{38}

2.1K 186 109
                                    

Doğan

Zil sesiyle başımı laptoptan kaldırdım. Gerçekten geldiğine inanamıyordum. Demek o kadar ciddi konuşacaktı.

Hayır, kapıda beklesin. Nasıl olsa gider.

İzlediğim seks sahnesini geri sardım. Kafamı çevirince sahnenin bir kısmını kaçırmıştım. Elimi çeneme yaslayıp izlemeye devam ettim.

"Doğaan! Kapıya bakar mısın?"

"Orada mı sikilir?"diye mırıldandım ekrana bakıp.

"Doğan!"diye seslendi Sude.

"Yanlış basmışlar!"

"Tamam o zaman."

Kolumu yatağa uzatıp kendi koluma yattım. Gözlerim ekrandan ayrılmıyordu. Kalçamda hissettiğim ağrıyla yüzümü buruşturdum. Laptopun yanındaki telefonum titrerken ofladım.

Arıyordu şimdi de.

Ekranda gördüğüm isimle duraksadım. Mert.

Telefonumu kapattım. Delireceğini biliyordum ama onunla şu an konuşmak istemiyordum. Alta geçmek sandığım kadar iyi değildi. Onunla yüz yüze gelemezdim.

Düşündükçe canım acıyordu.

Başımı ovdum, belki de hiç kabul etmemeliydim. Seks sahnesi izlerken ağlamak neyin kafasıydı?

Gözlerimi silip filme odaklanmaya çalıştım. Dayanamadım ve telefonumu açtım. Bir sürü mesaj atmıştı.

Mert: Akşam ne yapıyorsun

Mert: Aradım ama açmadın

Mert: Nerelerdesin 21:10

Mert: İki gündür yazmıyorsun

Mert: Sıkıntı mı var

Mert: Hay aq doğan son görülmeni aç

Mert: Doğan haydi yavrum uyuyo musun napıyosun ya

Doğan yazıyor...

Doğan: Uyumuşum

Doğan: Tiyatro falan yorulmuşum özür dilerim

Mert: Emin misin

Doğan: Hı hıı

Doğan: Biraz daha uyusam sorun olur mu?

Mert: Hayır uyu sen

Mert: Yorma kendini

Doğan: Yormam💚

"Doğan! Alp diye bir çocuk gelmiş!"

Sinirle telefonu yatağa attım. Filmi durdurup koridorda turladım ve kapıya geldim. Sude kapıda onunla konuşuyordu.

Yapmacık bir gülümsemeyle "Dilencileri almıyoruz,"deyip kapıyı tuttum.

Alp de kapıyı tuttu. "Dur, kapatma."

Arkasındaki Evran'ı görüp göz devirdim. "Siktirip gitseniz mi artık?"

"Doğan. Nolur yapma,"dedi alçak sesle. Çok yorgun görünüyordu. Gözleri hafiften kızarmıştı, elinde birkaç poşet vardı. Bıraktığı sakallarını kaşıdı. Ela gözleri yüzüme öyle bir bakıyordu ki duraksadım. "Bunları sana aldık. Yurtdışından-"

"Beni iki hediyeyle mi satın alacaksın?"dedim ciddice. Amacı neydi bunun?

"Hayır hayır. Bana küstüğünü bilmeden önce almıştık."

Maske | boy×boyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin