{71}

1.7K 162 34
                                    

Doğan

"Uyandı,"dedi tok bir ses.

Gözlerimi zorlukla biraz açabildim, her yerim acıyordu. Yatakta kıpraştım ama yumuşak bir ten bedenime dokundu, kıpraşamayı kesip mavi gözlere baktım.

"İyi misin kuzum?"dedi Sude arkamdan endişeyle.

"Ne oldu?"dedim etrafa bakış atarak. Önce kolumdaki serumu fark ettim.

"Akşam içince fenalaşmışsın,"dedi Sude. "Mert seni hastaneye getirmiş."

Gözlerimi kapatıp ofladım.

İçtiğimi hatırlamıyordum ki.

Mert'in solgun yüzüne ve kızarık gözlerine baktım.

"Biz başında dururuz, sen Sima'ya bak,"dedi Tuncay elini onun omzuna koyup.

"Sorun yok. Ceren ilgileniyor."

"Sima'ya ne oldu? Bir şey mi oldu?"

Mert sessiz kaldı.

Tuncay onun yerine cevap verdi.
"Alkol şişelerini kırık olarak ortada bıraktığın için yaralanmış."

Siktir!

"Ne?"
Yerimde doğruldum hızla. "Ben de gideceğim."

Mert elini alnına yaslayıp sıkkın sıkkın iç çekti. "Durumu kötü değil ama akşam geldiğimde onu ciyak ciyak buldum."

"Özür dilerim,"dedim titrek bir sesle.

"Bir daha alkol alırsan ayrılırım senden Doğan,"dedi soğuk bir tavırla.

"Çok içmeyeceğim artık."

Başını sallayıp gülmeye başladı. Bana ne kadar sinirli olduğunu o zaman fark ettim. Korktuğum için bakışlarımı yüzünden çektim.
"Hiç içmeyeceksin."

Sesimi bulamadım.
"Özür dilerim."

"Özür dilediğinde Sima iyileşmiyor, tamam mı?"diye bağırdı.

"Ona zarar vermek istememiştim ki..."

"Bu kadar düşüncesiz olursan..." Sinirden gülmeye devam etti.

Gözlerimi silip başımı eğdim. Ne dese haklı olduğunu biliyordum.

"Ağlama,"dedi sinirle.

Ağlamaya devam ettim.

Tuncay Sude'yi belinden tutup başıyla kapıyı gösterdi. Çıkıp bizi baş başa bıraktıklarında burnumu çektim.

Sima'ya zarar vermek istememiştim. Kimseye zarar veren birisi olmamıştım ki ben. Karıncayı bile incitmezdim.

"Ağlama diyorum sana,"dedi ani bir hareketle çenemi tutup.

Ürküp geriledim.

Tekrar çenemi tuttu ve dudaklarımı öptü. Serum olmayan kolumu ona sardım ve dudaklarına karşılık verdim. Öpüşürken biraz sakinleştiğimizi fark ettim. Geri çekilirken burnumu öptü. "Sinirlendim aniden,"dedi alçak sesle.

Titriyordum.
"Haklısın."

"Ayrılırım derken de ciddi değildim. Senin yanında olacağım. Doktorla konuşayım, sonra çıkışını isterim."

Gözlerimi hala açmadan mırıltıyla onu onayladım.

Dudaklarıma ufak bir öpücük bıraktı. "Biraz daha uyu tamam mı güzelim? Çok yorgunsun."

Göğsüm uyuşuyordu. "Çabuk gel."

Gülümseyip saçlarımı okşadı. "Uyandığında burada olacağım."

Ayağa kalkmadan son kez kolumla onu tuttum ve beceriksizce sarılmaya çalıştım. "Seni seviyorum."

Bana sarıldığında kalbim duruyordu adeta. "Ben de seni,"dedi alçak sesle.

Gözlerimi kapattım.

Maske | boy×boyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin