İyi okumalar...
Hep iyiler mi kaybederdi? Yoksa iyiler sustuğu için mi kötüler kazanırdı?
Ne güzel anlatıyordu
Sesindeydi cilveler
Bakışları toz pembe
Dersin ne güzel
İçim karıştı yersiz
Şeytana uydum nedensiz
Kafamda uğulduyor
Sorular havada
Zor be zor geriye dönmek
Aşk tükenince, yerine sevmek
An be an boşluğa düşmek
Söz tükenince, bitti diyebilmek
Zor be zor...
Ne güzel anlatıyordu
Biraz kandırıyorduk
Biraz hoş beş bazen
Sevişip gülerek
Soğuktan esti rüzgar
Açtım gözümü son bahar
Içimi dağladı efkar
Baktım gidiyor
Zor be zor geriye dönmek
Aşk tükenince, yerine sevmek
An be an boşluğa düşmek
Söz tükenince, bitti diyebilmek
Zor be zor...
maNga~ Zor
(Dinlemenizi tavsiye ediyorum.)
Kalbimin içinde bir patlama oluyormuşçasına çığlık atarak yerimden doğruldum. Uzandığım yerden doğrulmuş kalbim birazdan ağzımdan çıkacakmış gibi hissediyordum. Canımın acısına dayanamadım ve bağırarak ağlamaya başladım, sırtımda hissettiğim soğuk eller irkilmemi sağladı ve geri çekilerek beni tutmaya çalışan kişiye baktım. Fakat gördüğüm kişi ağlamamı daha çok sağladı. Ellerimle kendimi daha iyi ifade etmek için konuşmaya başladım.
"Yemin ederim ben kendimde değildim. Yoksa bebeğimizi öldürür müyüm Ateş, bunu bize yapar mıyım, ben bebeğime zarar verir miyim Ateş?"
Ateşin yüzü iyice bulanık olurken ben nefes almakta zorluk çeker hale gelmiştim ağlamaktan.
"Ne diyorsun güzelim, bebeğimiz gayet sağlıklı."
Ağlayarak ellerimi yüzümle örttüm.
"Hayır hayır, ben bebeğimizi öldürdüm. Ateş ben bunu nasıl yaparım?"
Ateş yüzümü ellerinin arasına aldı ve o an aklıma gelenlerle kendimden onu uzağa ittim.
"Sen, sen onunla evlendin! Beni o halde bırakıp onunla evlendin Ateş! Sen bunu bize nasıl yaparsın!?"
"Güzelim bir sakin olur musun, ne diyorsun sen!? Kiminle evlenmişim, seni niye bırakıyorum?"
"Ateş sen beni bıraktın, bıraktın ve gittin. Benden nefret ettiğini söyledin.."
Gözümde ki yaşlar o sözleri kulağımda çınlayınca tekrar duraksadım. Ateş beni kendisine çekip göğsüne başımı yasladı.
"Güzelim deme bana, bana Aryam da deme... Senin karın vardı ya ona söyle.. "
Boğazıma saplanan cam parçaları yutkunmamı biraz zorlaştırdı. Ondan uzaklaşmaya çalışırken kokusunu duyduğum zaman hareketsiz kaldım. Odunsu kokusu beni büyüsüne hapsederken anın verdiği baskıyı umursamayıp Ateşe sıkı sıkı sarıldım. Ateşin dudaklarını saçımın üstünde hissettim.
"Aryam üç haftadır baygındın, yani onların verdiği zehir seni bu hale getirdi. Seni bir türlü uyandıramadılar, kendi kendine uyanacağını söylediler. Yani gördüklerinin hepsi birer kabustu. Bebeğimize bir şey olmadı ve ben kimseyle evlenmedim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ESİR
ChickLit"Canını yakmak istemiyorum ama beni zorluyorsun." Yanaklarımdan bir yaş süzüldü. "Senden nefret ediyorum." Kolumdan tutmayı bırakıp bedenimi hızla bedenine hapsetti. Kollarının arasında küçücük kalmıştım. "Biliyorum ve senin de bilmen gerek." Gö...
