30. Bölüm

926 133 94
                                    

Merhabalar sevgili okuyucularım. Otuzuncu bölüme hoşgeldiniz. Umarım heyecanlanacağınız ve seveceğiniz bir bölüm olur.

Yukarıdaki medyayı Batuhan ve Rüzgarlı bölüme gelince  açmanızı şiddetle tavsiye ederken şarkıyı fark etmemi sağlayan Zico_92'ye teşekkür ediyorum. Bu arada şarkının sözlerine bakarsanız niye bu bölüme konduğunu anlayacaksınız.

Otuzuncu bölüm şerefine yorum ve beğenilerinizi alırız artık..

Keyifli okumalar...

Eve geldiklerinde hepsi yorgunluğun verdiği ağırlıkla bir köşeye çekildi.  Batuhan odasına gidip dinlenmeye karar verirken Selin ise Rüzgar'ın odasına nispet yapar gibi aheste adımlarla yürüdü. Rüzgar da yemek saatine kadar odasız kalmanın verdiği asabiyetle kanepeye çöktü.

Ayşe'nin söylediğine göre annesi, Rüzgar'ın bir genç kızın odasına ikide bir  girmesini istemediği için oğlunun kullanacağı eşyaları şimdilik Batuhan'ın odasına geçirmişti. Bu da  Batuhan ile oda arkadaşı olduklarının annesi tarafından resmen onaylandığının kanıtı niteliğindeydi. Bu düşünceler kafasında gezinirken aklına, annesinin onun akşam odaya gittiğini bilip bilmediği takıldı. Daha sonra bu ihtimalin çok düşük olduğunu kendi bilincinde savunup öğrenme seçeneğini egale edince telefonundaki oyuna odaklandı. 

Yemek saati gelince herkes masaya oturdu ve yemeklerin tabaklarına konmasıyla guruldayan karınlarını susturmaya başladılar. Sofradaki  kısa süreli sessizliğin ardından Sevim Selin'e dönüp ilk gününün nasıl geçtiğini sordu. Selin "Beklediğimden iyiydi." deyince Sevim rahat bir nefes aldı. Yeğeninin okulda sıkıntı çekmemesini ve bir an önce yeni arkadaşlarıyla kaynaşmasını istiyordu.

Selin suyunu içip ağzındaki lokmayı yuttuktan sonra bakışlarını önce karşısındaki ikiliye daha sonrasında ise halasına çevirip "Sizin okulun bu kadar eğlenceli olduğunu bilmiyordum. Döneme yönelik beklentilerimin arttığını söyleyebilirim." dedi. Sevim kızın böyle düşünmesine çok sevindiğini belli eden bir tebessümle Selin'e bakıp "Umarım bu düşüncelerin değişmez." dedi.

O sırada Batuhan ise Rüzgar'ı adres konusunda teşvik etmek için Sevim teyzesine dönüp "Evet. Bugün farklı bir gündü. Ben de eğlendiğimi söyleyebilirim." dedi. Daha sonra aklına yeni gelmiş gibi ağzını açarak "Keşke Seyhan da burada olsaydı. Bu okulda onunla beraber çok iyi vakit geçirirdik. "   dediği an yanındaki çocuğun rahatsızca kıpırdandığını hissetti ve  Batuhan'ın dudağının kenarı keyifle  kıvrıldı.

Sevim aklına gelen şeyle Batuhan'a dönerek "Son günlerde herhangi bir sorun yaşamıyorsun değil mi? Bir sıkıntın varsa söylemekten çekinme lütfen." diyen kadın tereddütlü bakışlarını Batuhan 'a yöneltti.

"Hayır. Sadece okul başladığından beri yanımda olan bir iki arkadaşım okul değiştirince biraz üzüldüm. Yani eski arkadaşım yanımda olsaydı daha iyi olurdu demek istedim." deyince kadın çatılmış kaşlarını düzelterek "Anlıyorum." dedi. Bu arada Rüzgar Batuhan'ın mesajını almıştı ve buna karşılık ne yapması gerektiğini düşünüyordu. Annesinin önüne dönmesini fırsat bilerek masadaki telefonunu eline alıp "Sus Allah'ın cezası. Yatarken konuşucaz dedim ya." diye mesaj gönderdi. Batuhan telefonun ışığının yandığını görünce telefonu eline aldı ve gelen mesaja baktı. Yemekten dolayı yağlanmış dudaklarını kıvırınca Rüzgar'ın gözleri bir anlığına parlayan dudaklara kaydı. O sırada Sevim aklına gelen şeyi söylemek için bakışlarını Batuhan'a yöneltti ve " Peki arkadaşların neden gitti? Okulla ilgili bir problem mi olmuş?" deyince Rüzgar boğazında kalan lokmayı yutamayınca hemen suya uzandı. Lokmayı yuttuktan sonra, ağzını açan Batuhan'ın ayağına tekme savurup çocuğu tekrar uyarma gereksiniminde bulundu.

GECE LAMBASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin