"Deli sevgilini başından sav. Unutma ama sen hala bir korkaksın, ben ise burada daha rahatım ve homoseksüelim diye bağırıyorum."
BxB
(Önce Kamyon'u okumanızı öneririm.)
Hesap bana ait değil:( çok yorum gelmeseydi ben de yorum atacaktım da görmezHSJDKDKFKDKDK
Yine karolis;
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
**
Doğan
"David People'a da gidiyor muyuuz?"
"Alper'in dersi var,"dedi Evran telefonuna bakıp. "O sonra gelirmiş."
"Biz Derya ablaya geçeceğiz,"dedi Mert kavşaktan döndükten sonra. Bursa'da daha sakin araba kullanıyordu, mutluydum.
Ceren arka koltukta başka bir renk ruj sürüyordu. "Arda'yı öpün benim için."
Evran gözlerini kıstı. "Neden başka renk sürüyorsun?"
Aynasına bakarken cevap verdi. "Fatihle koyu renk sürünce öpüşemiyoruz."
"Neden?"dedi Mert kafası karışmış bir şekilde.
"Kuzum, ruj dağılıyor ve koyu olduğu için ondan çıkarması da zor oluyor."
Evran gülüp telefonuna baktı. "Senin yanağında izi kalıyordu ya hatırlasana."
Mert limon yemiş gibi yüzünü ekşitti.
Kıkırdadım.
Mert ciddileşti. "Neyse Ceren, Podyum Park'ın önüne kadar ben bırakırım. Sen içeri girince artık David People'mış, Starbucks'mış neymiş kafelerden birisinde Fatih'i beklersin."
"Kuzum ben iki dakika yürürüm."
"Hayır, güzel olmuşsun şimdi sana bakıp dururlar. Kimseye görünmeden git."
Ceren aynasından kendisine öpücük attı. "Bazen iyi ki abim yok, diyorum. Mert yetiyor ve artıyor da."
"Uzatma. Hatta Fatih gelince çık ya sen."
"Kalbim, aşkım... Kızı salsan mı?"
Ceren dudak büktü. "Ya cidden Mert. İki aydır görüşemedik bak."