Seçilmişin İntikamı : Yeniden Doğuş (2)

★Bölüm 25★

Red ve Arya arenanın ortasında belirdiklerin her yerin parçalara ayrıldığını gördüler. Yüzlerce kişi büyü ile düzeltiyorlardı. Red sunucuyu gördüğünde yanına doğru giderken Arya hemen arkasından geliyordu. Sunucu Red'i gördüğünde "Sonunda geldin Red! Benim gel... Prenses Arya siz?" Red kafasını çevirdi "Prenses?" Sunucu bir anda duraksadı "B-Bilmiyor muydun?" Red "Tabiki de bilmiyordum! Nereden bilebilirdim prenses ile yattı--" Red duraksadı "Boş ver. Can kaybı var mı?" Sunucu kahkahadan sonra "Rahat ol kimse ölmedi. Bariyer zar zor yıldırımını karşıladı. Bu arada seni bulmamın sebebi.." Red'in kulağına fısıldadı "Lowen Klanındaki bir aile seninle görüşmek istiyor." Red "Anladım. Şu anda neredeler?" Parker "İsmim Parker. Şu anda Trilon Hanında olmalılar." Red "Teşekkür ederim Parker." Red arkasını döndü ve giderken Arya "Nereye? Bir prensesi arkanda mı bırakıyorsun?" Red "Bir prenses olsan bile ayakların var değil mi? Takip edebilirsin." güldü. Arya gülümsedi "Pekala öyle olsun." Red ve Arya yan yana Trilon Hanına doğru gittiler.

******

Red ve Arya, Hanın kapısından girdiklerinde Allen, Lucy, Hina, Aria yemek yediğini gördüler. Cyrus ise Hina'nın omzunda oturmuş keyfine bakıyordu. Red yanlarına gittiğinde iki sandalye çekti. Arya oturduktan sonra Red hemen yanına oturdu. Lucy "Hoş geldin Red." Red "Hoş buldum efendim." Lucy "Bize oğlumuz Red hakkında bildiklerini söyler misin?" Red sağa soluna baktı "Benimle gelin." Red ve diğerleri hanın odasına girdiler. Red içeri girdiğinde yatağa oturdu. Lucy "Oğlum ile ilgili ne biliyorsun?" Red gülümsedi "Oğlunuz ölmedi." Lucy sinirle "Ne saçmalıyorsun sen! Beni teselli etmeye mi çalışıyorsun!?" Red "Akiri." Akiri gülümsedi "Devam et." Red ayağa kalktığında saçları maviye döndü. Red "Oğlunuz yaşıyor. Öldüm evet ancak sonra şans eseri yıldırımlarım kalbimin tekrar atmasını sağladı." Lucy yavaşça yaklaştı ve yüzüne dokundu. Saçlarını kokladıktan sonra gözleri sulandı ve sarıldı. Lucy "Red! Oğlum.. Sen yaşıyorsun!" Red sarılırken "Evet anne ben yaşıyorum." Arya şok içinde olayları izliyordu. Red.. Red Lowen'ın ta kendisiydi! O ünlü dahi kişiydi! Arya "S-Senin gerçek gücün neydi?" Red sarılmayı bıraktıktan sonra ciddileşti "Bunu sakın kimseye söylemeyin. Benim gerçek seviyem 158!" Odadakiler yutkundu. Aria "Y-Yüz elli sekiz mi??" Red gülümsedi "Evet doğru duydun 158.Seviyeyim!" Red ve ailesi biraz daha konuştuktan sonra uyumak için oda tuttular. Red "Benim zaten bir odam var anne-baba. Yarın arenada görüşürüz. Kimseye benden bahsetmeyin! Ben kendim söyleyeceğim zaten!" Red, Arya'nın kolundan tuttu ve kayboldu.

Aria gözlerini kapattı ve daha deminki olayı tekrar düşünüyordu. Red, Aria'nın kolundan tuttu ve odaya çekti. Red "Ailenin intikamını aldım Aira! Gross Şehrini yok ettim!" Aira elleri titreyerek "D-Düşmüş Azrail sen misin?" Red "Evet benim! Sakın kimseye söyleyeyim deme. Eğer öğrenirlerse benim için çok kötü olur." Aria, Red'e sarıldı "Teşekkür ederim Red! Ailemin intikamını aldığın için ve bana yeni bir hayat yarattığın için!" Red gülümsedi ve kafasını okşadı...

Red ve Arya, Hanın odasına geldiklerinde yatağa yattılar ve uyudular. Yarın oldu ve sabah Red ve Arya uyandığında turnuvaya birlikte gittiler. Arya'nın ailesi yani Ateş İmparatoru yanlarına geldi. İmparator "Velet benim ilk kızımı nasıl kendine alırsın!" Red şok içinde imparatora bakıyordu. Red "Leo?!" Leo gülümsedi "Seni hayırsız çırak! Ahaha!" Red "Ahahah! Seni yaşlı bunak! Nasıl benden saklarsın imparator olduğunu!?" Leo kıkırdadı "İstediğimi yaparım sana mı soracaktım velet!? Her neyse teşekkür ederim Red. İkinci kızım senin sayende iyileşti." Arya ve annesi Amelia şaşırmışlardı. İlk kez Leo'yu bu şekilde biriyle konuşurken görüyorlardı. Red "Önemli değil ihtiyar. Zaten ilk başta verecektim ancak direk kabul etmezdin değil mi?" Leo gülümsedi "Büyük ihtimalle. Her neyse turnuvadan sonra yanıma gel. Seninle bir şey konuşmam lazım." Red "Tamamdır. O zaman görüşmek üzere. Maçı iyi izle çenen düşmesin!" Red zihninde "Şimdi ne yapacağız? En son imparatoru esir alacaktık." Akiri "Şimdi ise... yapacağız." Red kafasını salladı.