İyi okumalar ❤️
🎵 Bölüm şarkısı: Hüsnü Arkan-Öyle Bir Rüya
Şebnem Ferah-Hoşçakal° §§§ °
9 ay önce
Üzerimdeki gelinlik ile aynaya baktım. Kırık beyaz, balık model, ip askılı, sırt dekolteliydi. Hayallerimdeki gelin olmuştum, gülümsemem genişledi, sevdiğim adam ile evleniyordum.Onu ilk gördüğüm gün o an anlayamasam da sonradan yandığımı anlamıştım hele o mavi gözleri... Beni durduğum yerde titreten sesi...
Kapım çaldıktan sonra arkamı döndüm, babam içeriye girdi.
"Ahu vazgeçmek için hala imkanın var babacığım hadi evimize gidelim"
"Baba birazdan evleneceğim" dedim.
"Evlenirsen dönemezsin demem, her zaman kapım açık hatta inşallah en yakın zamanda olur. Ama bil ki benim bu evliliğe rızam yok. Babanı çiğneyip geçtiğini asla unutma"
"Baba" deyip elini tuttum. "Kızın sevdiği adamla evleniyor"
"Benim kızım onu sevmeyen bir adamla evleniyor" diye bağıran babama baktım. Dokunsalar ağlarım derler ya öyleydim. Babam neden böyle davranıyordu anlamıyordum, neden mutluluğumla mutlu olmuyordu? Tamam onu üzdüğümü kabul ediyordum ama geçmiştik işte o olayı, neden uzatıyordu.
"Böyle söyleme baba" dedim. "Kimse sevmediği biriyle evlenmez"
"Sen hayatında ne gördün?"
"Yeterince gördüm işte baba"
"Ahu yapma kızım" diye ümitle bakan babama baktım.
"Baba asıl sen yapma. Mutluluğumu bu kadar mı istemiyorsun?"
"En çok da mutluluğunu çok istediğim için evlenmeni istemiyorum"
"Baba yeter" deyip elini bıraktım. "Cihan gelecek şimdi seni duymasını istemiyorum" deyip babamı geçerek kapıya yürüdüm.
Kapım tıklatıldı ve açıldı. Karşımda gördüğüm Cihan ile nefesim kesildi. Kalbim çok mu hızlı atıyordu yoksa atmıyor muydu anlayamadım.
"İnelim mi?" derken ileriyi gösterdi. Başımı sallayıp yanına yaklaştım.
"Çok yakışıklı olmuşsun" deyip gülümsedim. Bir şey demedi zaten desin diye demediğimi düşündüm.
Elini tutunca ilerledik. Merdivenlerden aşağıya indik, kalabalık insan topluluğu ile daha da heyecanlandım. Oldukça fazla insan davet edilmişti ve neredeyse hepsi gelmişti. Sanat dünyasından, cemiyetten tanıdık yüzler gördüm. Resmen Sarsılmaz olarak son dakikalarımdı.
Masamıza geldik, nikah memuru gelmişti. Benim şahidim Pınar, Cihan'ın şahidi de Oğuz'du. Gülümsedim. Etrafıma sürekli gülümsüyordum.
Çiçek buketime baktım, en sevdiğim çiçek olan şakayıklardan yapılmıştı.
"Değerli konuklar, hoş geldiniz" diyen nikah memuruna döndüm. Gerçekten hoş gelmişlerdi.
"Burada Ahu kızımız ile Cihan oğlumuzun mutluluğunu daim kılmak için bulunuyoruz" Daimlik... Cihan ile ben... Biz... Her zaman.
"Kurumumuza yapılan başvuruda evlenmeleri için hiçbir engel bulunamadı. Şimdi sizin de huzurlarınızda gelin hanım ve damat beye tekrar sormak istiyorum"
Gülümseyerek Cihan'a döndüm. Bir yere bakıyordu, oraya döndüm. Bir kadın vardı, tanıdık gelmedi, Cihan'a da tanıdık gelmediği için baktığını düşündüm.
"Gelin hanım adınız soyadınız?"
"Ahu Sarsılmaz"
"Teşekkürler, anne adınız? "
"Nazan"
"Baba adınız?"
