37. Bölüm

1.7K 153 13
                                        

Selamun aleyküm.

🥀

"Bera! Gözlerini aç civcivim."

🥀

Nisan'ın son günlerindeydik. Aniden bastıran yağmurlar, ardından açan güneş, bazen sert rüzgarlar, bazen ılık meltemle karmakarışıktı hava durumu. Benim gibi.

Bir haftayı ardımızda bırakmıştık. Telafi sınavlarının ardından asıl sınav dönemine girmiştik ve benim kafamı kaldıracak vaktim yoktu. Bi' haber olduğum notları sınıftan topluyor, onlara çalışıyordum. Uygulama dersler için pratikler yapıyor, geriye kalan vakitlerde dönem sonu ödevimiz için çalışmalarla uğraşıyordum.

Ela bizimleydi. Bir süre daha bizimle kalacaktı. Bu bir haftada yaşanan kötü bir şey yoktu. Ela'yı ya ben ya Ensar okula bırakıyor, akşam da ya ben ya Ensar alıp eve dönüyorduk.

Ensar'la aynı evin içinde birbirimizi göremez hale gelmiştik. Yedi günün beş gecesi eve gelmemişti. Şafak operasyonları, Çakal mevzusunda ki gelişmeler, Merkezdeki işleri onu eve gelmekten alıkoyuyordu. O evde yokken bir polis aracı evin kapısına geliyor, o evde olduğunda gidiyordu.

Yedi günün ardından çarşamba günü Ela'yı alıp eve dönmüştüm. Yemeklerimizi yemiştik. O dersleriyle ilgilenirken bende kendi derslerimle ilgileniyordum.

Akşam yemeği için Ensar'ı arasamda açmadı. Bir akşam daha olmayacaktı evde. Yemeklerizi yiyip sofrayı toparladık.

Saat gece yarısına ulaştığında yatağa girdim. Ensar'ın her zaman uyuduğu tarafın boş olması, uykumun benden kaçarak bulamayacağım bir köşeye saklanması demekti. Onu özlemiştim. İç çekip yastığını kavradığım gibi sıkıca sarıldım. Burnumu üzerine sürterek derin bir nefes aldım.

Sürekli dua edip duruyordum. Sağ salim eve dönmesi için, başına bir şey gelmemesi için, kör ve zalim bir kurşunun ona isabet etmemesi için. Birinin her an ölüm haberini almayı beklemek insanı kafayı yeme raddesine getiriyordu. Babamın mesleğiydi evet. Onda yaşadığım sancıları eksiksiz belki de kat kat yaşıyordum şimdi. O zaman çocuktum. Allah'ın onu bana sağ salim ulaştıracağım düşünüyordum. Şimdi büyümüşüm ve öğrenmiştimki Allah ne isterse o oluyordu. Babamı sağ salim evine ulaştıran İlahi Kudret, kocamıda sağ salim evime ulaştırırdı. En azından bunun için dua ediyordum.

Uykuya dalmak üzereyken kulağıma birinin gülme sesi geldi. Ardından bedenimin çekildiğini, sımsıcak bir bedene yaslandığımı hissettim. Belli belirsiz "Ensar..." diye fısıldadım göğsüne sokulurken.

"Uyu güzelim."

🥀

Sabah ezanıyla uyandığımda yanım boştu. Yatakta yalnızdım. Gece hayal meyal geldiğini hatırlasamda muhtemelen geri gitmişti. Sıkıntıyla oflayıp gerindim. Ayağa kalkarak karışmış saçlarımı parmaklarımla açmaya çabalarken odadan çıktım.

Boş banyoda bir duş alıp havluya sarındığım bedenimle odaya girdim. Üzerime kot, işlemeleri olan bir elbise giydim. Uzun lacivert şalımı başıma bağlayıp gerekli eşyaları çantama doldurduktan sonra aşağıya indim.

Mutfağa girdiğimde Ela çoktan kahvaltıyı hazırlamıştı. "Günaydın fıstık. Bana bir şey bırakmamışsın." Sıcak bir tebessüm etti. Üzerinde okuduğu lisenin forması vardı. Kumaş pantolon ve tişörtten oluşuyordu.

KekreHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin