Keyifli okumalar.
Yorum yapmayı ve yıldızlamayı unutmayalım lütfen ☺️
Gözlerini açtığında nerede olduğunu anlaması için etrafına bakındı. Zira dünden sonra bilinci bir miktar silinmiş olabilirdi.
Hırçın sevgilisi dünkü öfkesini onun üzerinde attığı için arka tarafının ne halde olduğunu bilemiyordu. Ama o an bildiği tek birşey vardı o da göğsünün üzerinde dağılmış tel tel sarı tutamların ona kattığı eşsiz huzur. Elini yavaşça o yumuşak tutamlarda gezdirirken oradan gelen kokuyla da ciğerlerini havalandırıyordu. Sevgilisinin saçları dip dibe yatmalarından ötürü terlediğinden yan tarafta bulunan havluyu eline almak için uzandı fakat aniden geri döndü. Çünkü arkasındaki sızı dayanılmazdı. Bu arada ağzından kaçan ufak çaplı sızlamaya engel olamadı. Bunu duyan Sunay uyku sersemi bir halde başını kaldırırken açılmayan gözlerinden birşey göremediği için elinin tersiyle onları ovuşturdu.
O sırada arkasındaki acıya rağmen hülyalı hülyalı onu izleyen Giray "Isırıcam lan ben bunu." diye kendi kendine söyleniyordu.
Nihayet sevgilisinin görüşü netleştiğinde, karşısında gördüğü yüzle gülümseyen Sunay, çenesini koyduğu göğse öpücük kondurdu.
"Günaydın." diyerek saçlarını karıştırdı. Öpücük yetmemiş olacak ki burnunu terden parlayan boyna yaklaştırdı ve içine çekti Girayla karışık ter kokusunu.
Boynundan yukarısına geçtiği yerleri öpücüklerle süsleyerek çıktı. Vücudunu da biraz yukarı çekip ağırlığını vermeden Giray'ın üzerindeki yerini aldı.
Dudaklarını çenesinin etrafında gezdirdikten sonra susuzluğunu gidermek için bir yudum aldı yavaşça soluklanan dudaklardan. Bu da yetmeyince biraz daha bastırdı dudaklarını. Hareketleri yavaşça sertleşirken vücutlarındaki başka yerlerde harekete geçiyordu. Fakat zavallı Giray'ın akşamdan sonra pek hâli olmadığı için bu gidişata bir dur deyip kendini geri çekti.
Deminki yavaşlığın aksine hızlanan soluklarının arasından "Bebeğim. " deyince Sunay'ın kalbi neredeyse atmayı bırakacaktı.
"Hı." diye garip bir şekilde karşılık verince Giray, söylediği kelimenin nasıl sirayet ettiğini gördü ve dudağının kenarını yukarı kaldırdı. Fakat gözlerini dünyada gördüğü en ilginç şeymiş gibi göğsüne diken çocuğu utandırmamak için yüzünü hemencecik toparladı.
"Akşam beni biraz bitirmiş olabilirsin ve ben biraz iyileşmesi gerektiğini düşünüyorum." deyip gözleriyle arsızca arkasını işaret edince Sunay, yaptıkları şey kafasına yeni dank etmiş gibi gözlerini oraya dikti.
Kısa bir süre sonra kendini toparlayıp, içinden kahkahalara boğulan çocuğun üzerinden çekilerek ayağa kalktı.
"Şey, o zaman ben duş alıyım. Sonra sen girersin. Sonrasında da kahvaltı ederiz. " diyerek aklındaki şeyleri arka arkaya söyledi ve arkasını dönüp banyoya yöneldi.
Giray onun arkasından hızlıca yataktan kalktığı için sızlayan arka tarafına inat Sunay'a yetişerek iki elini de beline sardı.
"Bensiz nereye gidiyorsun şaşkın." derken içindeki kahkahayı tutamadı ve gülmeye başladı. Sunay onla oyun oynayan çocuğa duyduğu ufak çaplı sinirle kolunu arkasındaki bedene geçirdi.
"Tamam, tamam. Gülmüyorum." deyip Sunay'ı kendine çeviren Giray dudaklarına kısa ama etkili bir öpücük kondurdu.
"Akşamki halini net olarak hatırlamasam bu sabahki tavrınla hayal gördüğümü düşünücem. Arslan süt dökmüş kediye dönmüş." dedikten sonra güleceği sırada çatılmış kaşları görünce kıvrılmaya meyilli dudakları düzleştirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECE LAMBASI
RomanceSırlarla dolu bir geçmiş,hayatın esir aldığı çocuklar. Rüzgar severken karanlığı, Batuhan aşıktı güneşin parlaklığına. İmkansızdılar belki de imkansızlığın imkanına.