"Hikmet" deyip babama baktım. Ağlıyordu. Gülümsemem durdu. Babamın neden ağladığını anlamıyordum, haksız çıkacaktı. Biz Cihan ile çok mutlu olacaktık, görecekti.
"Damat bey adınız soyadınız?"
"Cihan Çelebioğlu"
"Anne adınız?"
"Asuman"
"Baba adınız?"
"Ali"
"Teşekkür ederim" deyip bizlere döndü. "Hikmet kızı Ahu Sarsılmaz, Cihan Çelebioğlu'nu her koşulda eşin olarak kabul ediyor musun?"
Heyecanla "Evet" diye bağırdım. Bir alkış koptu. İnsanlara gülerek baktım.
"Teşekkür ederiz gelin hanım" deyince ben de nikah memuruna dönerek gülmeye devam ettim. "Ali oğlu Cihan Çelebioğlu, Ahu Sarsılmaz'ı her koşulda eşin olarak kabul ediyor musun?"
Cihan'a baktım, hala aynı yere bakıyordu. Bacağına dokundum.
"Evet" dedi. Davetliler yine alkışladı.
"Ben de sizi karı koca ilan ediyorum"
Salonda alkışların sesini bastıran bir ses oldu. Oraya döndüm. Girişe koyulan büyük ayna parçalanmıştı, nazar çıktı diye düşündüm. Etrafta fısıldaşmalar oldu. Pınar alkışlamaya başlayınca insanlar da tekrar alkışlamaya başladı.
"Umarım herkes iyidir" Evlilik cüzdanımız bana uzatılınca hemen aldım, Cihan'a dönerek boynuna sarıldım. Belime sarıldı. Sonra Pınar ve Oğuz ile sarıldık, bizi tebrik ettiler.
İlk dans müziğimiz çaldı, Cihan ile piste ilerledik. Hep gelin ile damadın ne konuştuğunu merak ederdim ama biz bir şey konuşmadık. Cihan'ın zaten keyfi yok gibiydi, heyecandan diye düşündüğüm için üstüne gitmedim. Ben çok mutluydum.
İkinci dansta insanlar bize eşlik etti. Daha sonra Cihan yorulduğunu söylerek masamıza geçerek oturdu ben ise arkadaşlarımla dans etmeye devam ettim, biz zaten dans etmeyi çok severdik. İnsanlar gelip tebrik etti, sarıldık, tebriklerini kabul ettim.
Cihan'ın yanına gittim. "Çok mu yorgunsun canım?"
"Biraz, dinlenemedim"
"Senin için ne yapabilirim?" deyip gülümsedim.
"Hiçbir şey Ahu, gidebilirsin" Tepkisine şaşırsam da bir şey demeden tekrar piste indim. Dans eden arkadaşlarımın arasına katıldım.
Biraz daha sonra dans ettikten sonra pastamız geldi. Cihan ile yan yana geçtik, yedi katlı vanilyalı pastamız inanılmaz güzel duruyordu. Bıçak uzatıldı, ikimiz de birlikte tuttuk. Pastayı kestik, garson bize bir tabak ve iki çatal verdi.
Bir dilim kesip tabağa koydum, Cihan'a bir çatal uzattım o da bana uzattı. Hayatımda yediğim en güzel pasta diye düşündüm.
O gece hiç etmediğim kadar dans ettim, fotoğraflar çekildim ve doya doya gülümsedim.
"Her zaman birlikte olmamız dileğimle Cihan" diyerek Cihan'a sarıldım ama ben zaten biliyordum, Cihan ile her zaman birlikte olacaktık.
Burada konuşalım ❤️
Düğün günlerini paylaşmak istedim çünkü bu iş burada başlamıştı ve şimdi bitti.
Cihan'ı sevenler hala burada mı?
Görüşesiye kadar kendinize iyi bakın ❤️

ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHUR BESTE
General FictionBirini ilk gördüğünüz andan itibaren kaç yıl sevdiniz? Birini ilk gördüğünüz an onunla evleneceğiniz hissetmiş miydiniz? Nazım Hikmet demiş ki "sen elmayı seviyorsun diye elmanın da seni sevmesi şart mı?" Ahu da birini sevdi diye o da onu sevecek...