BEN GELDİM CANLAR...BİRAZ KÖTÜ ZAMANLARDAN GEÇİYORUZ.RABBİM YARDIMCIMIZ OLUR İNŞALLAH...BİRDE ARKADAŞLAR BAZI CAN SIKICI YORUMLAR ALIYORUM...HENÜZ HİKAYEM BİTMEDİ VE KLASİK,KLİŞE BÖYLE HİKAYELER BAYDI KONUSUNDA YORUM ALMAK İSTEMİYORUM...SİZDEN RİCAM EMEĞE BİRAZ SAYGI GÖSTERMENİZ...NEYSE SEVİLİYORSUNUZ...
İYİ OKUMALAR;
Gece Aygen için umduğundan güzel geçmişti.Gelen konuklar akraba canlısı insanlardı ve onu aileden sayıp oldukça samimi davranmaları hoşuna gitmişti.Taki o sözleri duyana kadar.-Çocuk- Kocasıyla ikisinden olan bir kız çocuğu...Düşüncesi bile tüylerini diken diken etmeye yetmişti.Evet belki eskisi gibi tartışmıyorlardı.Evet belki Aygen biraz olsun yumuşamış gibi görünüyordu ama kesinlikle unutmuş değildi.Geçmişi elindeki yarayı ve yaptıklarını.Ettiği hakaretler onu küçümseyişi...Zihninde hala yerini koruyordu ve olmadık anda beynine hücum edip kocasından ne kadar nefret ettiği konusunda feryat ediyordu.Birde kocasının her şeyi unutmuş gibi davranması yok mu işte o zaman ağzına ne geliyorsa söylemek istiyordu.Tıpkı şimdi olduğu gibi.Giden konukların ardından izin istemiş hemen kaldığı odaya çekilmişti.Deli gibi dönüyordu.Yalan söylemekten nefret eden yanı hep susmayı tercih ediyordu ve bu durum onu dahada çileden çıkartıyordu.İnşallah dedi delirmiş gibi kendi kendine.Bırakmayı düşündüğü adamın ağzından bir çocuk istediğini duyması ve herkese hiç bir şey yok muş gibi bunu dile getirmesi delilikti.Ellerini biraz önce açtığı saçlarına götürüp hırsla çekiştirdi.Diğer tarafa döndü ve çıkardığı kıyafetlerini gelişi güzel dolaba tıkıştırdı.O esnada kapı açıldı.Dönüp bakma gereği dahi duymadı.Yataktaki örtüyü katladı tam olması gereken yere bıraktı.Üzerine yastıkları da ekleyince işi tamamen bitmişti.Kocası sessizdi.Onu izlediğini biliyordu.
"İşe yaramadığını bu sabah gördün.Neden aynı şeyi yapıyorsun?"Dediğinde Aygen kocasına öfkeyle döndü.
"Aslında haklısın senin gibi biriyle neden ayrı odayı paylaşıyorum.Asıl olması gereken bu...Seninle değil aynı yatağı aynı odayı bile paylaşmamam."
"Bu konuya da açıklık getirdiğimi sanıyordum."
"Ama bana niyetini yeni gösterdin ve ben bu duruma katlanmak istemiyorum."Dediğinde kocası gözlerini kısıp yüzünü inceledi.
"Ne demek istiyorsun?"
"Çocuk he birde yüzsüz yüzsüz inşallah diyorsun.Söylesen sana bunu söyleme cesaretini kim verdi.Burada oluşum mu?Yada sana hala tahammül edişim mi?Yada dur yaptıklarını yüzüne vurmayışım mı?"Biraz daha kocasına yaklaşıp parmağıyla göğsüne vurdu.
"Hatırlatayım o zaman artık beyaz giymiyorum neden mi?Ettiğin o söz hala kulaklarımda yankılanıyor.'Biliyor musun beyazlar içindesin ama ben sende değil saflık,kokuşmuş benliğiyle simsiyah bir ruh görüyorum ve tek kelimeyle midemi bulandırıyorsun.'Keşke bunla kalsaydın. Namusuma kadar laf ettin.Yetmedi şiddet uygulayıp bana bunu layık gördün."Deyip sağ elini kaldırarak avucunun tam ortasını gösterdi.
"Şimdi durmuş iğrendiğin kadından çocuk mu istediğini söylüyorsun.Uyan Yusuf Yılmazlar.Senin kurduğun gelecek hayallerinin arsında ikimize birden yer yok.Ben işimi yapacağım sende sözünü tutacaksın ve bu iş daha fazla uzamadan bitireceksin."Aygen tükürürcesine sarf ettiği kelimelerin ardından hala öfkeliydi.Sesi kısık ama etkili bir şekilde sahibine ulaştığını düşünüp arkasını döneceği sırada kocası bileğinden yakalayarak onu kendisine çekti.Aralarındaki mesafe sıfırdı.Aygen beklenmedik gelen bu durum karşısında şoka uğramıştı.Tepki olarak sadece şaşkın bakışları vardı.
"Bitti mi?Kustun mu bütün nefretini?"Aygen ellerini kocasının göğsüne yaslayıp onu itmeye çalıştığında kocasının elleri dahada sıklaştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hüzün Kokulu Papatya
General FictionEliyle biraz sonra evleneceği kızın çenesini kavrayıp yerde olan gözlerini,gözlerine sabitledi.Tamamen duygudan yoksun buz gibi bakışlarını önce çehresinde dolandırdı,ardından konuşmaya başladı. "Biliyor musun beyazlar içindesin ama ben sende değil...