Maske | boy×boy

{103}

DÜĞÜN BÖLÜMÜ PART 1 GELDİİ🤧

Doğan

"Off çok tipsiz oldum, ben bayılacağım şimdi!"

Alp beni kendisine çevirip omuzlarımı tuttu. Gözlerine ağlamadan bakmaya çalıştım. "Sen beyinsiz misin amına koyayım? Yakıştı demekten papağan olduk!"

Ağlamaya başladım. Olmamıştı işte, oysaki alırken ne kadar yakışmıştı bana! Herkes beni kandırıyordu.

"Ben bunu döverim,"dedi Aykut.

"Ben böyle insan içine çıkamam! Saçımı da mahvettiler Alp ne yapacağım ben? Bugün evlenemem!"

Aykut yüzüne vurdu.
"Lan valla döveceğim, kaç saat götümüzden ter aktı mutlu ol diye izzet-i ikramını siktiğim!"

Hıçkırarak onları yorduğum için ağladım.

"Mert görsün,"dedim ağlamaklı bir sesle. "O güzel derse insan içine çıkarım yoksa evlenmem!"

"Doğan senin ağzına elimin tersiyle bir çarparım duvara sülük gibi-"

Kıvanç ve Fatih içeri girdi. Ağladığımı gören Kıvanç, Aykut ve Alp'i ittirdi. "Bu iş bende beyler. Doğan nasıl görünüyorsun biliyor musun? Mert'in seni sikmesini isteyecek kadar-

"Öyle kötü müyüm yani?"

Daha çok ağlamaya başladım. Tüm günüm mahvolmuştu işte!

"Mert gelsin!"

"Aa uğursuzluk!"diye haykırdı Kıvanç.

"Bugün uğursuz mu yani?"diye çığlık attım.

"Allahım... Kulağımı benden alma,"diye sızlandı Aykut. "Biliyorum iyi bir insan değilim ama..."

"Ben Mert'i getireyim,"dedi Alp. Onu ceketinden çektim.

"Ben ağlarken beni bırakacak mısın? Nankör!"

Alp beni kendisine çekip sarıldı. "Kıvanç tüm gevşekliğinle gidip Mert'i getir."

"Yolum uzun sürebilir, malum güzel kızlar falan..."

"Kıvanç!"diye bağırdı herkes.

"Gittim hemen!"

Aykut fısıldadı. "Adel'i tuvaletlere yönelt."

"Ben evleniyorum ve siz sikişme derdinde misiniz?"

"Düğün fantezilerimiz yoktu ama Evran kafamıza soktu ve biz her zaman seks derdindeyiz ayıp ediyorsun. Sana özel değil."

"Piç kurusu Evran!"diye hıçkırdım. Düğünümü mahvediyordu.

"Piç kurusu Evran!"dedi Alp de. Sırtımı sıvazladı.

Ardından kapı tekrar açıldı. "Garsonların hepsi daha gelmemiş,"dedi Adel. "Geç kalabilirlermiş."

"Hay Adel ağzını öpeyim..."

"İnsanlar pastadan önce ne yiyecek?"diye hıçkırdım. "Masa örtülerini mi? İki garsonu mu? Off! Düğün bitti resmen, asla istediğim gibi olmayacak! Bir yemek bile ge-gelme... Mert! Mert her şey mahvoldu,"dedim kapıya gelen Mert'e koşup.

Ceren elinde telefonla "Biz yolda kalan garsonlara bakmaya gidiyoruz,"dedi. "Söz veriyoruz Tuncay ve ben her şeyi düzelteceğiz!"

"Aynen öyle, ağlama manyak gibi,"dedi Tuncay sırıtıp.

Alp onların yanıma yürüdü.
"Ceren bir durun."

Ceren gelip beni öptü. "Hayallerinin gününü yaşayacaksın! Çünkü ben istersem olacak, Tuncay koş!"