48.Bölüm - Arayış

3.1K 368 535
                                    

Bu bölüm __solitude___ için gelsin ❤❤❤

Bu şarkı da sözleriyle güzeldir... 😉

Bir karar vermeleri tam iki gün sürdü. Bu süre içerisinde kendimi geçmişimle, ya da Blake ilgili öğrenebileceklerimi bulmaya adadım. Ancak iki günün sonunda elimde kocaman bir hiç vardı.

İlk gün kalabalık bir grup olarak kendi ürettikleri şarap ve biraları tadarak sohbet ettik.

Şarap için üzüm de dâhil yiyeceklerinin çoğunu yerleşkenin dışında bulunan alanlara üretiyorlardı. Bu, buraya ilk geldiğimde acaba hiç güneş yüzü görmüyorlar mı? Ya da dışarı hiç mi çıkmıyorlar? Gibi içimden geçirdiğim düşüncelerime yanıt olmuştu. Sanırım biraz abartmıştım...

Yapamadıkları şeylerin başında Implere, ya da Ogrelere zarar verememek geliyordu. Çünkü dikkatlerini özellikle çekmek istemiyorlardı. Buna rağmen sık sık baskın alıyorlardı. Ancak şehri kurduklarından beri büyük kayıplar vermemişlerdi.

Şarabı, herkese bir sürahiden doldurarak servis ettiklerinden rahatlıkla içebiliyordum. Yine de ne olur ne olmaz diye, önce herkesin ilk içkisini bitirmesini ve aradan biraz zaman geçmesini beklemediğim de söylenemezdi.

O gün bolca Jade'i gözlemlemiş ve tek ayağının aksadığını fark etmiştim. Topallayarak yürüyordu ve sanırım kalıcı bir durumdu. Çünkü hareketlerinden ve diğerlerinin ona karşı olan tavrından, hepsinin bu duruma alışık olduğunu anlamam zor değildi. Nihayet o akşam Jade'i biraz sıkıştırabilmiştim.

"Tüm Aryanlar kızıl saçlı mı olur?" diye sorarak başlamıştım konuya girme çalışmalarıma.

"Elbette. Kanında Aryanlık olan hiç kimse ateş dışında bir renge sahip olamaz." diye cevap vermişti.

Tuhaf bir kadındı. Tavırları içten gibi görünse de bakışlarında ki çıkarcı parıltıları fark etmemek için kör olmam gerekirdi.

Tüm içgüdülerim ondan mümkün oldukça uzak durmamı söylese de, ona soracaklarımı bitirmeden yanından ayrılmaya kesinlikle niyetim yoktu.

Birkaç dakika sonra, "Aslında burada bir arkadaşımı görebileceğimi sanıyordum. Adı Blake?" dedim soru sorar gibi. Gözlerim dikkatle yüzünde geziniyor, en ufak bir tepki kırıntısını bile kaçırmıyordum.

"Yakışıklı biri mi?"

Ellerim istemsizce yumruk olurken, kafamı sallayarak onu onayladım ve bakışlarımda ki öfke kıvılcımlarını görmemesi için gözlerimi kaçırdım.

"Tatlım burada ki bütün yakışıklı erkekleri yatağıma almışımdır, ancak aralarında bir tane bile Blake olmadığından eminim." dedi kendinen oldukça emin bir şekilde.

Kaşlarım istemsizce çatılmıştı. "Emin misin Jade?"

"Sen arkadaşının yakışıklı olduğundan eminsen." dedi omuz silkip. "Kesinlikle eminim."

Zamanında yattığı bir Blake vardı ama aptal kadın hatırlamıyordu işte...

Kadim Kabileler ölümsüzler gibi sonsuz bir ömre dahip olmasalar da on binlerce yıl yaşayabiliyorlardı ve sanırım cinsel olarak Jade gibi bir iştahınız varsa, kafa karışıklığı ve hatırlayamama gibi durumlar normaldi...

"Peki, burası hep böyle kurak mıydı?"

Rüyalarımda ne zaman babamla dışarıda olsam, ya da surlar üstünde durup ne zaman etrafa baksam her yer yeşillikti.

ALEX +18 (Avesta Serisi 2. Kitap)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin