"Niye bu kadar şımarık bu şey?"
Jaehyun, erkek kardeşinin kucağında oturmuş ikinci tabağı yiyen ufak meleze bakarken sordu.
Hemde Jungkook'un hakkı olan tavuk parçalarını da istiyordu.Jungkook başını kaldırıp Jaehyun'a baktı ve ağzındaki pilavı yuttuktan sonra konuştu.
"Eski sahibi onu böyle yetiştirmiş. Zamanla daha iyi oluyor. İlk geldiğinde salondaki koltuğuma bile oturmamıştı. Evim köpek kulübesine benziyormuş.""Ahh çok sinir bozucu. Ben olsam onu barınağa verirdim."
Taehyung, barınağın nasıl bir yer olduğu için umrunda değildi. Yemek yemeye devam etti. Hem Jungkook onu bırakmazdı, Taehyung çok birsürü tatlıydı.
O sırada Sehun, Jaehyun'a döndü ve çatık kaşları eşliğinde ona baktı.
"Orada Taehyung'u döverler çünkü çok şımarık. Hem baskın melezlerle çiftleşmeye zorlanır. Bebeklerini de zengin insanlar satın alır. Büyük ihtimal bu yüzden Taehyung'un bir ailesi yok. Eski sahibi onu barınaktan aldı."
Söyledikten sonra ağzına bir tavuk parçası daha attı.Taehyung duyduğu şey ile kuyruğunu Sehun'un kafasına vurdu. Elindeki çatalın ucunda yarısı ısırılmış bir patates duruyordu.
"Çok birsürü güzel Taehyung kötü kedi'nin evinden gelmedi!" Eski lüks ve inanılmaz büyük evini hatırladı.
"Mrrhh~""Ahh.. bunu bilmiyordum çok yanlış bence. Zaten ebeveynleri olan bir yavruyu neden başka bir aileye verirler ki?"
Jaehyun söylendi ve bakışlarını Taehyung'a çevirdi. Onun için üzülmüştü. Şımarık olabilirdi ama demekki bir ailesi hiçbir zaman olmamıştı.Jungkook ortamı dağıtmak için bir şeyler düşünürken kapı çaldı.
"Birini mi bekliyordun?"
Jaehyun, erkek kardeşine sordu."Hayır, kimseyi beklemiyordum."
Taehyung'u biraz önce kendi oturduğu yere bıraktı ve kapıya bakmak için mutfaktan çıktı.
Kapıyı açtığında gördüğü komşusu ile önce şaşkınlıktan bir şey demedi. Daha sonra gülümsedi ve kapının pervazına yaslandı.
"Hoş geldin. Jin miydi?"Jin'in taşındığı gün tanışmışlardı.
Daha sonra irkaç kez karşılaşmış ve birbirlerine selam vermişlerdi. Pek sıcak bir ilişkileri yoktu."Ahh! Şey..Evet adım Jin. Hatırlamana şaşırdım doğrusu."
Elinde büyükçe bir saklama kabı tutuyordu.
Bu sabah internette yarım saat kedi melezler neleri sever diye araştırma yapmıştı.
Ve en sonunda kendi kararı ile havuçlu kek yapmıştı."Şey.. ben birkaç gün önce tanıştığım fakat sonradan ona kötü davrandığımı düşündüğüm melezi görmek için gelmiştim. Ondan özür dilemek istiyorum."
Dudaklarını birbirine bastırdı, çok utanmıştı.Jungkook pek bir şey anlamamıştı. Sehun ona gelen komşunun çok tatlı olduğunu söylemişti. Kötü davrandığını değil.
"Peki içeri gelmek ister misin? Bizde yemek yiyorduk.""Ahh hayır ben aç değilim. Söylediğim gibi melezine üzgün olduğumu söylemek için geldim."
Elindeki saklama kabını Jungkook'a uzattı.
"Kabul et lütfen."Jungkook kabı eline aldı ve gülümsedi.
"İçeri gelmek istemediğine emin misin? Hem Sehun yemek yiyor. Üstelik Taehyung ile de tanışmış olursun.""Taehyung?"
"Ahh şey evimde kalan diğer Melez."
Jin iç çekti ve gülümsedi.
"Peki geleyim."
Adının Sehun olduğunu öğrendiği melezin de yemek ile meşgul olduğunu öğrendiği için eve girmeyi kabul etmişti.