İyi okumalar ❤️
🎵 Bölüm şarkısı:Feridun Düzağaç-Düşler Sokağıİyi bayramlar ❤️
° §§§ °
Özgür'ün ofisine gelince inanılmaz heyecanlanmıştım, sanki şimdiye kadar hiç heyecanım yokmuş gibi hissediyordum. Bu nasıl bir histi, resmen evlenecektik ve bunun için hazırlık yapıyorduk.Ofisin katında asansörden indik, katta kadın bağırma sesleri gelince Ali Galip elimi daha sıkı tutup etrafı kontrol etti. Ses daha yakından gelince bu sesin Pınar'a ait olduğunu anladım. Ali Galip'in elini bıraktığım gibi sesin olduğu yere koşunca Pınar'ın bir adama durmadan bağırdığını gördüm.
"Ne oluyor burada?" diye bağırdım.
İkisinin de bakışı bana dönünce Pınar hızla yanıma geldi. "Bu aptal adamın bana çarpıp beni düşürdüğü yetmezmiş gibi bir de beni körlükle suçladı, özür dilemek falan zaten hak getire bana bağırıp durdu, düştüm onun yüzünden ya"
"Telefonuna bakan sensin ya"
"Ne oluyor burada?" diye gelen Ali Galip ile ona döndük.
"Ali Galip?"
"Özgür?"
"Ağabey bu kız seninle mi? Hadi evleneceğim kadın da de düşüp bayılayım"
"Ben sana bi yumruk atacağım göreceksin sen bayılmayı" diyerek atılan Pınar'ı sıkıca tutup sarıldım.
"Eşimin en yakın arkadaşı, niye bağırıp duruyorsunuz?"
Özgür'ün gözleri bana döndü. "Ahu siz misiniz?" Başımı olumlu anlamda salladım. "Oh neyse ki bu kadınla evlenmiyormuşsun"
"Ya hala ne diyor" diye tekrar atılan Pınar'ı tuttum.
"Ya durur musunuz artık ikiniz de birbirinizden özür dileyerek konuyu kapatın ve birbirinize bir şey demeyin"
"O dilesin bana çarpan o"
"Telefonuna bakmasaydın görürdün"
"Bak gördün mü bilerek çarpmış bana" Pınar bana mahsun mahsun bakınca benim damarlarımdan kan değil de sinir geçmeye başladı.
"Evet sen ne çarpıyorsun benim arkadaşıma be" diye üzerine yürüdüğüm an Ali Galip tarafından tutuldum.
"Sen dur güzelim" deyip beni kendine çekince de hemen sakinleştim.
"Tamam hadi Özgür özür dile, Pınar sen de lütfen kaç yaşında insanlarsınız"
"İlk sen dile" diyerek işaret parmağımı Özgür'e sallayarak konuştum.
"Özür dilerim" deyip Pınar'a döndü. "Sırf Ali için"
"Özrün kabul edilmedi, özür dilerim"
"Asıl senin özrün kabul edilmedi"
"Tamam kesin" diye bağıran sevgilime dayandım. "Hadi geçip oturalım" Ali Galip'ten ayrılıp Pınar'ın elini tutarak Özgür'ün odasına geçip koltuklara oturduk. Ali Galip karşımıza oturunca Özgür de sandalyesine oturdu.
"Deminki olay için kusura bakmayın. Öncelikle hayırlı olsun"
"Sağ ol Özgür"
"Teşekkür ederiz" diye mırıldandım.
"Düğünü planlamaya başlayalım. Size davetiye örnekleri getireyim"
Ayaklanıp odadan çıkınca Ali Galip bana döndü. Ben de ona ne var bakışımı atıp omuz silktim. Ne yapsaydım canım arkadaşıma bağırıp dursa mıydı? Bir prenses olabilirdim ama Pınar benim için kıymetliydi gerekirse o adamı yolardım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHUR BESTE
General FictionBirini ilk gördüğünüz andan itibaren kaç yıl sevdiniz? Birini ilk gördüğünüz an onunla evleneceğiniz hissetmiş miydiniz? Nazım Hikmet demiş ki "sen elmayı seviyorsun diye elmanın da seni sevmesi şart mı?" Ahu da birini sevdi diye o da onu sevecek...