Selamun aleyküm.
Bölüm şarkıları
Melek Mosso/ Doğum günü
Suzan Hacıgarip/ Bir Adam🥀
Bu gecenin sabahı yoktu. Ve ben onunla karanlıkta kalmaktan bile mutluydum.
🥀
Parmak uçlarımla kavradığım kolyeden gözlerimi ayıramıyordum. Seneler önce Zafer abi bunun bir benzerini almıştı fakat bu hissiyatı uyandıramamıştı. Bu farklı bir şeydi. Sevdiğin insanın doğduğun günü hatırlaması, sana bunun için hediye vermesi garip bir şeydi. Önceleri babam hatırladığında bana tatlı şeyler veya bir hediye alırdı ya da çoğu zaman Hümeyra teyze hatırlayınca minik bir kutlama yapardı. Şimdi Ensar... Ben doğduğum için mutluydu. iyi kisiydim onun. Bu çocukluğunu yalnız ve sessiz geçirmiş bir insan için paha biçilemezdi.
"Ensar..." gözlerimi yüzüne çevirdiğimde yanağımı okşadı avuç içiyle. Sanki tokat yemekten arsız olmuş bir kadının değil de, narin bir gülün yaprağına dokunuyordu. Dokunurken o kadar narindi ki, kendimi paha biçilemez hissediyordum. Kendimi yere düşmemiş gibi, yaraları olmayan bir kız çocuğu gibi hissediyordum.
"Aramızda iyi ki denecek biri varsa o sensin." Yutkundum. Hissettiklerimi anlamaya kelimem yoktu. Sokakta gördüğüm pamuk şekerciden, pamuk şeker alabilecek kadar param cebimde kalmış gibi hissediyordum. O kadar derin bir duyguydu ki ona hissettiğim aşka karşılık almak. bu kadar normal görünen bir mesele bu yüzden bende derin hissiyatlar yaratıyordu.
"Gülce'm..." dedi derin bir iç çekerek. "...Daha güzel bir şey yapmak isterdim fakat üst üste gelen şeylerden sonra bunun seni mutlu etmeyeceğini, seni seven insanlarla bir araya gelmenin daha mutlu edeceğini düşündüğüm için bunu organize ettim." Beni tanıyordu. Kalabalık aile, çok insan sevdiğimi biliyordu.
Kolyeyi elimden aldı. Klipsini açtığında sırtımı ona döndüm. Kolyeyi taktığında düzeltip yüzümü ona döndüm. Kulağıma uzandı. Sesi kulağıma ilişti.
"Gelip huzurum oldun
Aşkla bozdum aklımı
Peşini bırak diyenler
Söyle haklı mı?"Alnımı yanağına bastırdım.
"Olsun gecemi gün ettin
Adını bal eyledim ömrüme"Titreyen elimi omzuna bastırdığımda güldü. Bana böyle şarkılar, türküler, şiirler söylediğinde elim ayağım birbirine dolanıyordu. Sesi ruhuma dokunan narin bir tüy gibiydi ve beni benden alıyordu.
"Varsın görmesin beni gözlerin dengi dengine
Çalsın taş batmasın ayağına
Acıtmasın asla..."Susmasını istedim. Kalbim dört duvara sığmayan delikanlı bir insan gibi amansızca çırpınıyordu göğüs kafesimde. Alışkın değildim ve yanaklarımın kızarıp nefesimin teklemesine sebep oluyordu.
"Doğum günün kutlu olsun
Hep sen ol yanımda."Dudaklarını şakağıma bastırdığında omzunu sıkıca kavradım. Kalbimin atışları kulaklarımın çınlamasına sebep oluyordu. Derin bir nefes alıp içimde filizlenmiş duyguların kalbimi rayından çıkarmaması için çaba verdim. Beni tanıyordu ya durumumu fark edip tebessüm etti.
"Bizi bekliyorlar. Yanlarına gidelim mi?" Kafamı salladım.
"Gidelim."
Arabadan indiğimizde yanıma gelmesini bekledim. Nehir kenarına güneşe engel olan koca şemsiyelerin altına masalar kurulmuştu. Kadınlar bir yandaydı. Erkekler bir yanda kendi aralarında keyifli bir muhabbet götürüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kekre
ChickLitTAMAMLANDI Geçmiş bir gölge gibi takip ediyordu kadını. Onu büyütenler, kirli eller ve yaptığı tercihler kanatlarını kırmıştı. Gökte asılı kalmış bir güvercin gibi çırpınıyordu. Geçmişten bir adam çıkıp geldi. Gözleri deniz, yüreği kafes, kalbi mem...