31.Bölüm

12.2K 1.2K 388
                                    

(Choon Hee)

Soğuktan neredeyse buz tutmuş ellerimi montumun cebinden çıkarıp çocuksu bir heyecanla Yoongi'nin ziline bastım.

Kısa bir sürenin ardından acılan kapının eşiğinde beliren Yoongi'nin uykulu haline karşılık yüzümde derin bir gülümseyiş belirmişti.

Bir süre şaşkın bir şekilde bana baktıktan sonra bakışlarını kol saatine düşürdü.

Kapıda daha ne kadar bekleyeceğimi bilmediğimden Yoongi'yi bu şaşkın halinden kurtarmak adına ellerimle üşüyen kollarımı ovalarken sordum.

"Burada daha ne kadar beklemem gerekiyor?"

Yoongi söylediklerimle birlikte kendine gelip, kolumdan tuttuğu gibi beni içeri aldı ve ardımızdan kapıyı kapattı.

"Bir şey mi oldu? Neden bu saatte geldin?"

Soğuk bedenime aldırmadan kollarımı Yoongi'nin beline doladım.

"Seninle uyumaya geldim."

Tepkisini merak ederek başımı hafifçe yukarı kaldırdığımda şaşkınlıktan kocaman açılmış gözlerine baktım ve dudaklarım keyifle yukarı kıvrıldı.

Yoongi geçen birkaç saniyenin ardından omuzlarımdan tutup beni kendinden bir miktar uzaklaştırdı.

"Choon Hee, aklımı başımdan alarak bu işten kurtulacağını sanıyorsan yanılıyorsun. Bu saatte bu kadar yolu tek başına mı geldin?"

Usulca başımı salladım.

Buraya gelebilmek için anneme bir miktar yalan söylemiş ve bunca yolu yürüyerek gelmiştim.

"Choon Hee, ya sana bir şey olsaydı? En azından arayıp seni almamı isteyemez miydin?"

Yoongi'nin sesinde kızgınlıktan çok sitem vardı ve soğuk yanaklarımı avuçlarında hapsetmişti.

Pekala, söylediklerinde haklı olabilirdi fakat sevgili olsak da birlikte geçirebileceğimiz vaktimiz yoktu ve ben Yoongi'yi deli gibi özlüyordum.

Bugün Ji A'nın bir süreliğine abimle birlikte kalacağına dair attığı mesajın ardından, abimin Yoongi'nin evine gelmeyeceğinden emin olup ben gelmek istemiştim.

Yoongi'nin bu saatlerde uyuduğunu da biliyordum fakat birbirimize sarılarak uyumanın bir zararı olduğunu düşünmüyordum.

"Geldim artık bir kere, beni kovmayı düşünmüyorsundur umarım."

Ona sahte bir trip atıp bir iki adım gerilediğimde kendimi kucağında buldum. Ne ara kolumun birini dizlerimin, ötekini belimin ardından geçirdiğini bile anlayamamıştım. Itiraf etmek gerekirse Yoongi'nin kollarında olmayı sevmiştim.

Yoongi odasına geçtiğimizde beni yavaşça yere bıraktı ve momtumun fermuarını aşağıya çekerek üzerimden çıkarıp, masasının üzerine bıraktı.

Bakışları baştan aşağıya beni süzerken başını hafifçe yana yatırmıştı. Şu an ne düşündüğünü anlayamasam da sessizce olduğum yerde bekliyordum.

Yoongi yanımdan geçip elbise dolabına doğru ilerlediğinde gülümsedim.

Çıkardığı birkaç tişörtü incelerken oldukça ciddi görünmesi daha da neşelenememe sebep oluyordu. Yanına ulaşıp ciddi suratını ellerime hapsetmek istiyordum.

"Bunları giyin."

Bana uzattığı oldukça geniş ve uzun tişörtü elime alıp, pijama altını eş geçtim.

House of Cards ❧ VHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin