Pusula instagram sayfasını takip edip bana destek olun lütfen.
⬇️
Yıkılışımdan dökülen moloz yığınları ördü dört bir etrafımı. Öyle zamanlarım oldu karanlıkta buldum en hazin sonlarımı. Kan ile yıkadım tüm parmaklarımı çelik zırhlarla çevirdim uslanmaz bakışlarımı.
Ring alanında diz çöktüğümde gördüm zaaflarımın kara bulutlarını. Zihnimin içerisine sokulan kabloların aracılığıyla buldum en azılı düşmanlarımı. Ücra köşelerinde beynimin ışık değmez düşüncenin soluğu geçmez yerden kırdılar kanatlarımı.
Yıkamadım üzerime bindirdikleri tabularını. Boyun eğmenin insanın içini delen kıvranışı sessizliğin omuzlarına çökerken attığı haykırışı. Bir adamın çığlıklarını kesen mırıldanışı. Duygularının ritminde yaşayan uslanmaz kızın hiç bıkmayışı birde umut denen illetin peşini hiç bırakmayışı. Gelip geçen yazın ardına güzün tüm şehri kuşatışı.
Zamanın ibresinden ayrılamayan yaşanmışlıkların soluğu hep sinen de alışı. Tüm bunların ardına yıkılışının anısına tanrı diye taptıkları adamları gömeceksin kendinle birlikte moloz yığınına.
Aksimde ki detayları incelemeye başladığım da elmacık kemiklerimin ve çene oyuntumun daha fazla ön plana çıktığını gördüm. Yüzümde ki deri incelmiş damarlarım bir nebze daha belli olmaya başlamıştı. Saç tellerim sardığından yüzüm olduğundan daha küçük gözüküyordu. Elimde ki tarağı yavaşça kaydırdım arasında.
Tarağı aynanın önüne bırakırken üç gündür tekrarladığım gibi çerçevesi yapılan annemin resmini aldım elime. Parmak uçlarım yüzeyinde dolaşırken aklıma Amina düştü bir anda. Ne halde olduğunu Amina'dan sonra oldukça umursadığım diğer şey ise aklımdan bir türlü atamadığım Amir olmuştu.
Resmi tekrar aldığım yere bırakıp dalgın şekilde yatağın üzerine koyduğum polar hırkayı giyindim. Aşağı kattan gelen kapı sesi ile Giray'ın gelmiş olma ihtimalini düşündüm. Üç gün içerisinde beni bir kere aramıştı ve konuşmamız oldukça kısa sürmüştü.
Merdiven basamaklarından inerken elimde tuttuğum telefonuma mesaj geldi. Alice müsait olduğum her dakika onu aramamı bekliyordu. Onu aramayı aklıma not ettikten sonra açılan dış kapıdan içeriye giren Giray'a baktım.
Gevşek biçimde bana göz kırpıp gülümsediğinde babası da peşinden girdi. Harzem Bey hafta sonu klasiği olarak gazetesini okuyor aynı zamanda kahvesini yudumluyordu. Babamla konuşmaya çok fazla fırsatım olsa da sessiz kalmayı tercih edip köşeme çekilmiştim.
Giray saçında ki bereyi düzelttiğinde fön çekmiş olmasına gözlerimi devirdim. Üzerinde ki oduncu gömleği ve kot pantolonuyla kapıyı açan hizmetçinin oldukça ilgisini çekmişe benziyordu. Mehmet Bey bana kibarca baş selamı verip salona geçerken şebek ilerleyerek yanıma geldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PUSULA
FantascienzaAşkın imkansızlığı kalplere dokunup, kimseyi bu kadar acıtmayacaktı. İntikamın soğukluğu damarlarınıza sokulup, sizi hiç böyle üşütmeyecekti. Ve olağanüstü yetenekler zaaflara kurban olurken, okurlar yerinde duramayacaktı. Mantığıyla aşk arasında...