Jungkook, hemen önünde paytak adımlarla koşuşturan küçük ve tombul bedene seslendi. Bugün kahvaltı da sosis kızartması olmadığı için huysuzluk yapıyordu.
"Mrrhh~ Taehyung yumurta istemiyor!" Merdivenin daha başındayken yorulduğunu hissettiğinde durdu üçüncü basamağa oturup nefeslendi.
Jungkook, başını yana yatırıp merdivende oturan, son üç hafta da fazlaca değişen sevimli bedende gözlerini gezdirdi. Taehyung'un göbeğinin dört tane bebek için bile üç hafta da bu kadar büyümesinin imkanı yoktu. Bunun sebebini öğrenmek için iki gün sonraki doktor kontrolünü bekliyordu Jungkook
Tatlı göbeği, giydiği t-shirt yüzünden açıkta kalırken Jungkook'un ısırmayı çok sevdiği yumuşacık yanakları ve poposu eskisine oranla daha tombuldu.
"Sadece neden bu kadar tombullaştın merak ediyorum ve doktora sebebini sorana kadar rutin olarak yediğin şeylerin haricinde başka şeyler de yemeni istiyorum. Lütfen uslu ol Taehyung." Jungkook korkuyordu. Taehyung zaten ufak tefekti ve dört tane bebek taşıyordu. Çok fazla yediği için kilo da alırsa minik bedeni bütün bunları taşıyabilir miydi?
Taehyung omuz silkip kollarını iki yana açtı. Yürümek istemiyordu, yorulmuştu. "Miyaav kucak!"
Jungkook başka birşey söylemeden küçük bedeni dikkatlice kucağına aldı. "Çok tatlısın." Eğilip Taehyung'un yanağını sesli bir şekilde öptü ve hafifçe dişledi.
"Mmrrhh!"
Birlikte mutfağa geri döndüklerinde Taehyung'un saldalyede tek oturmaktan hoşlanmadığını bildiği için onu kucağından indirmeden sandalyeye yerleşti.
"Bak haşlanmış yumurta ve salatalık var. Bunları yersen akşam ton balığı ile makarna yaparım."
Taehyung oturduğu rahat kucakta kıpırdandı ve masadaki yemeklere baktı. Ton balığını sosisten daha fazla seviyordu. Başını geriye yatırıp aşağıdan Jungkook'un yakışıklı yüzüne baktı. "Çok birsürü uslu Taehyung yiyebilir." Söyledikten sonra dudaklarını araladı ve küçük işaret parmağı ağzına koydu.
Jungkook zafer gülümsemesinin ardından masaya uzandı ve bir parça salatalık alıp Taehyung'un ağzına uzattı. "Eh.. senin için internetten çatal sipariş ettim. Bu şekilde alışmamalısın, kendin yemelisin Taehyung." Hemde tekli sayılmadığı için bir set çatal almıştı. Jungkook çubukları kullandığı için çatala ihtiyaç duymuyordu. Yine de evinde üç tane bulunuyordu. Önceki hafta hepsi de kaybolmuştu. Ve Taehyung sadece çatal kullanıyordu, sevimli parmakları ile çubukları rahat kullanamıyordu. Eski sahibi öğretmemişti.
Taehyung'un duyduğu şey ile kaşları çatıldı. O çatalları zaten kendisi saklamıştı çünkü Jungkook'un yedirmesi hoşuna gidiyordu. Bir hafta önce Taehyung'un kullandığı üç çatal da kirli olduğu için Jungkook onu kucağına oturtup kendi çubukları ile beslemişti. Taehyung sonraki gün üç çatalı da salondaki saksının içine gömmüştü.
"Mmrrhh! Taehyung sosis istiyor!"
Jungkook iç çekti ve eğilip Taehyung'un yanağını öptü. "Ama hani anlaşmıştık"
Taehyung sızlandı ve cevap olarak sadece miyavladı. "Miyaav!"
Jungkook çubukları masaya bıraktı ve iki koluyla da Taehyung'un küçük bedenini sıkıca kavradı. Sol elinin iki parmağı ile onun meme uçlarından birini sıkıştırdı. Eğilip boynuna dudaklarını dokundurdu. "Uslu olup söz dinlersen yemekten sonra yine ayıp yapabiliriz." Taehyung'un heyecanlandığını nefes alıp verişinden anlıyordu.
"Hem o çok hoşuna giden şeyden de yaparım." Taehyung sızlandı ve iki küçük eliyle de Jungkook'un bileğini kavradı. Jungkook, minik ve pembe meme uçlarıyla oynandığında ve onları yalayıp ısırdığında Taehyung'un neredeyse aklı başından gidiyordu. "Mmrhhh~ Çok birsürü uslu Taehyung istiyor!"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
