31. Bölüm

959 133 147
                                    

Merhabalar. Ben geldim. Hoş geldim. Aramızın biraz uzun sürdüğünün farkındayım. Hikayem gitti geldi falan. Biraz aksaklıklar yaşadım.

Bölüme gelecek olursak yukarıdaki türküyü açacağınız yeri oraya gelince anlayacaksınız. O kısmı okurken dinlemenizi tavsiye ederim.

Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin. Sizi uzunca bir bölümle baş başa  bırakırken keyifli okumalar diliyorum.😉


Demiş ya şair;

Yеrin sеni çеktiği kаdаr аğırsın, 

Kаnаtlаrın çırpındığı kаdаr hаfif.. 

Kаlbinin аttığı kаdаr cаnlısın, 

Gözlеrinin uzаğı gördüğü kаdаr gеnç... 

Sеvdiklеrin kаdаr iyisin, 

Nеfrеt еttiklеrin kаdаr kötü....

Onu çeken yerin taşıdığı ağırlık Rüzgar'ın her adım attığında belini bükmek yerine onu sağlamlaştırıyor ve kararlılığını korumasını sağlıyordu. Onlar her adım attığında durmadan sırtına abanırken Rüzgar bükülmemek için daha da güçleniyordu.

Hiçbir zaman kanatları olmamıştı ki hafiflesin.  Ki olsaydı bile melekle değil şeytanla yarışırdı. Canlılık konusu ise ayrı bir mevzuydu. Kalbi sadece kan pompalayan bir organdı ona göre. Heyecan,sevinç üžüntü duysa bile belli bir ritmin üzerine çıkmazdı.  Yani onu hissetmeyeli de uzun zaman olmuştu.

Sevmedikleri kadar kötüydü o. Karşısına çıkana acımayan,hedefleri doğrultusunda önüne çıkan engelleri aşan değil yakıp yıkandı.

Yine demiş ya şair güneşin seni ısıttığı kadar sıcaksın. O sıcaklığı hissetmeyeli yıllar olmuştu . Bundandı soğukta bile dimdik duruşu, ürperti hissetmeyişi,  tenindeki tüylerin dikenli haline bürünmeyişi.

Tahtaya bakarken hayatında yaşadığı ya da daha doğrusu yaşamaya çalıştığı anlar gözlerinin önünden geçiyordu. Bu çocuğun yanında ağırlığını korumaya çalışan bedeni hafifliyor, kalbi ritminden şaşıyor ve olmadığına inandığı sıcaklığına kavuşuyordu.

Günlerdir önünde duran farkındalıktan sıyrılmak için gözlerini kapaması, her aklına geldiğinde başını çevirmesi hiçbir işe yaramamıştı. Yine aynı yerdeydi, esmerin tam dibinde.

O akşam Batuhanla yakınlaştıktan sonra son bir kez başka bir tende avutmayı denedi bedenini. Telefon rehberinde kayıtlı olan bir kızın numarasını rastgele çevirip onunla buluşmak istediğini söyledi. Yılların çapkını Rüzgar ilk defa bir kızın yanına giderken tereddütlüydü. Ama bunun sebebi heyecan değil korkuydu. "Ya yapamazsam." etrafında dolanıp onu sürekli rahatsız ederken alkolü kendisine silah arkadaşı olarak seçmişti. Kızın kapısına gelmeden beş tane sek içmiş ve beynini bulandırmaya çalışmıştı. Fakat en nihayetinde  alkol de ona yardımcı olmamıştı. 

Kızın kapısına geldiğine zile bastı ve üzerine yakışan dik duruşunu takındı.  Kapı açıldığında beyninin ona her zaman emrettiği gülümsemesini takındı ve karşısındaki kızı anında etkisi altına aldı. 

İçeri girdiklerinde kızın bir şeyler içme teklifini reddetti çünkü hiçbir boka yaramayan bir şeyi yapmanın lüzumu olmadığını  düşünüyordu. Kız da bunun üzerine daha fazla ısrarcı olmayıp yapacakları şeyin bilincinde Rüzgar 'ı odasına doğru sürükledi.

Odaya girdikleri an kızın üzerine abanan Rüzgar'ın tek derdi kendine kanıtlamaya çalıştığı şeydi. Tabi bunu yanlış anlayan altındaki beden "Bu kadar çok mu özledin?" deyince Rüzgar sadece "Çok." diye karşılık verdi. Ama bunun neyin karşılığı olduğunu kendisi de bilmiyordu.

GECE LAMBASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin