EVET YENİ BİR BÖLÜMLE BEN GELDİM.NASILSINIZ BAKALIM HAYAL_ETİN BAHÇESİNİN ÇİÇEKLERİ?BU BÖLÜMDE SİZİ BODRUM SOKAKLARINI SÜSLEYEN BEGONVİLLE KARŞILIYORUM.ŞİMDİ CANLARIM BİLİYORUM BÖLÜMLER GEÇ GELİYOR...İKİ KİTABA YETİŞMEK DİĞER YAZARLARA NAZARAN BENİM İÇİN ÇOK ZOR.BUNA RAĞMEN BÖLÜMLERİMİ UZUN TUTMAYA ÇALIŞIYORUM AMA YİNEDE KISA OLMUŞ DİYEN CANLAR VAR...BİR ÇOK YAZAR ARKADAŞLARIMLA KONUŞMAMDA ONLARIN KELİME SAYISI 1000,1500 GEÇMEZKEN BEN 3000 KELİME YAZIYORUM.KESİNLİKLE BANA GÖRE BÖLÜMLER KISA DEĞİL ARKADAŞLAR.NEYSE ÇOK UZATTIM..ARADAN ÇEKİLEYİM EN İYİSİ...HADİ BAKALIM
İYİ OKUMALAR;
Kafese atılmış kuş misali sadece demir parmaklar ardından bakıyordu uçsuz bucaksız denizin mavisine.Ne uçabiliyor nede derdini dile getirebiliyordu her çırpınışında avcısı tarafından kapanması imkansız yaralar alıyordu.Hüzün kaplamıştı ruhunu biten özgürlüğünün ardından bakıyordu çaresiz feryatlarına.Umut mu?Hayal mi?Neşe mi?Hiç biri kalmamıştı.Derinden bir iç çekip dolan gözlerini sildi.Daha ilk satırında etkilemişti elinde tuttuğu kitabın sözleri.Tekrar başa dönüp aynı dizeleri yeniden okudu.
Ben size ne yaptım
Çağrı mı, armağan mı, ceza mı
Ne vardı böyle karşıma geçecek
Ben ne yazılar ne çizgiler yitirdim hatırlamadım
Ne var ki sizinki onlar gibi gitmeyecekArtık olan oldu
Gitmeniz gitmeseniz bir
Ben de düş kursam da kurmasam da
Aklıma yüzünüz gelecektirBen size ne yaptım,
Ne kötülüğüm dokundu size
İnanın - hoş niçin inanacaksınız-
Sizi şu ana kadar tanımazdım
İnanmak, bilmek yakışmaz size
Karşıma çıkmayacaktınız.
Karşımda bir resim gibi şimdi
Kurmadığım düşlerin çizdiği, siz
Hem gözüme hem düşünceme
Çakılıp kaldınız
Renklerinize ve biçimlerinize
Düş dışı gerçeklerin çizdiği sizBeni benden çıkardınız
Beni benden aldınız
Göz görmeye-görmeye
Bir uzağa bıraktınız
Kendime dönmeye artık çok geç.ÖZDEMİR ASAF
Yüreğindeki tuttuğu haykırışları satırlara dökmüştü sanki Özdemir Asaf.Oda aynı soruyu kocasına ve kayın babasına sormak istiyordu.Ne yapmıştı.Tiksinecek yada aşağılanacak kadar mı büyük kabahat işlemişti o parayı kabul ederek.Neden empati yapmıyordu belki bir kez olsun hak verebilirdi ona.Bu kadar kızgın oluşuna da anlam veremiyordu sonuçta onunla evlenmesini isteyen babasıydı.Gelen sesle oturduğu koltuktan kalkıp balkondan aşağı baktı.Kocası günün bu saatlerinde rutin olarak koşuya gidiyordu.Aygen o günden sonra elinden geldiği kadar karşı karşıya gelmemeye özen göstermişti.Resmen köşe kapmaca oynar gibi kocasının çıktığı vakitlerde evde geziyor daha sonra karnını doyurup odasına çekiliyordu.Daha sonra aklına gelen şeyle yüzünü buruşturdu.Odası mı?Ona burayı verdiğine bile şaşırmaya başlamıştı.Çocuğuna bakıcı olarak yüklü miktar ödediği kadına çok cömert davranmıştı kocası olacak adam.Asla hak etmediği halde sadece soy adını taşıdığını ,ne isterse onu yapmak zorunda olduğunu dile getirmişti.Son konuşması bu şekilde bitmiş Aygen'e ihtiyaçlarını ister aldır ister aldırma keyfin bilir deyip yanından ayrıldığında ona başka çare bırakmamıştı.Geçen bu üç gün içerisinde pijama yerine en rahat elbisesini giyinip yatıyordu.Kocasının söylediklerinden sonra değil bir şey istemek yan yana dahi gelmek istemiyordu.
Odasından çıkıp mutfağa geçerek yine basit bir şeyler hazırlayıp açlığını bastırdı.Tek öğüne düşen yemek alışkanlığı onu biraz zayıflatmıştı.Anca bu şekilde rahat ettiği için sadece günün bu saatlerinde bir şeyler yemek adına odasından çıkıyordu.Paytak adımlarla mutfakta işi bitince doğruca salona en sevdiği yere, devasa kütüphanenin önüne geçti.Her türlü kitabın bulunduğu kütüphane onu sıkıldığı anlardan çıkartıp, sessiz ama sözlü arkadaş oluyordu.Kütüphanedeki kitaplar kimin zevki, özenle kim seçti bilinmez ama Aygen'in zevkine çok uyuyordu.Özellikle şiir kitaplarına çok ağırlık verilmişti.Aygen derin bir nefes alıp tüm ciğerlerini kağıt kokusuyla doldurdu.Ne zaman yeni bir kitap alsa ilk arka kapağına bakmak yerine sayfaları çevirip kokusunu içine çekerdi.Yüzüne yerleşen hafif tebessümle bir değişiklik yapmak istedi.Şiir kitabı yerine arkadaşı Elçinin sürekli okuduğu o kanlı ,cinayetli ,korku kitaplarından birini almaya karar verdi.En çok yabacı yazarların bulunduğu kütüphanede yine adından oldukça söz ettiren Sherlok Holmes serisini teker teker alıp yönünü odasına günlerini geçirdiği yere çevirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hüzün Kokulu Papatya
General FictionEliyle biraz sonra evleneceği kızın çenesini kavrayıp yerde olan gözlerini,gözlerine sabitledi.Tamamen duygudan yoksun buz gibi bakışlarını önce çehresinde dolandırdı,ardından konuşmaya başladı. "Biliyor musun beyazlar içindesin ama ben sende değil...