0.9

20.3K 667 9
                                    

İyi okumalar ❤️
🎵 Bölüm şarkısı: Özdemir Erdoğan-Aç Kapıyı Gir İçeri

                            ° §§§ °
Gün aydığı zaman ben de ayıldım. Dün başımı sorularla şişirmiş o yüzden de geç uyumuştum. Şimdi de erken uyandığım için başım çatlıyordu. Yeni bir haftaya başlıyorduk ve aşağıdan temizlik yapıldığına dair sesleri işittim.

Birden kapı açıldı. Pembe abla bana şaşkınlıkla bakıyordu. Beş aydır bizimleydi ve beni odamızın dışında başka yerde görmemişti. "Ben boş sandım kızım kusura bakma" dedi.

Ben de üzerimdeki örtüyü üstümden iterek yataktan kalktım. "Sorun değil Pembe abla zaten kalkıyordum sen devam et" deyip dün çıkardığım kıyafetleri alıp odadan çıktım. Kıyafetleri banyodaki çamaşır sepetine attım.

Mutfağa indim canım yine kahvaltı etmek istemediği için bir bardak su içip kahve demledim. En son ne zaman yemek yemiştim? Aklıma düzgün bir şeyler yemeyi not ettim.

Kahvem demlenince bir kupaya doldurdum ve bardağımla mutfaktan çıkıp yatak odasına geçtim. Canım hiçbir şey yapmak istemiyordu, çok halsizdim. Yatağa yattım ve cenin pozisyonuna girdim. Telefonumu merak ettim, dünden beri kapalıydı. Ayağa kalktım. Çantam köşedeydi, çantamı alıp içindeki telefonu çıkarıp telefonu açtım. Üst üste bildirimler gelirken telefonu bir gün kapalı tutmamam gerektiğini anladım.

Arayanı bil mesajları geldi, 90 arama Cihan'ındı, 50 arama babamdan, 10 arama da Pınar'dandı. Sonra mesajlara baktım. Pınar beni merak ettiğini sıkıştırmamak için aramayı bıraktığını ama ona geri dönmemi yazmıştı. Onu aradım, hızlıca açıldı.

"Ahu?"

"Canım nasılsın?" dedim. Meraklı sesi beni üzmüştü.

"Berbat deme hakkım var diye düşünüyorum, berbat çünkü sen nasılsın"

"Berbat" deyip güldüm. O da güldü. "Davan var mı? Hadi bana gel"

"Yok birazdan geliyorum" deyince vedalaşıp telefonu kapattık. Sonra babamı aradım, biraz çaldıktan sonra açtı.

"Kızım"

"Babacığım nasılsın?"

"İyiyim babacığım, asıl sen nasılsın? Dün Cihan senin biraz üşüttüğünü söyledi, sen dinlen diye iptal ettik daha iyi misin güzel kızım?"

"İyiyim" dedim. Cihan onlara bir şey söylememişti. "Baba benim geçen gün geldiğimi Cihan'a söylediniz mi?"

"Hayır" dedi babam şüpheyle. "Ne oldu?"

"Bir şey olmadı ama söylemeyin kimseye" dedim. "Ben biraz daha yatayım, seni tekrar ararım baba" deyip telefonu kapattım.

Yataktan çıkıp odanın girişinden Pembe ablaya bakınıp "Pembe abla" diye seslendim.

"Mutfaktayım kızım" diye seslenince mutfağa indim.

"Pınar gelecek bize bir şeyler hazırlayabilir misin? O gelesiye kadar ben biraz uyuyacağım" dedim. Başını sallayınca ben de odama geri dönüp biraz yattım.

Kulağımın dibinden gelen seslere uyandığım zaman Pınar gelmişti, beni uyandırmaya çalışıyordu.

"Kızım, kıçını başını açmışsın ben miyim açman gereken" deyip gülerek kalçama vurdu.

"Sen bile daha olasısın" derken ben de gülerek yataktan kalktım. O benim yattığım yere otururken ben de geceliği üzerimden sıyırıp polo yaka beyaz bir elbise geçirdim.

