43.BÖLÜM

77.6K 2.4K 2.4K
                                    

Medya: Dumannn...

İyi okumalar biriciklerim...

Yazan'dan..

Keskin bakışlarını bir kez daha etrafında gezdirdiğinde az önce konuştuğu telefonu cebinine yerleştirdi. Siyah gözleriyle Arya'nın geleceği yola dikkatini vermiş, ifadesizce bekliyordu. Fakat kalbi heyecanla atıyordu, karısının her hareketi, sözü kalbinin ritmini değiştirmeye yetiyordu. Bileğinde ki pahalı saatine birkaç saniye baktıktan sonra yeniden o yola baktı ama hiç kimsenin geldiği yoktu. Onu bir an önce görmek istiyordu. Özleminden ziyade başka bir şey vardı.

İçinde bir sıkıntı vardı.

Arya'yı görene kadar da bunun geçmeyeceğini iyi biliyordu. İç çekti. Nasıl da bağlanmıştı, nasıl da muhtaçtı ona. Gocunmuyordu artık, Arya'nın da onu seviyor olmasıyla her şey ona göre fazla mükemmel olmuştu. Bu his mükemmeldi.

Sevdiği tarafından sevilmek.

Yeniden nefesini sertçe burnundan verdi. Onu göreceği için resmen kalbi ağzında atıyordu, kendisini liseli ergenler gibi hissediyordu. Arabaların seslerinden farklı başka sesler duyduğunda bakışlarını o yöne çevirdi, gelen kişileri iyi tanıyordu ama bir eksiklik vardı.

Arya, o yoktu aralarında.

Azra ve Yaren yan yana yürürken didişiyorlardı. Yaren, Azra'nın damarına basmayı ihmal etmiyordu. Özellikle Duman'ı işin içine karıştırarak elinden geldiğince onu sinir ediyordu. Azra'nın öfkeli yeşil gözleri Yaren'e sertçe döndüğünde sabrının son demlerindeydi. Arya'nın da alacağı olsundu, ikisini asansöre tıkmış sırf kocasını daha erken görebilmek için ikisini yalnız bırakmıştı. Bağırdı.

"Bak bir kez daha konuşursan Cengiz'in çakılarını üstünde kullanmaktan hiç çekinmem! O lanet sesini sonsuza kadar keserim!"

Yaren Azra'nın ciddi ses tonunu işiterek şirince sırıtmaya çalıştı. Azra hiçte göründüğü gibi sakin değildi, şansını biraz daha zorlarsa yapacağını düşünüyordu. Azra onun bu komik ifadesiyle gülmemek için bakışlarını başka yöne çevirdi, bu kızı sevmişti ama hala ona gıcık oluyordu. Yaren dudaklarına hayali bir fermuar çektiğinde sırıtmakla yetindi. Azra önüne baktığında siyah irisleri gördü, bakışlarını Ateş'in çevresini taradı. Arya'yı göremediğinden kaşları çatıldı. Yaren Azra'nın odaklandığı kişiye döndüğünde Ateşle karşılaştı, gözleri irice açıldı. Uzun zamandır görmediğinden bir an için duraksadı, aklından ise tek bir soru geçmişti.

Bu adam gün geçtikçe daha çok mu yakışıklı oluyor, yoksa bana mı öyle geliyor?

Ateş sonunda onu farkeden kızların yanına gelmelerini bekledi. Azra birkaç saniye içinde Ateşin önüne gelmişti bile, Yaren ise abisi olmasa neler yaparlardı diye düşünüyordu, tabii fazlasıyla abisinden korktuğu için onun gibi biriyle mi asla diyerek düşüncelerini dip köşelere atmıştı. İyice abaza olup çıkmıştı.

"Ateş, Arya nerede?"

Azranın sorusuyla Ateşin zaten çatık olan kaşları daha çok çatıldı.

"Ne demek Arya nerede, Arya sizinleydi?"

Azra ve Yaren birbirlerine bakıp ardından tekrar şimdi alev alev olan zifiri gözlere bakmışlardı, Azra Ateşten ziyade kalbinde ki Arya korkusu onu fena halde korkutmuştu. Titrek bir sesle konuştu, çünkü düşünceleri o kadar kötü olmuştu ki ne diyeceğini bilemiyordu.

"Asansör dolu olduğu için bizi bindirip senin yanına daha hızlı gelmek için merdivenleri kullandı, şimdiye çoktan gelmiş olmalıydı."

Etrafına baktığında Ateş elini cebine attı ve Aryanın peşinde ki korumalardan birini aradı. Anında açan adam daha 'efendim' bile diyemeden Ateşin kan donduran sesi adamın ve yanında ki kızların yutkunmasına neden olmuştu.

ESİRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin