(Taehyung)
Ajandayı yerine dikkatlice koyduktan sonra çalışma sandalyesine sırtımı yasladım. Kaşlarımdan biri hala havadayken parmaklarımı ritmik bir şekilde bacağımda gezdirmeye başladım.
Choon Hee'nin bu zamana kadar Yoongi'ye karşı bir şeyler hissettiğinin farkına varamamıştım. Yoongi'nin onu reddettiğini düşünürsek, üzerinde durmamam gereken bir mesele olduğunun farkındaydım. Yine de bu durum kız kardeşim için bir miktar üzülmeme sebep olmuştu. Yoongi'yi gerçekten çok mu seviyordu?
Ben düşüncelerimde boğulurken, Choon Hee içeri girip yaslandığım sandalyeye arkadan yaklaşıp eğilerek kollarını boynuma doladı.
''Abiciğim, seni evde görmek ne güzel!''
Gülümseyerek kollarının üzerine ellerimi sardım.
''Duyan da hiç görüşemiyoruz sanacak.''
Choon Hee'ye, Yoongi konusunu açıp açmamak konusunda kararsızdım. Açıkçası böyle bir durumu benimle paylaşmasını beklerdim fakat bunu kendi isteğiyle yapıyor olması tercihimdi.
Choon Hee kıkırdayıp, kollarını boynumdan çektikten sonra çalışma masasının üzerine oturdu. Ne zaman eve gelsem yer yokmuş gibi, bana yakın olan yere kuruluyordu.
''Ne yapayım? Herkesin benim gibi mükemmel abisi yok ki. Özlüyorum işte.''
Omuz silkerken söylediklerine karşılık, bakışlarımı kısarak güldüm.
''Yine bir şey isteyeceksin değil mi?''
Choon Hee tahmin ettiğim gibi başını hafif yana eğerek gülümsedi.
''Fotoğraf makinesi istiyorum, doğum günüm için.''
Tek kaşımı havalandırdım.
''Yoksa mükemmel değilim yani?''
Choon Hee dudaklarını birbirine bastırıp düşünür bir hal aldığında, başımı olumsuzca iki yana salladım.
Annemin de yemek için aşağıya çağırmasıyla birlikte ayaklanarak alnına çok acıtmayacak bir şekilde fıske vurdum.
Her zamanki rol yeteneği ile birlikte alnının çok acıdığına dair bir şeyler söyleyip, sızlanırken ben çoktan odadan ayrılmaya başlamıştım.
''Beğendiğin fotoğraf makinesini ve nereden alabileceğimi mesaj atarsın.''
......
Evde geçirdiğim kısacık zaman diliminin ardından yeniden emniyet birimine döndüğümde gerçekleştirilecek olan baskın için gerekli planları yapmak adına herkesi oval masanın etrafına topladım.
Yoongi ve Jungkook hemen yanımda yer alırken, Na Ri karşımda duruyordu.
Le Chamber Bar'ın bana gönderilen mimarisini göz önüne alarak, keçeli kalemin kapağını dişlerimin arasına alıp, kalemi kapağından kurtardım. Boşta kalan elimle dişlerimin arasındaki kapaktan kurtulurken, seri bir şekilde basit bir giriş kat planı çizdim.
''Bar, normalde sekiz sularında müşterilere hizmet vermeye başlıyor. Teslimat ise aldığımız bilgiler doğrultusunda saat altı civarında gerçekleşecek. Yani bu durumda barda birkaç çalışan dışında, teslimatı gerçekleştirecek kişiler bulunacak.''
Kaşlarımı hafifçe çatıp, dudaklarımı ıslattım. O birkaç çalışanın da güvenlik görevlileri olduğunu düşünürsek, kapıda onlardan kurtulup işimize bakmamız en doğrusu olacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
House of Cards ❧ V
Fanfic'Bir kez randevuya çıktıktan sonra peşimi bırakacak mısın?'' Taehyung başını olumsuzca salladı. ''Hayır, sonra birden fazla kez randevuya çıkacağız!'' Her güzel şeyin bir sonu olduğu bilincinde olduğumdan aklıma gelen bir diğer soruyu yönlendirdi...