Kontrolümüzü bitirip hastaneden çıktığımızda yüzümü düşünmemeye çalıştım. Ama pek başarılı olamamışım ki Azad yanağımdan bir makas aldı. "Asma o güzel yüzünü."
Bir şey demedim. Ama ne yapayım içime dert olmuştu. Bakışlarımı ona çevirdim. "Sence ne zaman gösterir?" Artık yavaş yavaş kendini belli eden karnimda bakışlarını gezdirip gülümsedi. "Bırakta buna o karar versin."
Haklıydı.
Uysal bir çocuk gibi başımı salladım. "Doğru söylüyorsun," Elimdeki ultrason görüntüsüne bakarak gülümsedim. "Çok tatlı değil mi?"
Azad memnuniyetle başını sallarken arabayı çalıştırmıştı bile.
-
Eve geldigimizde herkes merakla bizi bekliyordu. Ayakkabılarımı çıkarıp paytak adımlarla Azad'ın arkasından salona ilerledim. Elifin yanındaki boşluğa oturduğumda Batı gülüyordu.
İşaret parmağımı ona doğru salladım. "Gülme bak döverim,"
Söylediğime aldırmadan omuz silkti. "Neden gülmemeyim? Kaç haftadır çocuk bi cinsiyetini gosteremedi gitti," Diyerek gülmeye devam etti.
Kollarımı istemsizce karnıma doladım. Belki de doğunca ogrenmemizi istiyordu. Neden bu kadar sorun olmuştu ki bu.
Umut babasının kucağından koşup geldi ve şişen göbeğimde minik parmaklarını gezdirdi. "Bence o da Liya gibi utanıyor," diyerek kıkırdadı. Gülümsedim, belki de öyleydi.
"Evet ne güzel dedi bak miniğim. Bence de oyle," diyerek Umut'a destek oldu Elif. Sonrada ayağa kalkıp ona elini uzattı. "Hadi biz seninle resim yapalım," Umut bu teklifi dört gözle bekliyor olacaktı ki hevesle uzattığı elini tutup salondan çıktılar.
Batı da salondan çıktığında Azad ile başbaşa kalmıştık. Yanıma doğru geldiğinde öylece onu izledim. Parmaklarını karnimda gezdirdi. "Yoruldun mu?" Diye sordu.
Başımı olumsuz anlamda salladığımda beni umursamadan konuşmaya devam etti. "Yoruldun, yoruldun."
"Hayır ya yorulmadım!" Diye çemkirdiğimde ayağa kalkıp bir anda ellerini bacaklarımdan geçirip beni havalandırdı. Istemsizce kollarımı boynuna doladım.
"Ne yapıyorsun Azad, biri görecek!"
Umursamaz bir tavırla omuz silkti ve gözlerini kıstı. "Uyumaya gidiyoruz, itiraz yok!" Diye homurdanarak beni salonun çıkışına yönlendirdi.
-
"Baba!"
"Ayne!"
Kulaklarıma dolan çocukların sesini duymamazlıktan geldim. Fena halde uykum vardı. Hem belki ben gözlerimi açmazsam Azad onlarla ilgilenirdi. Bu düşünceyle içimdeki bencil kadın sinsi sinsi sırıttı.
"Aynecigim!"
Liya yanağıma bir öpücük kondurdugunda içimdeki o sinsi kadın gitmiş yerine pamuk gibi bir anne gelmiş olmalı ki gözlerimi araladım ve gülümsedim. "Guzel kızım benim,"
Yatağa tırmanmaya çalıştığını fark ettiğimde ona yardımcı oldum. Doğrulduğumda Umut coktan babasının başına geçmiş uyandırmıştı bile. Azad gözlerini uykuyla ovarken gülümsedim.
İki çocukla istediğimiz zaman uyuyamıyorduk değil mi kocacığım? Diye geçirdim içimden. Cidden uyuyamıyorduk. Üçüncü gelince neler öğrenecektik bakalım?
"Neden uyandırdınız bizi?" Diye söylendi Azad, yüzünde sahte bir öfke vardı. Umut cevap vermek için dudaklarını araladığı sırada, iyice konuşmaya başlamış olan kızımız lafı abisinin ağzından aldı. "Yemmeeek!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MUCİZE | BEKLENMEYEN 2 (TAMAMLANDI)
RomanceAzad ve Berçem. Beklenmeyen bir anda birlikte olmuşlar ve yine beklenmeyen bir anda hayatlarını birleştirmişlerdi. İkisi de hiç bilmedikleri ama deli gibi öğrenmek istedikleri o aile ortamına kavuşmuşlardı. Peki bu bilgisiz ama birbirlerine deli gib...