"Ne oldu, kavga mı ettiniz?" deyip bana baktı. Kavga mı etmiştik? Hayır.

"Hayır" dedim.

"Beni aradı, Ahu yanında mı diye ben de hayır ne oldu dedim, yok bir şey gelirse haber ver dedi kapattı" dedi. "Sen de açmadın"

"Dün eve bir kutu kargolanmış, bana" deyip güldüm bu sırada da işaret parmağımla göğsüme dokundum. Sahi o kutu neredeydi? En son Cihan'a fırlatmıştım. "Cihan ve bir kadının fotoğrafları ile dolu bir kutu" deyip daha çok güldüm. Pınar şaşırmıştı. "Kadını tanımıyordum, haliyle de çok şaşırdım kutuyu ona verip bana değil ona geldiğini söyleyerek evden çıktım gittim"

"İnanmıyorum" derken ağzını elleriyle kapamıştı. Ben de inanamamıştım.

"Sonra ben sarhoş oldum, eve geldim, beni ayıltmak için duşa soktu ben de kadının kim olduğunu sordum" deyip daha çok güldüm. Gerçekten gülmemi kesemiyordum. Pınar bana üzgün gözlerle bakıyordu. "Bana ne dedi Pınar biliyor musun? Eski sevgilisi olduğunu söyledi"

"Yalandır, eski sevgililerini biliyorsun, kuzeni falandır başka biridir yani" dedi. Benim üzülmemem için ne diyeceğini şaşmıştı.

Gülüşüm yavaşça soldu. "Ben sevgilileri ile onu ayırdığım için o kadını benden gizlemiş" dedim. "O kadını sevmiş" Son cümlem fısıltıyla çıktı.

Pınar bana sarıldı ben de arkadaşıma sarılıp ağladım. Çok ağladım. Pınar beni bir kez bırakmadan saçımı okşadı. "Bana gelmek ister misin? Biraz kafan dağılır?"

"Olur" dedim. Cihan da rahat ederdi. Belki boşanırdık, o da o kadına giderdi. Boşanabilir miydim? Başkasını seven adamın yanında duramazdım.

Kiler gibi yaptığımız aşağıdaki odadan küçük valizimi alıp geldim. Bu sırada da Pembe ablaya çıkabileceğini söylemiştim. O da bize kurabiye ve kahve yaptığını söyleyip gitmişti. Kurabiye ve kahve fincanlarını tepsiye alıp yukarıya çıktım. Tepsiyi koyduktan sonra da valizimi alıp geldim. Evde duracaktım o yüzden daha çok ev kıyafeti ve iç çamaşırı koydum. Birkaç tane de günlük kıyafet koydum.

Pınar bana kurabiyeyi uzatırken ağzımı açıp alarak yedim, gerçekten çok lezizdi. Valizim de tamamdı, aşağıya bırakıp geri yukarı çıktım. Bu elbise ile devam edebilirdim o yüzden bir toka bulup saçlarımı at kuyruğu yaptım.

"Ne yapacaksın"

"Bilmem" deyip omuz silktim. "Zamana bırakayım diyorum bir kere." Güldüm. Bırakmazdım ama ümit ettim.

Biraz daha konuşup kahvelerimizi içtikten sonra az önce getirip içemediğim kahve fincanı ile şimdiki fincanlarımızı tepsiye koydum. Tepsiyi aşağıya bırakıp bardakları makineye koyup tabağın üstünü kapatıp evden çıktık. Arabamı burada bırakmaya karar verdim, en azından arabam yok diyerek biraz da olsa gelmemi engellerdim. Ben kapıyı kilitlerken Pınar da bagajına valizimi koydu, sonra birlikte arabaya geçerek yanına oturdum. Pınar arabayı çalıştırırken kemerlerimizi taktık, radyoya uzanıp bir frekansta durdum.

"Hazır mısınız kaptan?"

"Sizsiniz kaptan efendim, buyurun" deyip yolu gösterdim. O da gitti.

Burada konuşalım❤️

Görüşesiye kadar kendinize iyi bakın ❤️

MAHUR BESTEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin