- 51. BÖLÜM: "Çalınan Hediye" -

863 83 23
                                    

Sen ne zamandan beri?

[İlgi %71]

Bak oyun?! Bu hiç eğlenceli değil. Reynold ile de mi mutlu sona ulaşacağım. Nasıl aynı anda 3 ana erkek karakter ile aynı mutlu sona ulaşmamı bekliyorsun? Aklından ne geçiyor? İstemsizce sinir krizleri geçirdim.

"Bizi uğurlamaya gelme. Sadece otur ve dinlen."

Gerçekten senin dediğin bu şeyi yapmamı bekliyorsan büyük bir hata içindesin.

"Pekala."

Tabii ki de dediğini yapmayacağım. Odadan çıkan Reynold garip bir şekilde mutluydu. Bu oyunda ki bütün erkek ana karakterler çıldırmış. Buna artık aşırı derecede eminim. Emily, beni süslerken daha kapalı bir şey giydirmişti. Bu seferki elbise siyah ve mavi arası bir tondu. Hafiften dekolteli olan bu elbise babamın bana vermiş olduğu bir hediyeydi. Eğer daha önce canavarları öldürmenin bu kadar faydalı bir şey olacağını bilseydim,  Reynold ve Derrick' ı çok daha önceden vururdum. Kendi kendime başımı sıvazladım.

"Leydim, gitmenize gerek yok."

Ana öyle san eğer kendimi orada göstermezsem hakkımda kötü söylentiler çıkar. Nihayet her şey bittiğinde lanet okuduğum topuklu ayakkabılarla yürümeye başladım. Hayatın bana karşı en ufak bir acıması yoktu. Nihayet ana alana geldiğimde atlarına binmiş bir şekilde hazır olan insanlara bakarken aradan açık ve net bir şekilde göze çarpan babam, Derrick ve Reynold sanki bir reklam için poz veriyor gibiydi. 

Pekala elimde ki muskayı kime vermeliyim? Sarı renkli muskaya bakarken aklıma her ne kadar Eclipse gelse de o burada değil. Ve ben bu muskayı bu gün burada birisine vereceğim. Markiz'  e verirsem ilgisi iyice yükselecek yada Reynold' a verirsem onun belkide %80' e ulaşabilirim. Bunları düşünürken ağaçların arasından bir adam elimdeki muskayı aldı.

"Ne kadar incesin?"

Benim elimden aldığı hediye paketini rahatça açarken afallamıştım.

"Majesteleri bu hediye size ait değil!"

"Ne demek bana ait değil. Saçlarınla aynı renk, benim için özel olarak mı seçtin?"

Sen ciddi misin?!

"Pekala merak ettiğim şey şu an benim değilse kimin olduğu! Prenses siz bu değerli hediyeyi kime vermek isterdiniz?"

Her ne kadar kibarca sorsa da iç sesini biliyorum ve bu gerçekten de çok kötü. Büyük ihtimalle o adamı öldüreceği hakkında bir şeyler söylemeye başlayacak.

"Bizzat ben teslim edip o adamın uzuvlarını sana hediye edeceğim!"

Tahmin etmiştim. Umarım abi-kardeş bahanesi ise yarar.

"Abime verecektim!"

Elinde ki kutuyu açmaya devam ederken konuşmaya başladı.

"Abin?"

Anladığını belirtir bir şekilde aynı küçük bir çocuk gibi aldığı muska ile ilgilenmeye devam etti. Sen ciddi misin?

"Majesteleri o-!"

"Prenses eğer bana hediye olarak vermek istemiyorsan o zaman çok eski zamanda aşık olduğunuz bir adama aldığınız hediye olduğunu da düşünebilirsiniz"

Eskinden aşık olduğum? Ne?

"Eğer bunu da beğenmezseniz İmparatorluğun Veliaht Prens' ine verilen bir hediye olarak da görebilirsiniz."

Villains Are Destined To DieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin