Derrick elindeki muskaya bakarken sorması gereken önemli soruları sormaya başladı.
"Ne işe yarıyor?"
"İyileştirme gücüne sahip."
Derrick' e imrenerek bakan Reynold kafasını hızla başka bir tarafa çevirdi. Açık konuşmak gerekirse istediğini yapabilir. Etkilenmiyorum. Derrick muskada ki mavi detaylara bakarken ilgisi artmaya devam etti.
[İlgi %82]
Eğer bu kadar güzel bir artış elde edeceğimi bilseydim, Çok daha önceden bir kaç muska alıp bütün erkek ana karakterlere teker teker dağıtırdım. Ama bu muhteşem ilgi artışı bir tek Derrick' e özel çünkü kız kardeşi ona ilk defa bir hediye aldı ayrıca...
>SİSTEM< Derrick Eckart [Erkek ana karakter ile] rotasında %80' lik yüksek bir [İlgi] oranı geride bıraktınız.
>SİSTEM< Derrick Eckart [Erkek ana karakter] için ilginin ne olduğu saplanıyor.
İlgi saptanması ile defa karşıma çıkıyordu. Benim için olan bu yeni şey oldukça tuhaftı. Oyunun böyle iyi bir özelliğinin olması oldukça tuhaf gelmişti. Bunun yanında Derrick' in benim için duygularının ne olduğunu merak ediyordum.
>SİSTEM< Yükleniyor. [LÜTFEN BEKLEYİN]
Arabadan inme zamanı geldiğinde bile hala beyaz ekran önümdeydi. Bir şey hakkında ufak bir hesaplama bir oyun için bu kadar zor olmamalıydı? Önden babam ve Reynold giderken ben ineceğim anda önüme biri geçti. Derrick benden önce indiğinde hem şaşırmış hemde sinirlenmiştim. Amacının ne olduğunu anladığımda ise bütün sinirim ortadan kalkmıştı. Bana doğru elini uzatan el inmem için yardımcı olmaya çalışıyordu. Eline karşılık verdiğim anda sistem bana anonsunu yaptı.
>SİSTEM< Tebrikler! Derrick Eckart [Erkek ana karakterin] Aşkını kazandınız!
>SİSTEM< Ödül Olarak Yüzdelik Kilitleme yapılacaktır!
>SİSTEM< Derrick Eckart' ın %80' lik İlgisi An İtibari ile Kilitlendi.
Kilitlendi mi? Bir daha asla %80' nin altına düşmeyecek mi?
>SİSTEM< Saptanan Aşk! Platonik [Gizli Aşk]
Tahmin ettiğim bir durumdu. Ama karşıma bu kadar erken çıkacağını düşünmek oldukça acı.. Elimden tutup beni kendine çeken Derrick oldukça mutluydu. Ayaklarım yere nihayet değdiğinde o ses duyuldu. Vinter? Babamla koyu bir sohbete giren o kişi oldukça süslü bir parlaklık içindeydi. Morun bu tonunun bu kadar ilgi çekici olduğunu ki bilebilirdi? Markiz adeta etrafa ışık saçıyordu. Gülümseyerek baktığı her kadın ona kızararak geri dönüş yapıyordu. Fakat aynı durum maalesef ki bende olamaz. Yanımda zaten fazla göze batan iki genç gözde bekar bulunmakta, bu da yetmezmiş gibi babamda oldukça parlak. Yani benden aynı kızarmış şekilde sana bakmamı bekleyemezsin.
Babamla girdiği derin sohbetten biraz erken çıkar diye düşünmüştüm. Ama tam tersine kaç yıllık arkadaş gibi konuşmaya devam etmişlerdi. Benim Vinter' ı gözetlemek dışında yapmam gereken önemli bir iş daha var ki Kallisto' dan kaçmak! Son görüşmemizden sonra onunla tekrardan görüşecek gücü kendimde bulamıyorum. Ayrıca Vinter' ı incelerken fark ettiğim korkunç bir detay vardı. Bana yardım etmeyi ücretsiz bir şekilde kabul eden Vinter için karşılık olarak bir hediye gönderdim. Oldukça malım...
Gözleri ile yanı renk de olan bir mücevher gördüm. Sonrasında ise bu mücevherin özel olarak kol düğmesi yapılmasını istemiştim. Bunu Vinter' a vererek ilgisini yükseltmeyi başarmıştım. Fakat asıl korkunç şey yan yana sohbet eden bu iki adamın da aynı kadından bir hediye alması ve bunu şu an da üzerinde giyiyor olması. Kısacası pişti oldular. Umarım her hangi bir durumda fark edilmez, şu anlık tek dileğim bu. Derrick, Reynold ve ben özel olarak hazırlanan Eckart ailesinin masasına oturmuş bir şekilde babamı bekliyorduk. Daha gelmemiş olan Veliaht Prens, İmparator, 1. Kraliçe ve 2. Prens ortada yoktu. Onları beklemek oldukça zor olacak gibi?
Yazarın Anlatımıyla:
Penelope abileri ile birlikte beklemedeyken asıl yaşanan olaylardan bir haberdi. Dük ile birlikte sohbet eden Vinter kısa sürede Dük' ün böbürlenmesinin kaynağını bulmuştu. Göğsünü geren adamın hemen önünde net bir şekilde göze çarpan bir muska vardı. Bu övünmek istediği anlamına geliyordu. Garip bir şekilde kısa zaman sürecinde Vinter bunu fark etti.
"Ne kadar da güzel bir muska!"
"Ah sence de öyle değil mi?!"
Bir birlerine bakarak minik kahkahalar atan iki adam zaman geçtikçe çevrenin ilgisini çekmeye başlamıştı. İki gözde bekar garip bir şekilde bir birlerini bulup sohbet etmeye başlamışsa hangi hanımefendi dönüp bakmak istemezdi ki? Markiz babasını genç yaşta kaybetti. Bu durumdan kaynaklı olarak 17 yaşında mecburende olsa babasının yerine oturdu. Genç yaşta çok büyük başarılara imza attı. İmparatorlukta soylular toplantısı yapıldığı anda çağrılan 3. Ailenin başıydı. Fakat bunun yanında hala bir eşi yoktu. Bu durumdan kaynaklı bir mirasçısı da yoktu.
"Dük' ün uzun zamandır ilk defa bir muska taktığını görüyorum."
Dük hafiften çekinerek kısık bir sesle cevap verdi.
"Evet çünkü bu benim kızımdan aldığım ilk hediye ve oldukça mutluyum!"
"Ah yani Prenses tarafından verilen bir hediyeydi?"
Yavaşça gözleri kendi kollarına kayan Vinter garip bir şekilde gülümsedi.
"Kızınızın oldukça yüksek bir zevki var. Muskanın üstünde ki detayları görebiliyorum. Av yarışması için size iyi şans mı diledi?"
"Evet! Ama sen oldukça garipsin Markiz?"
"Garip derken ne demek istiyorsunuz?"
"İnka İmparatorluğunda ki en güçlü 3. ailenin başısın! Hala evlenmediniz. Buna rağmen sevdiğiniz biri yok mu? Baban en çok evlenmeni isterdi. Ama sen hala evlenmedin. Şimdi bir kez daha bakıyorum da her hangi bir Leydi' den hediye almıyor musunuz?"
Bunu diyen Vinter istemsiz bir şekilde güldü. Eğer her gün onun emriyle çöpe atılan hediyeleri görse *bütün hepsi Leydi' lerden* Dük çıldırabilirdi. Buda yetmezmiş gibi bir sürü aileden evlilik teklifi yağıyordu. Ama buna rağmen ona verilen kol düğmesini atmamıştı. Evin baş kahyası ve hizmetçisi bunu görüğü zaman mutluluktan ağlamıştı. O an aklına geldikçe sinirleri bozulan Vinter tekrardan gülmüştü.
"Elbette geliyor ama beni sevdiği için değil dolaylı yoldan benim gücümü kullanmak için... Ben beni gerçekten seven biri ile evlenmek istiyorum."
Dük, Vinter' ın ne demek istediğini gayet net bir şekilde anlamıştı. Onun için üzülüyordu. En yakın arkadaşının oğlunu her gördüğünde karşısında dostu var sanıyordu. Aniden Vinter' ı süzen Dük, Vinter' ın hangi noktaya baktığını merak eder. Ama baktığı yerin kol düğmeleri olduğunu anladığın da istemsizce konuşmaya başlar.
"Kol düğmeleri oldukça göze çarpıyor. Hangi tasarımcı tarafından tasarlandı? İlk defa o renk de bir mücevherin kol düğmesi yapıldığını görüyorum! Bana bu güzel tasarımı anlatamaz mısın?"
Mavi ve mor arası mücevherlerin şekli garip bir şekilde gülü andırıyordu. Bu da oldukça zor yapılan bir işlemeydi. Vinter paniklemişti. Ama gerçeği örterek söylemeye karar verdi.
"Bana bir hediye."
Kısık sesle söylenen bu sözler hemen duyulmuştu.
"Ne sana verilen bir hediye mi? Bunu hediye eden kişi tam olarak kim bilmiyorum. Ama oldukça göz zevki yüksek olmalı tasarımın güzelliği açık ve net bir şekilde ortada! Hangi şanslı Leydi bu?! Hangi Leydi' nin hediyesi üstünde durmaya layık görüldü?!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Villains Are Destined To Die
FanfictionKüçük yaşta çok güçlü bir büyücünün kızı olan Penelope genç yaşta annesi Priscilla'yı kaybetti. 12 yaşına kadar yanlız bir şekilde sokaklarda büyüdü. Bir gün İnka İmparatorluğunun tek Dük ailesinin başı ile karşılaştı. Eckart Ailesinin Dük'ü kendi k...