Pusula instagram sayfasını takip edip bana destek olun lütfen.
⬇️
Esince hüznün yelleri gök narın dallarına sararınca yaprakları kıştan gelme ayazın yeliyle gerçekleşiyor vaatler. Zaman en acımasız varlığını göstererek hayatının ortasına düşüyor. Zalimliğin kanıyla yıkanmış bedenler arkanda büyük bir tufan olup deviriyor seni bilinmezliğin hüküm sürdüğü topraklara.
Yorulduğun vakit tükendiğine tüm dünya şahit, kırılıyor devrimler kalbinde ışıldayan aşkla. Sokuluyor şeytanın dili nefsine usulca. Bittiğini düşündüğün duyguların ve bittiğini zannettiğin duyguların düştüğün toprakta filizleniyor.
Ve sen adına aşk dedikleri bu illetle geçmişini yaşatıyor geleceğini yok ediyorsun.
Bir can borçlusu olduğun bu dünya içinde bütün namlular senin ensende. Kırdığın akislerin peşinde. Sarrafı olduğunu düşündüğün her unsur seni zarara sürüklemekte. Avuçlarının arasına bırakılan kalpte karanlık cirit atıyor sen sökmek istesen de.
Şaşaya boğulmamış aşkınla sevdiğin adamın harelerinde son buluyor cana geliyorsun her şafak söktüğün de. Ve sabrınla beslediğin adaletinle suladığın gök narın çürüyor uçsuz bucaksız okyanusun bitiminde.
Amir'in elleri üzerimden çekilmemeye devam ederken kararlılıkla kollarından kurtulmaya çalışıyordum. Çırpınarak uzaklaşmaya çalıştığım esnada sertçe elini boynuma doladı.
"Araç hazır efendim." diyen görevli hızla selam verip göz önünden kaybolduğunda nereye gittiğimiz hakkında bilgim yoktu.
Amir'in boşluğundan faydalanarak ayağına geçirdiğim tekmeyle beni bırakacak gibi oldu ancak sağ bileğimde ki elinden küçük çaplı kıvılcım tenimde canlandığında acıyla kasıldım.
Fırsattan istifade bileğimde bulunan elini enseme çıkarmış başımı eğmişti. Diğer eli boşta ki kolumu sırtıma yaslamış beni hareketsiz bırakmıştı.
"Vücudumda ki bütün elektriği sana iletmemi istemiyorsan yürü." dediğinde elini ensemden çekmiş sadece bileğimi tutup ilerlemişti.
Arkasından sürüklenerek ilerlemeye başladığımda korkmuyor değildim. Kendimi yeterince bitkin hissederken tek istediğim lanet yere gidip kafayı vurup yatmaktı. Ne yazık ki bu isteğim kabul olmamış olmamakla kaldığı gibi sürükleniyordum bilmediğim yerlere.
Metro istasyonundan çıktığımda yolun karşı şerindin de kalan arabayla olduğum yerde tökezledim. Kötü şeyler olacakmış hissi yoktu içimde fakat yine de tedirgindim. Araba ışıkları yüzümde dalgalanan saçlarıma çarparken biran olsun durmadan ilerliyordu.
Ceketinin cebinden çıkardığı anahtarla kapıları açtığında ışıklar karanlık gecede yanıp sönmüştü. Çekmesinden ötürü sızlayan bileğimi hışımla mengeneleri arasından çektiğimde kurtarabilmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PUSULA
Ciencia FicciónAşkın imkansızlığı kalplere dokunup, kimseyi bu kadar acıtmayacaktı. İntikamın soğukluğu damarlarınıza sokulup, sizi hiç böyle üşütmeyecekti. Ve olağanüstü yetenekler zaaflara kurban olurken, okurlar yerinde duramayacaktı. Mantığıyla aşk arasında...