5.9

8K 264 5
                                    

İyi okumalar ❤️

                             ° §§§ °
Sabah heyecanla uyanınca hemen kalkıp banyoya geçtim. Duşakabinin içine girerken bir ayda nelerin değiştiğini düşündüm, hala Ali Galip ile bebeğimize alışma ve onun sağlığı hakkında araştırma yapma dönemindeydik daha bir buçuk aylık olduğu için kimseye söylememiştik, biraz daha büyüsün istiyorduk. Hamile olduğumu söylediğimin ertesi günü Ali Galip doğum ve bebek ile ilgili en az on kitap ile gelmişti ve her akşam yatağımıza yatınca o bir süre sesli bir şekilde onları okuyor ben de onu dinliyordum. Bebek büyütmenin de çok zor olduğunu anlıyordum ama yanımda benim için çabalayan eşim ile korkmuyorum.

Bugün ise Pınar ve Özgür'ün düğünü vardı, Pınar ailesine hamile olduğunu söylemeden evlenmek istediğini söylemişti onlar da bir şey dememişti, bir aylık süreç içerisinde Ali Galip'in beni durdurma çalışmalarına rağmen Pınar ile her gün oradan oraya koşup düğünü planlanmıştık, neyse ki Özgür'ün zaten bu işle ilgili şirketi vardı, büyük kolaylık sağlamıştı.

Duşakabinin kapakları açılınca arkamı döndüm, Ali Galip gülümseyerek beni koluna alıp kapakları kapattıktan sonra iki koluyla beni sardı, ben de ona sarıldım. "Günaydın hayatım"

"Günaydın güzelim"

Birlikte duş aldıktan sonra çıktık, şimdilik günlük bir kıyafet giyecektim, düğünün yapılacağı oteldeki odada saçımı ve makyajımı yaptırırken giyinecektim. Jean ve siyah kalın bir kazak giydim, Ali Galip pinpiriklenmesin diye saçlarımı taradıktan sonra kuruttum.

Birlikte mutfağa geçtiğimiz zaman Pembe abla kahvaltı hazırlıyordu. "Günaydın abla" diyerek mutfağa girdik.

"Günaydın kızım, günaydın oğlum"

Masaya oturdum, Ali Galip İngiltere'den getirttiği hamileler için özel olan bir çayı yapıp bana verdikten sonra o da oturdu. Çayı Kerem'in bir arkadaşı yollamıştı ve Kerem ne çayı bu diye başımızın etini yediği için ona da içirtmiştik ve kendini tuhaf hissettiğini söyleyince onunla dalga geçmiştik. Tadı gerçekten tuhaftı, üstelik hormonları da etkiliyordu, Ali Galip zorlamasa asla içmezdim. Kahvaltımıza başlayınca bugünkü düğün hakkında konuşmaya başladık, kendimi yormamamı özellikle çok fazla dans etmemi istemediğini söyleyince başımı salladım.

"Söz ver?"

"Ay Ali Galip çocuk benim de çocuğum ya dikkat ederim herhalde" diye çıkıştım. Ama tabii mutfakta tek olmadığımızı fark etmem uzun sürmedi, Pembe abla şaşkınca bize bakıyordu. "Abla kimseye söyleme" deyip gülümsedim.

"Tabi tabi kızım" dedi. "Çok sevindim Allah'ım analı babalı büyütsün, sağlıkla sıhhatle kucağınıza almayı nasip etsin"

Ali Galip ile ikimiz de amin deyip birbirimize gülümsedik. İkimizin de o an anne ve babalarımıza söylediğini düşündüğümüzü anladım. Onlara da söyleyecektik elbette ama ben biraz daha büyüsün istiyordum, Ali Galip de kararıma saygı duyuyordu.

Kahvaltımızı bitirince evden ayrılıp Ali Galip'in arabasına bindik, elbisemi İnan'ın tasarımlarından almıştım, tadilatı ve ütüsü derken eve getirememiştim o yüzden şimdi onu alacak daha sonra otele geçecektik.

Nişantaşı'na varınca arabayı otoparka park edip indik, biraz yürüyüşten sonra İnan'a gelmiştik, hızla elbisemi aldım. İnan ile biraz konuştuktan sonra çıktık, o da davetliydi zaten düğünde de bol bol konuşurduk. Arabaya tekrar dönünce Ali Galip beklemeden sürünce Beşiktaş'taki otele geçtik.

Ortalık ana baba günü gibiydi oradan oraya koşturan bir sürü insan vardı, Ali Galip ile birbirimizi öpüp vedalaştıktan sonra ben asansöre binip Pınar'ın olduğu kata çıktım. Odaya girince Pınar'ın çekim için giydiği gelinliği üzerinden çıkarmaya çalıştığını gördüm, gülüp elimdeki elbiseyi bırakarak ona yardım ettim.

MAHUR BESTEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin