1 Ay Sonra
"Anne ben hazırım!"
Kendi gibi küçücük sırt çantasını takmış bana gülümseyerek bakan oğlumu kucağıma almamak için zor tuttum kendimi. Zira eskisi gibi kucaklanmayı sevmiyordu.
Bugün Seray annemlere gelmişti ve oğluşum da Çağan ile oynamak için onlara gidecekti. Sabah erkenden kalkıp hazırlanması beni şaşırtmıştı doğrusu.
"Amcan gelsin gidersiniz bebeğim,"
Tam ben konuşurken zil çaldı. Umut büyük bir coşkuyla kapıya koştu. Kuzeniyle vakit geçirmeyi o kadar çok seviyordu ki.
Batı Umut'u alıp gittiğinde bende evi temizlemek için kolları sıvadım. Umut evde olduğu zaman temizlik işi zor oluyordu. En güzeli o yokken halletmekti.
Elimde elektrik süpürgesi salona girdiğim sırada Azad'ın dikkatle televizyon izlediğini gördüm. Ne bakıyordu ki? Çok televizyon izleyen biri olmadığı için tuhaf gelmişti.
"Ne izliyorsun?" Diye sordum merakla yanına ilerlerken.
"Maç,"
Öyle ekrana kilitlenmişti ki yüzüme bile bakmadı. Bende elektrikli süpürgeyi çalıştırdım ve temizlik yapmaya başladım.
Temizlik yapmak beni çok rahatlatıyordu. Bütün her yeri silip süpürmek, sanki bütün kötü enerjiden ariniyormuş gibi hissettiriyordu. Evde çocuk olduğu için hemen dağılması da sürekli temizlik yapmamı sağlıyordu ama olsun. Oğlum hatrına buna birazcık göz yumabilirdim.
Elektrikli süpürgenin sesi bir anda durup çekmeyi bırakınca şaşkınlıkla etrafıma bakındım. Tam elektrik gittiğini düşünecektim ki Azad kaşlarını çatmış elindeki fişi sallıyordu.
"Ne yapıyorsun ya, oyun oynamanın zamanı mı?" Diye söylendiğimde yüzündeki ifadeyi bozmadan söylendi. "Şimdi yapmak zorunda mısın sanki? Maç izliyorum." Elindeki fişi yere attı. "Maç bitmeden bu süpürge çalışmayacak. "
Sinirle ona baktım. "Yok ya, başka isteğin var mı paşam?"
"Şu anlık yok. Olursa söylerim."
Alayla bana bakan yüzünü tırmalamak geçti içimden. Bazen beni deli ediyordu.
"Bana ne senin isteğine göre olmayacak her şey, değil mi?" Sinirle ellerimi belime koydum. "Bugün temizlik işini bitirmem gerek. Yarın pikniğe gideceğiz unuttun mu?"
"Yoo unutmadım," diyerek koltuğa geri oturdu azad. "İşte o yüzden şimdi gidip kek börek yapmalısın, temizlik değil."
"Bak sen," yanına ilerledim ve kendimi yanına attım. "Bana ne, sen orda keyif yapacaksın bende kek börek öyle mi?" Elindeki kumandayı hışımla aldım. "Ver bakayım şunu, sesini açayım."
Bana hafif bir şaşkınlıkla bakıp, gözlerini kıstı. "Benimle futbol mu izleyeceksin?" Onu umursamadan başımı salladım. "Hani sevmiyordun sen futbolu? Saçma geliyordu?"
Bakışlarımı ona çevirdim. Yakınımda olmasından etkilenmemeye çalıştım. Ama sertçe yutkunmama engel olamamıştım. "Susar mısın? Anlayamıyorum."
"Temizlik bitti mi yani?" Bana gülmemek için kendini zor tutarken omzuna vurdum. "Sayende bitti Azad. Şimdi oturup senin gibi futbol izlemek istiyorum."
Kollarını göğsüne dolayıp muzip bir şekilde gülümsedi. " Tamam o halde izleyelim."
*
Son dakikalara yaklaşırken can sıkıntısından ölmek üzereydim. Çaktırmadan yandan Azad'a baktım. Ekrana kilitlenmiş merakla izliyordu. Ben ise hiç bir şey anlamayan bakışlarla izliyordum. Sinir ediyordu bu hali beni. Ne vardı sanki benim işime el koymasaydı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MUCİZE | BEKLENMEYEN 2 (TAMAMLANDI)
Roman d'amourAzad ve Berçem. Beklenmeyen bir anda birlikte olmuşlar ve yine beklenmeyen bir anda hayatlarını birleştirmişlerdi. İkisi de hiç bilmedikleri ama deli gibi öğrenmek istedikleri o aile ortamına kavuşmuşlardı. Peki bu bilgisiz ama birbirlerine deli gib...