(Ji A)
Aklınıza gelebilecek her türlü harika özelliğe sahip olan biricik sevgilimin malesef mutfak işleri söz konusu olduğunda tam bir beceriksize dönüştüğü söylenebilirdi.
Benden istediği hamburgerleri hazırlayıp masaya yerleştirmeme rağmen o hala salata hazırlamakla uğraşıyordu. Bir kase salata hazırlayana kadar yere döktüğü zeytinyağını temizlemiş, kocaman doğradığı salatalıkları daha ufak parçalara ayırmış ve kestiği parmağına yara bandı yapıştırmıştım.
Taehyung'u bir daha asla mutfağa sokmamalıydım!
''Taehyung, daha fazla uğraşma istersen.''
Taehyung nar ekşisini bırakıp salata kasesi ile birlikte masaya geçti.
''Çok güzel olmadı mı sence de?''
Üzerine kalp şeklinde nar ekşisi sıkmış olması karşısında gülümsedim. Yaptığı her işi ciddiye almasına bayılıyordum. Mutfak işleri konusunda beceriksiz olduğu için az önce onu mutfağa almamaya karar vermiştim değil mi? Bu düşüncemi tamamen kendime saklayacaktım çünkü uğraş verdiği her şeyin sonunda memnuniyetle gülümsüyor olmasını seviyordum.
Masadan aldığım çatalı Taehyung'un hazırladığı kaseye daldırıp bir miktar salatayı tattım. Biraz fazla ekşi olması dışında bir problem olduğunu düşünmüyordum.
''Çok lezzetli'' dedim ve bakışlarında kendisiyle duyduğu gururu izledim.
''Daha lezzetli bir şey biliyorum'' diyerek yerinden kalkıp yanağıma kocaman bir öpücük bırakan Taehyung, beni öpücüğünün etkisi ile olduğum yerde bırakarak buzdolabına doğru ilerledi ve içinden çıkardığı şarap şişesi ile birlikte geri döndü.
Dikkatli bir şekilde tirbüşon ile açtığı şarabı kadehlere doldururken ''senin en sevdiğin, şeftalili'' diyerek mırıldandı. ''Se Mi'nin geldiği ve senin onu görüp yanlış düşüncelere kapıldığın gün, ikimiz için almıştım.''
Taehyung göz ucuyla bana baktığında bakışlarımı kaçırdım.
Bence yanlış anlamam için olaylar belli bir çerçevede gelişmişti. Kim olsa aynı ihtimali aklından geçirirdi. Üstelik bu durum Taehyung ile ayrı olduğumuz zamana denk gelmişti.
''Hamburgerin yanında iyi gideceğinden emin misin?'' diye sordum. Konuyu saptırmak istiyordum.
''Daha önce hiç denemedim'' diyerek içten gülüşünü sunduğunda başımı iki yana sallayarak güldüm.
Gün sonunda midemin bozulmayacağından emin olmak istiyordum.
......
Taehyung uzun süredir başlamak istediği fakat bir türlü fırsat bulamadığı diziye birlikte başlamamız yönünde ısrar ettiğinden ona uymuştum.
Dizi, teknolojik gelişmelerle birlikte tuhaf olayların meydana gelmesi yüzünden bu olayları araştırmak için uğraşan zeki bir FBI ajanı ile olayları çözümlemekte oldukça başarılı bir bilim adamı ve onun oğlu etrafında dönüyordu.
Olivia Dunham adındaki FBI ajanı John Scott adındaki eski sevgilisinin peşine düşüp onu alt ettiğinde Taehyung mırıldandı.
''Olivia çok seksi bir hareketti.''
Başım şeftalili şarabın etkisi ile hafif dönüyordu ve ben başımı Taehyung'un omuzuna yaslamıştım. Taehyung'un omzu oldukça rahat ve güvenliydi fakat bu durum duyduğum cümle ile birlikte benim ani bir refleks ile başımı kaldırıp Taehyung'a hırsla bakmama engel değildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
House of Cards ❧ V
Fanfiction'Bir kez randevuya çıktıktan sonra peşimi bırakacak mısın?'' Taehyung başını olumsuzca salladı. ''Hayır, sonra birden fazla kez randevuya çıkacağız!'' Her güzel şeyin bir sonu olduğu bilincinde olduğumdan aklıma gelen bir diğer soruyu yönlendirdi...