İyi okumalar ❤️
° §§§ °
Var olduğunuzu hiç düşündünüz mü? Var olduğunuzdan emin miydiniz? Ben kendimi hep varım sanıyordum, işte etimle kemiğimde buradayım ve nefes alıyorum, bakın okul okudum, bir şeyler yaptım, sergi açtım, ben varım beni görüyorsunuz değil mi? Kendimi hep aynada baktığım zaman gördüm, varım sandım.Halbuki var olmak biraz sevilmeyle alakalıymış. Etrafındaki insanlar seni sevmediği, başarıların görülmediği sürece biraz yokmuşsun. Ben aslında sevilen ve başarıları takdir edilen biri olmuştum dedim ya kendimi hep var saymıştım.
Ben kendimi hep varım sandım. Sonra hayatıma birden o geldi, ben hayatımda böyle sevildiğimi hissetmemiştim. Bir anne ve baba sevgisi gibi değildi bu, arkadaş sevgisi hiç değildi. Biri geliyordu ve sizi siz olduğunuz için seviyordu, çıkarsız, yaptığınız tüm doğru ve yanlışlarla. Mesela anne ve babanız evladınız olduğu için sevmeye başlardı sonrası durumlara göre değişirdi, arkadaşlarınız da her davranışı sevmek zorunda değildi karşılıklı anlaşmaya bakıyordu ama o... Bilerek isteyerek her şeyinle seviyordu.
Ben hep doğru ilerleyemedim, çok yanlışa saptım ama o hayatıma girdiğinden beri her yol sonunda ona çarptım. İlk defa bir aynada kendime bakarken sadece kendimi değil onu da görüyordum ve aslında şimdi var olmuştum.
Şimdi sen uyurken sana bakıyorum, gerçekten ilerimizi görebiliyorum, hayal dünyasında yaşamıyorum. Bu bana daha önce hiç olmayan bir şey, varlığın beni varlıklı kılıyor, bir iken iki oluyordum.
Elimi başımın altından çekip Ali Galip'e sarıldım. Heyecandan hala uyuyamıyordum, düğünü çok bekletmek istememişlerdi ama yapmamız gereken bazı şeyler vardı mesela benim hamile olmadığımı belgelemem gerekiyordu yoksa bekleme sürem hala dolmamıştı. Güldüm, belki koruyan bir kanundu ama erkek hemen başkasıyla evlenebiliyorsa kadının hamile olması durumunda soybağı neye yarayacaktı?
Babam evi satın alıp şirketi üzerime geçirmemi ve mal rejimi sözleşmesi yapmamızı istemişti, onu da anlıyordum sütten ağzın yanınca üfleyerek içiyordun ya da içmiyordun. Babam kendisi olsa asla içmezdi ama kızına yine söz geçiremiyordu o yüzden üflemeye çalışıyordu.
Babam, Ali Galip'in babasıyla konuşmuş ve daha sonra bunu bizim yanımızda da açmışlardı, açıkçası şaşırmıştım ama kimseden beklediğim gibi ters bir tepki gelmedi. Onlar onaylayınca bana bir şey demek düşmedi gibi hissettim, benim olan bir şey yoktu. Ama babam yine de Ali Galip'e üstüne basarak sadece beni koruduğunu onu oğlu olarak gördüğünü şirketin onun da olduğunu söylemişti, Ali Galip anlayışlıydı.
"Günaydın" diyerek uyanan Ali Galip'e başımı kaldırdım, biçimli vücudunu izliyordum.
"Günaydın hayatım"
"Yeni uyanmış gibi değilsin?"
"Evet, uyanalı oluyor" deyip gülümsedim.
"Acıktın mı?"
"Biraz, Pembe abla geldi sesini duydum, acıktıysan kalkalım"
"Kalkarız" deyip üstüme çıktı. Sırt üstü yatarken kaslı kollarına tutundum, hala sporuna devam ediyor kendine çok iyi bakıyordu, ben de tekrar spora devam etmeliyim diye düşündüm, yine istediğim gelinliğe sığardım ama neden daha iyi gözükmeyeyim?
"Nasıl bir kalkma bu" deyip elimi eşofmanının içine soktum. Sert penisi beni karşıladı.
"Senin için özel" deyip burnunu boynuma sürttü, güldüm. Kendimi ona bastırmak için onu çektim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHUR BESTE
General FictionBirini ilk gördüğünüz andan itibaren kaç yıl sevdiniz? Birini ilk gördüğünüz an onunla evleneceğiniz hissetmiş miydiniz? Nazım Hikmet demiş ki "sen elmayı seviyorsun diye elmanın da seni sevmesi şart mı?" Ahu da birini sevdi diye o da onu sevecek...