- 40. BÖLÜM: "Muska" -

854 89 76
                                    

Medya Penelope'nin kıyafeti.

Dün yaşanan o kadar olayın ardından söyleyebilirim ki, galiba biraz duygulandım. Vinter ile dün yaşananları düşünmek gerekirse bana biraz daha araştırma yapması gerektiğini söyledi. Ne saçmalık ama? Peki ben bu gün ne yapıyorum? Oldukça yoğun bir tempo ile uyandığım bir gerçek çünkü bu gün avcılık yarışması var. Her yıl yapılan bu yarışmanın amacı İnka İmparatorluğunun gücünü göstermek ve bunun yanında tabii ki de hava atmak. Kallisto' nun yaptığı seferler ve savaşlar sayesinde bir yıl içerisinde bir Krallık bir tane de İmparatorluk çöktü. Normale kısa süren av yarışması yaşanan bu olaylar şerefine norma de bitmesi gereken tarihe kıyasla 4 gün daha uzatılmaya karar verildi.

Benim bu yaşananlardan tek çıkarım Kallisto ile görüşüp Vinter ile bakışıp Eclipse' yi yanımda götürüp lanet olası abilerim ile takılıp sözde mutlu sona ulaşacak olmamdı. Ne mükemmel ama?! Sabahtan beri başımda dikilen Emily, Mia ve başta olmak üzere evin baş hizmetçisi de dahil 6 hizmetçi vardı. Neden mi? Çünkü ben Dük' ün kızıyım. Kim beni bir Dük' ün kızı yaptı?!  Acı içinde süslenirken her şey bittiğinde yeni kendime bakma fırsatı bulmuştum. Kan kırmızısı bir elbise.  Ama neden bu kadar açık??  

Bizzat babam ve abilerim tarafından cayır cayır yakılacağım. Bütün her şeyi bir kenara bırakırsak zaten bana bu gün eşlik edecek biri var. Reynold direk olarak Vinter için süslendiğimi düşünecek. Ahhh, Emily sen gerçekten..! Ayağıma giydiğim yüksek siyah topuklular canımı sıkmaya başlamıştı. Ama bu da yetmezmiş gibi Emily ayakkabıyı beğenmemişti.

"Leydim, bu ayakkabı çok düşük topuklu." 

"Ah, katılıyorum."

"5 santimlik bir tane getirmem daha iyi olur." 

Bana fikrimi sormak isteyen her hangi biri var mı? Ayakkabı hızlı bir şekilde önüme getirilip ayağıma giydirilmişti. Siyah 5 santim topuklu ayakkabı?! An itibari ile Serintia' yı işinden etmek için kendime yol yapacağım. Yüzümdeki hafif makyaj ama göze çarpan kırmızı rujla odamdan dışarı çıkmıştım. Kapımın önündeki Eclipse ile bakışmaya başlamıştım.

"Eclipse?"

Aslında en son Derrick ile kavga ettiğinde onu kontrol etmemiştim. Yüzüne bir kez daha baktığımda azda olsa rahattım. O mükemmel yüze bir zarar gelirse bedelini ödeyecek kişi benim. Bu yüzden dikkat etmem gereken bir detaydı. İlgisi memnun edici, Eclipse her zaman beni memnun etti. Diğer erkek ana karakterlerin aksine o hep pozitifti.

[İlgi %65]

Eclipse ile kol kola girip ilerlerken bana fısıldadığı sözler ile şaşırmıştım.

"Usta bu gün her zamankinden daha güzel görünüyor." 

Aslında bana söylemediği sözlerdi. Kendi kendine konuşurken onun fısıltılarını duymuştum. Bu nedenle ona cevap verip utandırmak gibi bir niyetim yok. Merdivenlerden aşağı inerken ilk gözüme çarpan şey kapıda beni bekleyen babam olmuştu. Şey aslına bakarsak o bile bir oyunun ana erkek karakteri olarak nitelendirilebilirdi. Bu oyunun genel özelliği Yvona' nın yanında olan herkesin yakışıklı veya zeki olmasıydı. Babamın yanına ilk geldiğimde bana uzun uzun bakmış ama konuşacak bir şey bulamamıştı. Daha çok üzerimde giymiş olduğum kıyafeti süzmekle meşgul gibiydi. Bu sessizliği hemen yanımızda hızla bize yaklaşan uşak Fennel bozmuştu.

"Leydi, bu gün oldukça güzel giyinmiş." 

Bu düşünceler onun şahsi düşünceleri bunu biliyorum. Ama bunların aynısının kesinlikle babam içinde geçerli olmadığına eminim. Bana her baktığında bakışları değişiyordu. Kaşları büzüşüyor yada gözleri seğiriyordu. Bunun nedeni daha yaş seremonisinin gelmemiş olan bir Leydi' nin bu kadar açık giyinmiş olmasıydı. Azda olsa hak verebiliyorum. Ama kendi isteyerek bunları giymedim. Bu yüzden beni de suçlamazsan çok sevinirim. Aklıma gelen ani şey ile şaşırmıştım.

"Baba? Hemen ayrılıyor muyuz?"

Mavi soğuk gözler bana dönmüştü.

"Hayır. Reynold ve Derrick' i bekliyoruz." 

"Anladım. Benim önemli bir şeyi yapıp hemen gelmem lazım."

Hızla tekrardan merdivenlerden yukarı çıkarken arkamdan bana bakan 3 adamı da hissedebiliyordum. Geri dönmem lazımdı. Çünkü bana Aria tarafından verilen 5 hediyeyi de unutmuştum. Onu ziyarete geldiğim gün beni boş bir şekilde göndermek istememişti. Bu yüzden de bana 5 farklı renk de muska hediye etmişti. Bunlar süs olsun diye takılan muskalardan değil. Her birininde bir amacı var. Özellikle büyü ile doldurulup süslenmiş bu muskalar her hangi birine hediye etmek için oldukça ideal.

- Ben sana hediye ediyorum. Ama sen arasından birini seçip başkasına hediye et. Bu iyiliği sana yapıyorum. Çünkü hediye seçmek konusunda beceriksizsin. Bunların eşi benzerini pek bulmazsın. Fikri bizzat benden çıktı.

- O zaman niye bana veriyorsun. Bir tanesini alıp geri kalanını sana vermem daha mantıklı değil mi?

- Bana geri verme. Sen benim arkadaşımsın. Bu yüzden sana veriyorum. 

Aria gerçekten de çok düşünceli bir insan. Bu muskaların bir tanesini kendime alacağım. Görünmezlik için kullanılan bir muska gelecekte bana oldukça yardımcı olabilir. Geriye kalan 4 muskayı ise erkek ana karakterlere verecektim. Ama bir tanesini babama vermek istiyorum. Bunun nedeni beni koşulsuz bir şekilde sevmiş olması. Aldığım muskaları çantamın içine koyarken odadan dışarı çıkmıştım. hızlıca tekrardan merdivenlerden indim. Gözlerim babamı ararken hala Derrick ve Reynold' un gelmediğini gördüm. Bu iyi bir şey.. Onlara bir muska vermek istemiyorum. Ayrıca merak ettiğim şey ise onlar erkek nasıl bu kadar zor hazırlana bilirler?  Nihayet babamın yanına geldiğim de ona bakıp yavaşça çantamdan mavi renkte bir muska çıkardım. Bu muskanın özelliği ışınlama gücüne sahip olmasıydı. Etrafa baktığım da Fennel ve Eclipse' nin geri döndüğünü görmüştüm.

"Baba." 

Bakışları bir bana birde hediye paketinde olan muskaya dönmüştü.

"Sana bir şey aldım. Bakmak ister misin?" 



Villains Are Destined To DieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin