Ahhhh, artık kendimi zorlamayacağım! Majestelerinin odasına gidip yavaşça Leydi' yi yatağın üstüne bıraktım. Teni oldukça beyazlamıştı. Hızlıca odayı terk edip en az 10 tane hizmetçiye haber verip öncelikle Leydi' nin üzerini değiştirmelerini ardından da doktora haber verip iyileştirmelerini söyledim. Bu işlemler en az 15 dakikada gerçekleştikten sonra 5 tane doktor ve 5 tane hemşire odada Leydi ile ilgileniyordu.
"Durumu kritik." [Başhekim]
"Bana kalırsa önce ilk müdahaleyi yapalım!" [Başhemşire]
Oldukça karmaşık bir şekilde Leydi' nin yarasına bakarken onları böldüm.
"Tedavi edeceğiniz kişi Penelope Eckart. Üst düzey bir soylu o yüzden dikkatli olun!"
Benim sözlerimin ardından durumu dahada ciddiye alıp önce beni dışarı çıkardılar ardından da hemen minik bir operasyon gerçekleştirdiler. Herkes odadan çıktıktan sonra bir kaç hizmetçi gelip Leydi için yeni kıyafetler getirdi. Onu başka bir odaya geçirmeyi düşünsem de Efendim gelmeden tek başıma böyle bir karar vermeyeceğimi anladım. Doktorlar Leydi'nin 2 gün boyunca dinlenmesi gerektiğini söylediler. Sabaha karşı ben sessizce nöbet tutarken üstünde ki kanlı kıyafetlerle gelen Efendime baktım.
"Tahmin ettiğimiz gibi önce akşam yemeğinde zehirlemeye çalıştılar ardından da birkaç adam gönderdiler. Oldukça uğraştırıcılar?"
"Öyleler."
Kafamı yavaşça odaya doğru çevirdim. Sonrada Efendime geri döndüm. Ne demek istediğimi anlamıştı.
"Sen artık gidebilirsin. Bende üzerimi değiştireceğim."
Yavaşça eğilip uzaklaşırken arkamı bir kez daha kontrol ettim. Efendim yavaşça odaya girerken oldukça garip bulmuştum. Bir kez daha... Efendim' in böyle nazik bir tarafının olması oldukça garipti?
Kallisto'nun Anlatımıyla:
Odaya girdiğim anda üzerime geçen pişmanlık şimdiden beni yeyip bitirmişti. Neden sana aşık olan bir kadının boynunu kesesin ki??? Yatağa yaklaşıp ona baktım. Teni ilk karşılaştığımız zamana kıyasla oldukça beyazdı. İstemsizce onun aşkını reddedecektim. Çünkü ben savaşmak dışında hiç bir şey bilmeyen teyzem Markiz Sesilya'ya göre tam anlamıyla Bir 'kütük, bir diğer anlamıyla odundum'. Ne mükemmel ama..?
Yanına bir sandalye çekip oturdum. Kısa bir süre yaşadığım o kadar şeyden sonra zihnimi dinlendirmem gerekiyordu. Gelmeden önce doktorlarla durumunun ne olduğunu konuşmuştuk. 2 gün dinlenecekti. O zamana kadar nasıl sabredeceğimi bilmiyorum ama bir an önce üstümü değiştirmem gerektiğine emindim.
"Burayla ilgilenin!"
Hizmetçiler buraya doğru gelirken olduğum yerde doğruldum.
"B-bir şey mi i-istemiştiniz?"
"Bana giyebileceğim. Bir kıyafet getir mümkünse rahat bir şeyler olsun."
"Majesteleri üzgünüm ama burada değiştiremezsiniz"
Haaa?
"Nedenmiş?!"
"Öncelikle lütfen sessiz olun. Şu an olduğunuz odada bir Leydi var. Üstelik rahatsız. İsterseniz Leydi' yi başka bir odaya taşıyalım?"
Yani nedeni buydu?
"Ben başka bir odaya geçerim. Yan odayı benim için hazırlayın."
Hizmetçiler benim bu halime ağızları açık bir şekilde bakarken sabrım taşmak üzereydi. Ben de insanım vicdanım var yani! Yan odaya geçerken son bir kez daha Prenses' e baktım.
"Umarım en kısa sürede iyileşirsin. Bana yapacağın açıklamayı büyük bir zevkle dinleyeceğim."
Koridorda yürürken Genç Dük ile karşılaşmıştım.
"O nasıl?"
"Onu ziyaret edip durumuna kendiniz bakabilirsiniz?"
Önüme bakıp hızlı adımlarla ilerledim. Bu kız nasıl bir aileye düşmüştü ki, abileri onu görmezden geliyor ve babası insan ortasına çıkarmaya utanıyordu?
Derrick'in Anlatımıyla:
Her zamanki gibi bir daveti daha mahvetmeyi başarmıştı. Bu özel bir yetenek olsa gerek?Reynold oldukça sinirli olduğundan eve yollamıştık. Çünkü eğer Veliaht Prens Kallisto'yu görür görmez direk olarak saldıracaktı. Bir de onun İmparatorluk suikastçısı olması olayı ile uğraşamazdık. Odaya girdiğim anda derin bir sessizlik oldu. Normalde bana bakıp benimle sesli bir şekilde konuşan bu kadın şimdi sessiz bir şekilde yatıyordu. Veliaht Prens'in yatağında?!
Bazenleri onu anlayamıyorum. Neden o adamla beraberdi ve ne yapıyorlardı bilmiyorum ama sonuçlarının bize olumlu döneceği belliydi. Babam bu olayda ne kadar korksa da genede kendi için olumlu bir şeye dönüştürmüştü.
Bana Penelope'ye iyi davran onu önemse diyen adam kendisi daha Penelope' yi görmeye tenezzül etmemişti. Yandan bir sandalye alıp oturdum. Boynunda ki yara oldukça derin olduğundan doktorlar iyice sarmıştı. Ona her baktığımda Yvona' yı hatırlıyorum. Onunla her konuştuğumda Yvona' ya ihanet ediyormuş gibi hissediyorum. Bu duygular beni ne zaman bırakacak?
Penelope'nin Anlatımıyla:
Lanet olsun ki, bayıldığımı biliyorum. Madem öyle mecburen sistem ile haşır neşir olacaktım? Düz bir koridorun ortasında sessizce yürüyordum. Aniden karşıma bir ayna çıktı. Aynanın içinde ben vardım. -Önceki yaşamında ki hali- Aynanın yanına gidip aynaya dokundukça ayna parçalara ayrılıyordu. En sonunda 15 parçaya bölündü.
>SİSTEM< Eski Zamanların Gizemi (Ara Bölüm) Açtınız. Devam etmek istiyor musunuz?
-Bu Kallisto ile buluşmasında aldığı gerçekler ödülü değil o başka bir şey-
[Devam et/Reddet]
Oyunun ana kurallarından biri her zaman önüne gelen bu bilgileri kabul etmem gerektiğiydi. Her bilgi elinde sonunda bir işine yarıyordu. Bu yüzden her bilgi 1 artı demekti.
[Devam et]
Oyunun ana sahne müziği arka fondan çalarken aniden durdu ve konuşmaya başlandı.
[Eskiden Ririe ile oldukça gizli bir anlaşma yapıldı.]
Müziğin içine yavaşça tiz bir şekilde keman sesi girdi.
[Bu anlaşma Gerçeğin Aynasının saklanması üzerine yapılan bir oyundu.]
"Bildiğim yerleri atla!"
Zaten bildiğim şeyleri dinlemeye gerek yok. Oyun gerçekten sözümü dinleyip bildiklerimi atlamıştı.
[15 parçanın 15'i de saklansa da parçayı saklayan belirli büyücüler intihar etmeyi reddetti. Bunun üzerine reddetmiş olan büyücüler öldürüldü ve yeni belirlenen kişilere ayna parçası verildi.]
Müzik dindi. Keman sesi aradan çekilirken bir ses duyuldu.
[Buna rağmen bu belirlenen kişilerden 2 tanesinin yeni doğmuş bir bebek olduğu ortaya çıktı.]
Ne? Minnacık bir bebeğe Gerçeğin Aynası' nın bir parçasını vermek mi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Villains Are Destined To Die
FanfictionKüçük yaşta çok güçlü bir büyücünün kızı olan Penelope genç yaşta annesi Priscilla'yı kaybetti. 12 yaşına kadar yanlız bir şekilde sokaklarda büyüdü. Bir gün İnka İmparatorluğunun tek Dük ailesinin başı ile karşılaştı. Eckart Ailesinin Dük'ü kendi k...