Marcus IX

3.3K 369 559
                                    

Bu bölüm de @dolunay4627 için gelsin 😘😘😘

Bölümün şarkısı kesinlikle bu olmalı. Daha da nasıl anlatsın Marcus kendisini bilemedim... ❤❤❤

Ertesi, sabah biraz geçte kalmış olsa Alex'in hazırlanmasını izliyordum.

Elf çeliğinden kılıçlarını genelde dolabında bırakırdı, ancak her sabah beline diğer askerler gibi kılıcını takar ve üstüne giydiği tuniğin altında kalacak şekilde baldırlarının etrafındaki deri kılıflara, botlarına, kıyafetlerinin üstlerinde ki gizli bölmelere kısa bıçaklar iliştirmeye bayılırdı.

Ancak o an benim esas dikkatimi çeken çıplak bacaklarına sakladıklarıydı.

Tanrılar aşkına! Bu kadının her şeyi, hatta resmen aldığı nefes bile beni hemen sertleştiriyordu.

Gidip hemen yanında bulunan sandalyeye oturup belinden tuttum ve onu kendime doğru çektim.

Ellerim çıplak bacaklarında yukarı doğru hareketlenmişken gözlerinde muzip bakışlarla bana bakıyordu.

Bir an sonraysa neden öyle baktığını anladım.

"Tanrılar aşkına kadın! Neden çamaşırın yok?"

Umursamazca omuzlarını silkti.

Siktir! Hiç dikkat etmemiştim. 

Ama ya?

"Alex, sakın bana eğitime böyle katıldığını söyleme." Sakinliğimi korumaya çalışıyordum. Bu kadar büyük bir ahmaklık yapmayacağını tahmin edebiliyordum. Ama Tanrılar aşkına! Bu kadının ne yapacağını kim bilebilirdi?

Yine omuz silkti. "Neden yere serdiğim herkes bir daha kalkmıyor sanıyorsun?" derken arsızca sırıtıp göz kırptı.

Dudaklarımdan çıkan hırlamaya engel olamamıştım.

Neyseki bir an sonra elleri pantalonumun düğmelerini buldu ve arzuyla koyulaşmış gözlerini benimkilere dikerken, "Sadece güne başlamadan önce güzel bir "bütün gün aklımda olacaksın seksi" daha yaparız diye düşünüyordum." dedi.

Ve yaptık da...

Geri kalan haftalar; hayatımın en mutlu, en kusursuz günleriydi. Başlarda Alex'in, aramızdakileri kendisi de bu duruma iyice alışana kadar saklamak isteyebileceğini düşünüyordum. Ancak kimsenin ne düşündüğü umrunda değildi, takındığı rahat tavır beni bile şaşırmıştı ancak Tanrılardan daha ne isteyebilirdim ki?

Biz kusursuzca birbirimiz için yaratılmıştık.

Bir sabah, güne başlamadan önce ki rutinimiz haline gelen her sevişmemizden sonra olduğu gibi birbirimize sarılarak yattığımız o anlarda, elim sırtında geziniyor ve parmaklarımın ucunda hissettiğim her yara izinin ruhumda kapanmayacak yaralar açtığını düşünüyordum. Bunu ona yapmış olmalarını hazmedemiyordum. Her seferinde aklıma geldikçe dağılıyor, kahroluyordum...

Üstelik genelde bu konuda ketum davranır ve ağzından tek bir laf bile alamazdım. Ancak o sabah oldukça konuşkandı.

Yara izlerinden bahsederken kederlenen gözlerinde bile sanki artık mutluluk vardı.

"Tüm bu izlerden kurtulmak ister miydin?" diye sordum laf arasında.

"Nasıl yani?"

"Bilmiyorum. Sadece bazen sırf bu izler yüzünden..." derken kolundaki Amir yazan yara izinin üzerinde gezindi parmaklarım. "Bazen bunların senin için geçmişin bir parçası olduğunu ve hep önünde durup geleceğe bakmanda ki engellerin olduğunu düşünüyorum."

ALEX +18 (Avesta Serisi 2. Kitap)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin