştım.

"Hiçbir şeyden haberimiz yoktu Feza. Babanın o ihaleyle uğraştığını bunun için koca bir borç yaptığını..Bunların hepsini kazadan sonra öğrendik..Ben.. bilmiyorum..Baban alkollü değildi ve hız sınırını aşmamıştı..Sanırım bunları tekrar konuşmak bana iyi gelmedi." Derin bir nefes verip toparlanmaya çalıştı.

Babamın ölümü zaten başımıza gelen en kötü şeyken bide ardından getirdikleri ile uğraşmak zorunda kalmıştık. Borçlar neredeyse bütün malları satarak kapanmıştı ama bizde bıraktıkları bir ömür geçecek gibi değildi.

"Onu çok özlüyorum Feza." Elini yanağıma koyup hafifçe okşamıştı.

Tutamadığım bir damla yaş onun parmaklarına süzülürken " Bende çok özlüyorum anne.Yemin ederim her gün özlüyorum." Yanağımdaki elinin üstüne kendi elimi koydum.

"Lütfen ağlama artık.Git ve güzelce uyu.Seni çok seviyorum anne." Güçlü durmalıydım. Annem ve babam için bunu başarabilmeliydim. Yaşamlarımıza kaldığımız yerden devam edebilmek için güçlü durmalıydım.

Annem odasına girdiğinde bende yukarı çıktım. Yatağımın altında sakladığım küçük karton kutuyu bulup çıkardım. İçindeki gazete kağıtlarını tekrar tekrar okudum. Babamın kaza haberinin yer verildiği tüm bölümleri kesip saklamıştım.Bunu neden yaptığım hakkında hiç bir fikrim yoktu. Hepsinde aynı şeyler yazıyordu.Aynı fotoğraflar basılmıştı.

Kağıtları tekrar yerine koyup yatağımın altına ittim.Yerde yatağa yaslanıp öylece oturdum. Odamda babamla hiç fotoğrafımız yoktu. Annem bunu kabuslarımın kesilmesi için benden rica etmişti.Fotoğrafların hep yanımda durmasının kabuslarımı tetiklediğini düşünüyordu.

Şarj aletimi gördüğümde hemen ayaklandım. Telefonumu şarja takıp açılmasını bekledim. Tahmin ettiğim gibi Can bir sürü mesaj atmıştı ve Selen'den de bir mesaj vardı. Onlara sabah cevap verecektim.Çok yorgundum ve duş alıp uyumak istiyordum.

Banyoya girip kısa bir duş aldım. Saçlarımı kurularken Taşkın'ın dokunuşu geldi aklıma. Küçük bir an ve ufak bir dokunuştu sadece. Neden bende ki etkisi de o kadar küçük olmuyordu? Taşkın Adlı anlaşılmaz biriydi. Yaptıklarının altında bir anlam aramamam gerekiyordu.

Yatağıma yattığımda her şeyin artık iyi gitmesi için dua ettim. Hayatımda güzel değişiklikler olması için.

Adam anlamıyordu. Ne olmuştu bu arabaya böyle? Bozulacak zamanı mı bulmuştu? Hayır! Yuvarlanacaksın ! Direksiyonu daha fazla kırma! Bariyerleri yerinden söküp yuvarlanırken etraf karardı.

Hışımla gözlerimi açtığımda odam parlak bir güneş ışığıyla aydınlanmıştı.Doğrulup oturdum ve kendime gelmeyi bekledim. Ellerimi sıkmış olmalıydım tırnaklarım avucumda izler bırakmıştı. Dün gece annemin ağlayışı kabuslarımı daha etkili bir hale getirmişti. Sanki o arabanın içindeydim ve hiçbir şey yapamıyordum.Müdahale edememek gördüğüm kabusları daha korkunç kılıyordu.

Geçmiş Zaman Hakkında #Wattys2022Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin