Jungkook kucağındaki ufak olan ile birlikte mutfağa giderken iç çekti. Taehyung, yine tişörtünün vücudunu açık bırakan yerinde görünen dövmesine dokunup mırlama benzeri sesler çıkarıyordu. Ne kadar yumuşak ve güzel elleri vardı. Onun küçük hafif bedenini kucağına aldığında da yumuşacık ve rahatlatıcı bir his bırakıyordu.
Acaba bütün her yeri bu kadar yumuşak mı diye düşünmeden edemedi uzun Jungkook. Jungkook'u garip düşüncelerindrn ayıran Taehyung oldu. "Çok birsürü güzel, sevimli Taehyung, sosis ve balık istiyor."
"Hayır, ikisini birlikte yiyemezsin ufaklık."
"Miyaav~~" "Taehyung ağlak bir miyavlama eşliğinde yanağını Jungkook'un göğsüne sürttü ve iri, sarı gözleriyle kucağında olduğu adamı etkilemeye çalıştı. "Taehyung yiyebilir."
Jungkook onun yanağına dudağını bastırdı ve çekilmeden önce acıtmayacak şekilde ısırdı. Bu ufak sevimli şeye yüz vermek istemiyordu çünkü çok şımarıktı. Fakat bazen öyle sevimli oluyordu ki Jungkook kendini onun istediği her şeyi yaparken buluyordu.
Taehyung, yanağı ısırıldığında sızlandı. Jungkook onu yemek masasına bırakırken hala sosis ve balık istediğini söylüyordu. "Miyaav~"
"Boşuna öyle bakma ve miyavlama. Sadece sosis veya sadece balık? Çok türlü yediğin zaman hastalanıyorsun." Bunu Taehyung'un kendisi de biliyordu ama yemek yemeyi de çok seviyordu. Jungkook onu bazen gizlice bir şeyler yerken yakalıyordu. Gizlice aldığı bir şişe süt ile masanın altına geçip görünmediğini sanıyorken Jungkook ona kızamıyordu.
Taehyung kollarını göğsünde birleştirdi ve sevimli, sarı kulaklarını geriye yatırdı. "Birsürü çok kötü Jungkook! Küçücük, çok tatlı Taehyung'un büyümesini istemiyor Mrrhh!" Bunları söylerken sahte göz yaşlarını akıtmayı da unutmamıştı.
~~~~~~
Jungkook tabağında ki balıkları yerken Taehyung'un tabağında ise hem balık hem sosis kızartması vardı. Jungkook en yakın zamanda Taehyung'a hayır demeyi öğrenmeliydi.
"Mmrrrhh~~"
Taehyung keyifle tabağındakileri yerken kulakları, sarı saçlarının arasında kıpır kıpırdı. Jungkook ona bugün yıkanması gerektiğini söylemişti, bu yüzden de keyifli hissediyordu. Fakat bilmediği bir şey vardı. Tehyung eski sahibinin lüks banyosunda ki kocaman jakuzide vakit geçirmeye bayılırdı. Jungkook ise sadece orta boyutlarda bir küvete sahipti.
"Taehyung yemeğini bitirdi!" Ayağa kalktı ve durduğu yerde zıplarken hala oturmakta olan Jungkook'a seslendi. "Köpük yapmaya gidelim Miyaav!"
Jungkook, çubuklarını boş tabağa bırakıp tek kaşı havada, küçük olanı seyretti. Çenesinin altında tuttuğu küçük parmakları ile oynarken irileştirdiği sevimli sarı gözlerle kendisine bakıyordu.
"Bakıyorum da yıkanmak için çok heyecanlısın ufaklık." Jungkook o konuda sorun yaşayacağını düşünmüştü. Kedilerin su sevmediği hakkında bir şeyler duymuştu sanki.
Taehyung olduğu yerde bir kez daha zıpladı ve kuyruğunu kucağına alıp tüylerini severken miyavladı. "Miyaav~~"
"Neyse hadi sen odama git ve üzerini çıkar ben geliyorum." Jungkook söyledikten sonra oturduğu yerden kalktı ve masayı toparlamaya başladı. Küçük olan çoktan mutfağı tek etmişti bile.
"Ahh.. çok sevimli." Jungkook hülyalı bir şekilde gülümsediğini fark ettiğinde sırtını dikleştirdi ve gülmeyi kesti. Bu şımarık ufaklık ona garip şeyler yaptırıyordu.
Mutfaktaki işi biter bitmez odasına çıkmak için merdivenlere yöneldi. Diğer banyoyu gerekmediği için kullanmıyordu. "Taehyung?"
Ufaklık ortalıkta görünmüyordu, ona odasına çıkıp soyunmasını söylediğini hatırlıyordu. "Mrrhh.."
O sırada duyduğu ses ile dolabına yöneldi. Az önce dikkat etmemişti ama Taehyung'un küçük parmakları dolap açılmasın diye kapağı tutuyordu. "Orada ne yapıyorsun?"
"Miyav!" Cevap olarak sadece huysuz bir miyavlama aldı. Dolabı açıp gömleklerine sarılmış çıplak, ufak bedeni gördüğünde iç çekti. Yine nasıl bir saçmalık yüzünden şımarıklık ediyordu kim bilir.
Taehyung, saklandığı dolabın kapağını açıldığında sarıldığı gömleklere daha sıkı sarıldı. Jungkook'u beklerken banyoya gitmeye karar vermişti ve gördüğü ufak banyo ve çirkin küvet hoşuna gitmemişti. "Mrrrhh!"
Jungkook onu kucağına almak için uzandığında Taehyung kolunu tırmaladı ve yüzünü, dolapta asılı duran, Jungkook'un beyaz gömleğinin arkasına saklandı.
"Ahh.. tanrım ne diye yaptın bunu?" Kolundaki çiziğe bakarken söylendi Jungkook. "Hani yıkanmak istiyordun ve çok keyifliydin?"
Taehyung sadece gözleri görünecek şekilde gömleği yüzünden çekti ve konuştu. "Birsürü çok sevimli, güzel Tehyung, kocaman köpük kutusu istiyor. Mrrrhh!"
Jungkook iç çekti. Taehyung'u dolabın içinden çıkarıp ısırmak istiyordu. Sinir bozucu olsa da o kadar da sevimliydi. "Köpük kutusu?"
"Kocaman köpük kutusu, Mrrhh~"
Jungkook aklına gelen şey ile kollarını göğsünde birleştirdi. "Küvetimden bahsediyorsun?"
Taehyung omuz silkti ve yüzünü yeniden gömleğin arkasına sakladı.
"Üzgünüm ama büyük bir küvete sahip değilim ufaklık. Şimdi oradan çıkıp uslu bir kedicik olmazsan kuyruğun için aldığımız tokaları Jimin'e vereceğim?"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yeni bölümü dünden önceki gün yayınlamayı planlıyordm birkaç kişiye de o şekilde cevap vermiştim. Lakin Baekişim CB yapınca bölümün devamını yazasım gelmedi. Full sosyal medyada oyalandm, Stream kastm(◕દ◕)
Nys sizce Jk, tae'yi ikna edebilir mi yoksa tae kaçmanın bir yolunu bulabilir mi? :"