Sessizlik masayı sarmıştı. Kimsenin dudaklarında tek bir kelime çıkmıyordu herkes kendi içindeki savaşı yine kendi içinde veriyordu. Hastaneden çıktıktan sonra Sedef'in tüm yanlız kalmak istiyorum cümlesine rağmen Müge'ye akşam için hazırlattığı restorana getirmeyi başarabilmişti.
" Selam millet" cümlesiyle herşeyden habersiz masaya yaklaşan Alp'i görünce gülümsedi. Masayı canlandırabilecek tek adamın şuan gözlerinin içine bakıyor olmak hoşuna gitmişti.
" Selam dostum! Geç kaldın hayırdır" cümlesini söylerken bileğinde ki saate baktı. Yemeğe 20 dakika geç kalan dostuna inceden yaptığı hicivle dudakları genişledi.
" Valla dostum daha erken gelmek isterdim ama dün geceden kalmaydım o yüzden anca uyanıp hazırlanabildim." Sandalyeyi çekerek Sedef'in tam karşısına oturan adamın incelediği kadınla bakışları değişti. " Senin neyin var?" saf ilgiyle sorduğu açıkça belli olan adamın bu denli şeffaf olmasına hayran olmamak mümkün değildi.
Sedef'in bakışları Buğra'ya kaydı. Ardından tekrardan bakışlarını masa örtüsüne dikti.Konuşmaya güç bulamadığı aşikardı.
Buğra Alp'in bakışlarını Sedef'in üzerinden çekmediğini görünce " Gelişmeler var diyelim. Dikkatini bana verirsen anlatırım" derken Sedef'i kıskandığını fark etti. Mektup da yazan cümleler tekrardan doluyordu zihnine. En olmadık zamanlarda işgal eden düşünceler cümle kurmasını zorlaştırıyordu her zaman.
" Gelişmeler derken" diyerek bakışlarını Buğra'ya çevirdi. " O psikopat kadın ortaya mı çıktı. Kusura bakma dostum şey seni doğuran kadın filan ama yani...tamam sustum anlat hadi." Kendini duyacaklara hazırlayan adamın birazdan yaşayacağı şokun etkisiyle nasıl tepki vereceğini düşünememişti.
" Mektup göndermiş o psikopat kadın. Mektup da bizi rahat bırakacağını ve gideceğini yazmış bir tehlike görünmüyor artık. 24 kişiyi öldürerek kendi görevini tamamladığını ve artık bizden uzak duracağını yazmış." – bakışlarını Sedef'e odakladı. – " Kardeşimle birlikte huzurlu bir hayat sürmemi istiyor."
Alp'in eli şakaklarına gitti. Eliyle şakaklarını ovarken " Psikopat anne gitti şimdi bir de psikopat kardeş mi çıktı. Ulan ne çilekeş başımız varmış. Kardeşinin kim olduğunu söyledi mi? Nasıl bir manyak ile uğraşacağız şuan biliyor muyuz profili." Derken düşünceli görünüyordu.
Buğra gülümsemeden edemedi Alp'in cümlesine. " Tam karşında oturuyor. Nasıl bir manyak olduğunu bildiğinden eminim. Dümeni kırıp limanında yaşamak istediğin kadın benim kardeşim oluyor"
"Şaka yapıyorsun" derken bakışları Sedef'e kilitlendi. Gözleri ile süzdüğü kadının hüzünlü bakışlarını gördüğünde az önce söylenen cümlenin doğruluğu altında ezildi. Yaşadığı şoku atlatmaya çalışırken dudaklarından " Seninle kardeş olduğunu öğrendiği için mi bu kadar üzgün yoksa peşinde olduğu psikopat kadının kızı olduğunu öğrendiği için mi?" diyebilmişti. Dudaklarından cümleler kendinden bağımsız çıkmıştı. En az karşısında ki kadın kadar üzgün ve bir o kadar şaşkındı.
Sedef bakışlarını masa örtüsünden kaldırarak bakışlarını Alp'e kilitledi. " O kadını tanıyorsun o kadınla aynı kanı taşıdığını öğrensen ne yapardın?" soruyu sorarken samimiydi.
Alp yutkundu gözlerini Sedef'ten kaçırarak tavana dikti. Duygularını kontrol altına almaya çalıştığı her halinden belliydi. " Bilmiyorum. Büyük ihtimalle ölümüne içer sonra da Buğra'nın ağzını burnunu dağıtırdım herhalde." - gözlerini Sedef'in yanında oturan Müge'ye çevirdi. " Eee kara kutu sen söyle ne yapmalıyız şimdi. Olayın en dışında sen varsın." Ardından bakışlarını Gizem'e çevirdi. " Yenge bir de sen. Anlatın ne olması gerek. Benim kafa az önce düşünme eylemini gerçekleştirmeyi durdurdu. Nasıl olur lan yani tüm bu olaylar içinde ben ne haltta buradayım. Bir kişi de benim tüm bu olayların içinde neden olduğumu da söyleyebilir mi?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Satır Arası Derin (Kitap Oldu)
RomanceSatır arası Tutku ve Satır arası Aşk adlı hikayenin devamı niteliğindedir. (3) Karşılıksız bir aşkın tutsağında ki bir kadının sevdiği adam tarafından zorunlu da olsa kabullenişini anlatmaktadır. Aşk sadece karşılıklı mı yaşanır yoksa karşılıksız...