MAHUR BESTE

2.6

İyi okumalar ❤️
🎵 Bölüm şarkısı: Nazan Öncel-Bırak Seveyim Rahat Edeyim

Büyüyoruz, iyi ki buradasınız. Çok teşekkür ederim ❤️ İki bölüm atıyorum ❤️

° §§§ °
Aynadaki kendime baktım. Koşu bandının hızını biraz daha arttırdım. Çok terlemiştim, hiç spor yapmaya alışık olmayan vücudum hemen yorulup terliyordu.

İki gün önce sitedeki spor salonuna yazılmıştım aslında sadece pilatese gelirim diye düşünüyordum ama keyfim koşmak istemişti. Üzerimdeki tüm yükleri atmak için daha kaç şey denemeliydim bilmiyordum.

"Spor salonuna geldiğini söylememiştin?"

Hızımı azaltıp sağdan gelen sese döndüm. Efkan koşu bandını çalıştırdı. Üzerinde gri şort ve beyaz tişört vardı.

"Daha yeni başladım" dedim. "Senin geldiğini bilmiyordum"

"Aramalarımı açmıyorsun?"

"Bu ara yoğunum" dedim. Ama yoğun değildim sadece ne yapacağımı bilmiyordum. Galiba ilişkinin hızı beni çok korkutmuştu. Normal miydi değil miydi onu bile bilmiyordum, hayatımda daha önce kimse olmamıştı ki. Şimdi bir anda her şey oluyordu ve ne yapacağımı bilemediğimden resmen her tuşa basıyordum. Pınar da çok yoğundu, onunla konuşup karar veremiyordum.

"Anladım" deyip başını salladı. Kırıldığını hissettim.

"Bugün bir şeyler yapmak ister misin?" Bana döndü. Ciddi olup olmadığıma baktı.

"Yoğun değil misin?"

"Müsait olmasam sormam, çocuk musun sen" deyip durdurarak indim. Zaten yeterince koşmuştum.

"Tamam dur" deyince durup ona baktım. O da inip yanıma geldi. "Özür dilerim, bir haftadır cevap vermiyorsun, yoğunum diye geri bile dönmedin"

"Haklısın" deyip başımı salladım. "Bugün bir şeyler yapmayı teklif ediyorum?"

"Olur, kulübe gelsene"

"Daha iyi yapacak bir şey bulamazsak olur" dedim. Onu yanağından öperek yanından ayrıldım. Büyük ihtimalle yeni gelmişti ve daha dururdu benimse iki dakika daha duracak halim yoktu.

Koşarak eve geldim, terim soğumasın diye hızlıca duşa girdim. Banyoda şarkı söylerken banyoya takılan hoparlörlü müzik çalarlardan almayı kendime not ettim. Banyonun ekosu çok iyiydi, benim çirkin sesim bile güzel geliyordu.

Banyodan çıkınca vücudumu kremledim iç çamaşırlarımı giyip üzerime siyah bir tayt ile yeşil bir tişört giydim. Telefonumun sesini duyunca telefonu nereye bıraktığımı hatırlamaya çalıştım. Ses, salondan gelince salona geçtim. Koltukta duran telefonumu aldım, Cihan arıyordu. Ofladım. Evliyken bile bu kadar aramıyordu. Tekrar çalan telefonu açtım.

"Efendim?"

"Görüşmemiz lazım"

"Müsait değilim" dedim. O sırada zil çaldı, kapıya giderek açtım. Karşımda duran Cihan'a elimdeki telefonu göstererek telefonu kapattım. "Müsait olmadığımı söyledim"

"Duştan yeni çıkmışsın, bir yere gitmezsin" diyerek beni kenara çekip eve girdi. Ayrıntılara dikkat etmesine vücudum olduğu yerde titredi. Çekiminden nefret ediyordum. Kapıyı kapatıp salona geçtim, o çoktan koltuğa oturmuştu.

"Ne oldu?" deyip ben de oturdum.

"Beraber aldığımız bir şeyi bulamıyorum"

Kaşlarımı çattım. "Neyi?"