Satır arası Tutku ve Satır arası Aşk adlı hikayenin devamı niteliğindedir. (3)
Karşılıksız bir aşkın tutsağında ki bir kadının sevdiği adam tarafından zorunlu da olsa kabullenişini anlatmaktadır.
Aşk sadece karşılıklı mı yaşanır yoksa karşılıksız...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Gözlerini araladığında elinin üzerinde ki eli fark etti. Başını hafifçe geriye doğru çevirdiğinde sevdiği adamı gördü. Huzursuz da olsa şuan uyuyordu. Yüz çizgilerini ezberlemek istercesine herşeyi olan erkeğe izledi.
Dün rüya diye yorumladığı görüntüler hafızasına dolarken rüya olmadığını görmek kalbinin hızlanmasına sebep oluyordu.
" Seni kıskanıyorum şuan Gizem. Haksızlık bu bir tutam uykundan bana da versene" cümlesi kulaklarında tekrardan yankılandı. Kıskandığını cümle içinde alaalde bir şekilde dile getimiş olsa da o kadar anlamlıydı ki bu cümle kendisi için. Kıskanılmak sevginin, aşkın kirli yüzü gibi görünse de insan sadece sevdiğini kıskanabilirdi.
Bileğinde ki el kavranınca irkildi. Gözleri Buğra'nın ince uzun parmaklarının arasında ki bileğine kaydı. Bileğinde ki parmaklar belirginleşen damarları sıktığında şuan sevdiği adamın zihnine sızmayı arzulamıştı.
" Gitme" cümlesi ile bakışlarını tekrardan uyuyan erkeğin yüzüne çevirdi. Anlında ki beş çizginin birbirlerine değme çabası içine girdikleri anlamsız savaşı izledi uzun bir süre. Dudaklarının kenarında ki çizgiye dokunmak için bedenini çevirmeye çalışırken Buğra'nın belini kavrayarak kendisine çekmesiyle donakalmıştı.
Gözlerini kapatarak sevdiği adamın şuan " Feyza" demesini bekledi. İki kez sevdiği adam kendisini Feyza ile karıştırmıştı. İlk karıştırdığında sarhoştu ikincisinde ise sevdiği kadını kaybetmişti. Duşta histerik krizine girmiş durumdaydı. Gözlerini kapatarak uykusunda sayıklayan erkeğin yine 'feyza' demesini bekledi. Ruhu parçalara ayrılırken belindeki elin buna rağmen huzur vermesine dayanamıyordu. Cam kırıkları batıyordu ruhuna tüm bu yaşananlar çok fazlaydı bedenine.
" Gizem" cümlesi ile gözlerini aradı. Doğru duyup duymadığını anlamak istercesine.Uyku mahmuru erkeğin bakışları ile çarpıştı bakışları.
" Günaydın" diyebildi. İsmini söylediğine inanamıyan gözlerle bakıyordu. Heyecanını bastırmak istercesine alt dudağını ısırırken midesinden yukarı doğru gelen ögürme hissiyle elini ağzına götürdü.
Yataktan fırlarcasına kalkarken bileğinde ki elin tedirginlikle elini çekmesi dikkatinden kaçmamıştı.
Banyoya koşarak klozetin önünde eğildi. İçindeki öz suyunu çıkarana kadar öğürmeye devam etti. Ardı ardına öğürme istediği boğazını tahriş etmişti. Eli boğazına giderken saçlarının önünden çekilmesiyle bakışlarını kaldırdığında Buğra'yı gördü. Klozetin önünden doğrulmaya çalışırken dudağında ki parmaklarla irkildi.
" Ben hallederim" diyebildi. Sevdiği adamın bu halde görmesi utandırmıştı kendisini. Daha cümlesini tamamlamadan belinde ki ve bacağında ki elleri fark etmesi ile sevdiği adamın kucağında yer almasının şokunu yaşadı. Ne yapacağını bilememenin verdiği şaşkınlıkla sevdiği adamın kucağında ellerini göğsüne birleştirdi.
