Acımasızsın Sevgilim [Tamamlandı✔]

1.Bölüm: Yazım Hatası

Az sonra okuyacağınız satırlarla birlikte bir yolculuğa çıkacağız. Farklı karakterlerin bir arada bulunduğu ve hepsinin ayrı ayrı yaşanmışlıklarının olduğu bu hikayeye başlamak üzeresiniz. İlerleyen zamanlar da tekrar görüşeceğiz. Şimdi lafı fazla uzatmayalım isterseniz. Ama unutmayalım. Yazılan her satırda bir emek var ve bu sayfalarda asla diğerleri gibi kadına şiddet yok. #kadınaşiddetehayır . Bizim amacımız bambaşka. Bunu sizde göreceksiniz. O zaman, hazırsak başlıyoruz.

Bizim dünyamıza Hoş Geldiniz.

Uyarı!!
Karşınıza yalan söyleyen karakterler çıkabilir.

1.Bölüm: Yazım Hatası

İnsan telefonuna gelen mesaj sesiyle uyanır mıymış hiç? Saçma, ama benim uyanmam için yeter de artar bile. Sabahın bu saatinde atılan mesaj normal bir mesaj olamazdı çünkü.

"Nişanlandığını bana nasıl söylemezsin? Bir de en yakın arkadaşım olacaksın." sonuna da bir sürü kızgın surat koyulan bu mesaj. Uyku sersemi olan bana o kadar saçma geliyor ki birden afallıyorum.

Ne nişanı? Neden bahsediyor bu kız?

Tam mesajına cevap yazacakken bu sefer de arıyor. Ben de hemen yataktan fırlıyorum.

"Sana inanmıyorum. Sosyal medya olmasa öğrenemeyeceğim yani? Nasıl arkadaşsın sen?" telefondaki ses fazlasıyla kızgın ve sitemkar. Ben ise hala neler olduğunu anlayamıyorum.

"Neden bahsediyorsun Allah aşkına Ece? Sabah sabah aklımı aldın. Ne nişanı?" onun bu tepkisi üzerine bende ister istemez sesimi yükseltmek zorunda kalıyorum.

"Bizim Sibel yok mu, Sibel? Onun profilin de fotoğrafını gördüm. Faruk ile nişanlanmışsın. Fotoğrafta da çok mutlu görünüyorsun doğrusu." demişti imayla.

Ne söylüyordu? Faruk'la benim ne işim olurdu ki?

"Şimdi aklımı kaçıracağım Ece! Anlamıyorum."

"Sibel'in profiline gir anlarsın." diyip, telefonu yüzüme pat diye kapatınca çok sinirlenmiştim. Neler oluyordu böyle?

Hemen bilgisayarın başına oturdum. Sosyal medyadaki hesabıma girmemle ekrandaki mesaj ve yorum sayısını görüp şok olmam bir oldu. Tam 1945 mesaj 6483 yorum vardı. Mutlaka bir şey olmuştu. Ama ne?

Hemen Sibel'in profiline girdim. Önüme bu hafta sonu çektirdiğim bir fotoğraf çıktı. Toplu olarak çekilmiş bir fotoğraftı bu.

Lise arkadaşlarımızla bir kafe de buluşup dertleşmiştik. Sık sık buluşamadığımız için bu fırsatı değerlendirip o anı ölümsüzleştirmek için de bu fotoğrafı çektirmiştik. İyi de ne vardı bunda?

Fotoğrafta tabi ki bir şey yoktu. Sorun olan fotoğrafın üzerinde yazılı olan yazıdaydı: "Faruk Şirin nişanını kutlar, çiftimize bir ömür boyu mutluluklar dilerim."

O yazıyı okuduğum anda başımdan aşağı kaynar sular döküldü.

Faruk benim sadece arkadaşımdı. O gün Didem ile nişanını duyurmuştu. Sibel ise Faruk'un kuzeniydi. Sibel nasıl bir hata yapmıştı böyle?

Faruk'un sol yanında duran kız bendim ama o benimle nişanlanmamıştı ki. Sağ tarafında duran Didem ile nişanlanmıştı. Üstelik fotoğrafta bizden başka bir sürü kişi de vardı.

Neler olduğunu anlamaya çalışırken o anda aklıma dank etmişti. Sibel'in yazdığı yazıda "Faruk Şirin nişanını kutlar" yazıyordu. Şirin Faruk'un soyadıydı. Benimse adım Şirin'di. Fotoğrafta da yan yanaydık tabi. Eee doğal olarak insanlar nişanlanan çiftin biz olduğumuzu sanmıştı.